It sounds amazing translate Turkish
68 parallel translation
It sounds amazing.
Kulağa hoş geliyor.
- It sounds amazing.
- Müzik harika.
It sounds amazing.
Harikaymış.
- I think it sounds amazing.
Kulağa harika geliyor.
Oh, it sounds amazing.
Bu çok... Etkileyici. Logan, kulağa çok hoş geliyor.
- Yeah, it sounds amazing.
- Evet, kulağa harika geliyor.
It sounds amazing. - Okay.
Muhteşem bir şeye benziyor.
It sounds amazing,
Yazar olmak müthiş birşey gibi.
- Well, it sounds amazing.
- Gerçekten muhteşemmiş.
It sounds amazing.
Muhteşemmiş.
It doesn't just sound a'ight, It sounds amazing.
Kulağa sadece hoş gelmiyor muhteşem geliyor.
It sounds amazing.
Çok eğlenceli.
Uh, it sounds amazing.
Harika bir fikir.
It sounds amazing.
Harika gözüküyor.
Yeah. It sounds amazing.
evet kualğa hoş geliyor.
Oh, it sounds amazing.
Kulağa harika geliyor.
It sounds amazing.
Çok güzel gidiyorsun.
I think it sounds amazing.
Bence şarkı mükemmel.
I think it sounds amazing.
Bence bu harika olur.
It sounds amazing.
Harika gibi duruyor.
I mean, it sounds amazing, but you know, six months in Washington, D.C.
Demek istediğim, iyi fırsat gibi duruyor ama biliyorsun, Washington'dan buraya 6 saat var.
It sounds amazing.
Kulağa inanılmaz geliyor.
I don't know what that is, but it sounds amazing!
Neden bilmiyorum ama çok heyecan verici!
Yeah, that sounds really awesome. Do you not think it sounds amazing?
İnanılmaz olduğunu düşünmüyor musun?
It sounds amazing, and you're gonna love it.
Harika bir şey ve buna bayılacaksın.
So, I looked it up and it sounds amazing.
Araştırdım biraz ve harika bir yere benziyor.
Amazing grace, how sweet it sounds.
İnanılmaz bir lütuf, ne kadar hoş geliyor.
Sounds potentially not boring. It's gonna be great. The seats are amazing.
- Çok sıkıcı olacak gibi görünüyor.
It sounds like they have an amazing program, and you'd get a lot out of it.
İnanılmaz bir film programları var ve bence sana çok şey katacaktır.
Now, as kind as that sounds, Pete... I don't think it falls into the "something amazing" test.
Her ne kadar hoş olsa da Pete bunun "inanıImaz bir şey" kategorisinde olduğunu sanmıyorum.
That sounds amazing. It must be really nice.
Kulağa harika geliyor.Çok güzel olmalı.
- It sounds amazing.
Kulağa harika geliyor.
It sounds like an amazing house, but you don't remember where it is?
Kulağa inanılmaz bir ev gibi geliyor, fakat sen nerede olduğunu hatırlamıyor musun?
As amazing as it sounds, he is using brain surgery to remove their powers.
İnanılması zor olsa da, güçlerini ortadan kaldırabilmek için beyin ameliyatları yapıyor.
It sounds like an amazing thing.
Harika bir şey bu.
It sounds like the most amazing kitschfest ever.
Gelmiş geçmiş en ucuz edebiyat şenliğine benziyor.
Well, it sounds like you were pretty amazing.
Eh, baya iyi iş çıkartmışsın gibi.
And I know it sounds outrageous, but the eiffel tower's most amazing engineering feat is the elevator itself... And with that, I realize I'm the most boring person in the world.
Kulağa aşırı gelebilir ama Eyfel Kulesi, asansörüyle bir mühendislik harikası sa- - Sanırım sıkıcı bir sohbetim var.
Come on. It sounds like the most amazing couple's weekend.
Çok iyi bir aile tatili olur bu.
So I guess I thought that if we had this amazing thing connecting us it'd make it easier, somehow, but I don't know hearing myself say it out loud, it all sounds really stupid.
Düşündüm ki, bizi birleştirecek bu inanılmaz şeyi yaparsak her şey bir şekilde daha kolay olur, bilmiyorum kendimi yüksek sesle dinlediğimde bile hepsi aptalca geliyor.
For what it's worth, your road trip sounds amazing.
Buna değer, Karayolu gezisi kulağa inanılmaz geliyor.
Yeah, that sounds amazing, but it's suicide.
Evet, kulağa harika geliyor. Ama intihar olur.
Yes, it sounds amazing, it really does, but we'll talk about it when you get here, hm?
Gelince konuşuruz öyleyse.
It sounds like an amazing opportunity.
- Harika bir fırsat gibi duruyor. Öyle.
They probably hopped from island to island, across what is now the Red Sea, arriving in today's Arabia around 65,000 years ago, and, amazing as it sounds, almost all of us alive today are related to one woman in this tribe.
Yaklaşık 65,000 yıl önce şimdiki Kızıl Deniz'de... adadan adaya geçerek... günümüz Arabistan'a ulaşmayı umuyorlardı, ve inanılmaz gibi gelen şey ise, bu kabilede... bu gün neredeyse yaşayan herkesle akraba olan bir kadın var.
You have to really focus, one, on how it sounds going in, and then, two, the performance has to be amazing.
Biricisi, sound'un nasıl giriş yaptığına.. .. odaklanmak zorundasınız, .. ikincisi, performans..
- It sounds like she was an amazing woman.
Kulağa harika bir bayanmış gibi geliyor.
It sounds like an amazing opportunity.
Muhteşem bir fırsatmış gibi duruyor.
I know it sounds like an amazing coincidence, but that password came with the router.
İnanılmaz bir tesadüf gibi geldiğini biliyorum ama şifre aletle birlikle geldi.
As of right now, just once, but it sounds amazing.
Ama kulağa harika geliyor.
OK, I'm not even going to front it, that sounds amazing.
Tamam, önüne geçemeyeceğim. Kulağa süper geliyor.