English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Missing person

Missing person translate Turkish

823 parallel translation
Since when did Jolene Parker's case go from missing person to murder investigation?
Jolene Parker davası ne zaman kayıp soruşturmasından cinayet soruşturmasına döndü?
I found her body, called the police, and reported a missing person.
Cesedini bulup polisi aradım. Kayıp olarak rapor ettim.
What relation are you to the missing person?
- Kayıp şahısla yakınlığınız?
We only work on a missing person's case if it's a juvenile or if there's some evidence of foul play or a suicide or an accident.
Kayıp şahıs davalarında yalnızca bir çocuk söz konusu olduğunda yahut da suç faaliyeti, intihara, kazaya dair mevcut bulgular varsa çalışırız.
But until you do, Palmer's a missing person and this guy killed himself.
Ama edinene dek Palmer kayıp, bu adam da intihar eden bir kişi.
But you know, after a certain length of time, a missing person is considered dead.
Ama biliyorsun, belirli bir süre sonra kayıp kişi ölü ilan edilir.
- Try the missing person section.
- Kayıp şahıslar bölümüne bak.
A girl answering the description of the missing person entered my drug store on the afternoon of...
"Kayıp kişinin tanımına uyan bir kız..." "... öğlenden sonra eczaneme geldi... "
Mrs. Amalia, would you also like to know, why I called the paper about the missing person that showed up here two days ago, and disappeared again?
Bayan Amalia, iki gün önce burada ortaya çıkıp, sonra yeniden ortadan kaybolan kayıp kişi için neden gazeteyi aradığımı bilmek ister miydiniz?
Well, you see, I'm looking for a missing person.
Kayıp birini arıyorum.
You want to come around to my office this afternoon and report a missing person and a theft, that's what you want to do.
Büroma gelerek kayıp kişi ve hırsızlık ihbarında bulunun.
However, that is the missing person, not?
Kayıp kişiler değil mi?
We have a report here, filed by her cousin, listing her as a missing person.
Onu kayıp ilan eden ve kuzeni tarafından doldurulmuş bir dosya var elimizde.
I want to report a missing person.
Bir kayıp kişiyi bildirecektim.
REPORT OF MISSING PERSON
KAYIP İNSAN BÜLTENİ
I'm not a member of the Missing Person's Bureau.
Çünkü ben kayıp insanlar bürosu değilim.
She's a missing person.
Şu anda kayıp olarak görünüyor.
You're not supposed to look for a missing person with a missing car.
İş saati dışında resmi arabayla adam aranmaz ki.
Subject vehicle, a Jaguar, registered to subject person... of last night's missing person report, Anthony Goodland.
Olay araç, bir Jaguar, olay kişiye kayıtlı... Dün gece kayıp bilgisi verilen, Anthony Goodland'e kayıtlı.
- Missing person?
- Kaybolan kişi mi?
A grocer from Kilburn is automatically a missing person.
Kilburn'den bir toptancı otomatik olarak kaybolan kişidir zaten.
A missing person, not even confirmed yet.
Kaybolan birisi yani, onaylanmadı bile hatta.
But this particular missing person, as far as you're concerned, Inspector... is no longer missing.
Ama ilginiz altında olan bu kaybolan kişi, Komiser Bey artık kayıp değil.
And mind you don't become a missing person yourself.
Bir de, dikkat edin de siz de kaybolmayın.
The clothes and everything more had missing person with the houses, but the moral not.
Kıyafetleri dahil her şeyleri evleriyle birlikte uçup gitmişti. Moralleriyse yerindeydi.
Hard to find a missing person without a picture.
Fotoğrafsız kayıp birini bulmak güç.
The missing person went bowling.
Kayıp adam bowling'e gitmiş.
Missing person.
Biri kaybolmuş.
I wanna know if he's their missing person.
Aradıkları adam bu muymuş, öğrenmek istiyorum.
I don't wanna report a missing person.
Ben bir kayıp ilanı vermek istemiyorum.
- You want to report a missing person?
İnterpola mı haber vereyim?
Name of missing person?
Kayıp kişinin adı?
– Name of missing person, please.
- Kayıp kişinin adı lütfen.
Tell her the gentleman about the missing person.
Kayıp kişiyi soruşturan bey dersiniz.
Finding a missing person?
Kayıp birini bulmak mı?
That you have to wait 24 hours before you file a missing person's report.
Kayıp birini bildirmeden önce 24 saat beklenmesi gerektiğini söyledim.
Oh, good, A missing person report,
Oh, Kayıp birinin raporu,
A missing person.
Kayıp biriyle ilgili.
I know this seems like annoying bureaucracy, but we have to send a missing person's report to the police.
Biliyorum, bunlar sıkıcı bürokratik işlemler, ama... kayıp kişileri polise bildirmek zorundayız.
And it's not a missing person.
Ve karım kaybolmadı.
I want you to put out a missing person's call for Eve.
Merkeze varınca, Eve için bir kayıp aranıyor ilanı vermeni istiyorum.
One single person is missing and the whole world seems depopulated.
Tek bir kişiysen eksiksin demektir. Tüm dünyanın insansız olması gibidir, bu.
Captain, I hope you do not mind a little professional advice but... when a person is nervous and irritable... you can be assured that something is missing in their life.
Kaptan, umarım küçük profesyonel tavsiyeme kızmazsınız. Bir insan gergin ve tedirginse kesinlikle bir şeyler eksik demektir.
Like, no connection, but why would a person look in the trunk of a car for a missing cuff link?
İlgisi yok ama niye kayıp kol düğmesini otomobil bagajında arıyorsunuz?
I kept it First chief, one person is missing
Bende 1inci şef, bir kişi kayıp
And Ric is not the type of person who would just turn up missing.
Ric kayıp olarak karşımıza çıkacak türden biri değil.
"The dogwood, one person is missing!"
"Bir kişi eksik!"
They don't label a person missing till he's been gone for 24 hours.
24 saat geçmediği sürece bir insana kayıp muamelesi yapmıyorlar.
This missing-link person is not my husband!
Bu dağ adamı kocam olamaz.
It's just a missing-person case. Hmm.
Sadece bir kayıp vakası.
A few hours is not a missing person.
Bu adam saatlerdir kayıp.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]