No discipline translate Turkish
140 parallel translation
There you are : no father - no discipline.
Görüyon mu, baba yoksa disiplin de yok.
No discipline can be too severe for the man that denies that by word or deed!
Bu gerçeği söz veya davranışla inkar eden birine her türlü ceza az gelir.
No discipline whatsoever!
Hiç disiplin yok!
There is no discipline problem in this school, Mr. Dadier.
Bu okulda disiplin sorunu yok Bay Dadier.
There is absolutely no discipline problem here. "
Burada kesinlikle bir disiplin sorunu yok. "
There's no discipline problem at Alcatraz either.
Alcatraz hapishanesinde de disiplin sorunu yok.
Let's want no discipline, make no delay... for, sirs, tomorrow is a busy day.
Ne gerekiyorsa, gecikmeden yapalım. Çünkü yarın çok iş düşecek bize, baylar.
There's no order, no discipline.
Ne talimat var, ne de disiplin.
Intolerable! Something has to be done about Miss Pinkerton. No discipline.
Dayanılmaz.Bayan Pinkerton'un disiplinsizliği hakkında bir şeyler yapmalısınız.
I don't know what she had in mind... but this writer said that the Chinese Army... had to get hopped up on opium before staging an attack... that they had lousy clothes... and no discipline at all.
Karımın ne düşündüğünü bilmiyorum, ama yazara göre... Çin ordusu saldırmadan önce afyonla kafayı buluyormuş. Üstleri başları dökülüyormuş, ekipmanları berbatmış, disiplin diye bir şey yokmuş.
No discipline, this moon.
Buraya alışmak zor olacak.
No discipline, no sense of order.
Disiplin yok, düzen yok.
I have something else to tell you, Mrs. "A." That kid has no discipline.
Nasıl başladığını bilmek istermisiniz?
No discipline.
Disiplin isterim.
There was no discipline.
Disiplin diye bir şey yoktu.
I had no discipline, no principles, no respect for anybody.
Disiplinsizdim, ilkesizdim, kimseye saygım yoktu.
There was no discipline.
Hiç disiplinin yok.
No discipline.
Yok. Disiplin yok.
No uniform, no discipline!
Düzen yok, disiplin yok!
Kids nowadays just don't have no discipline.
Çocuklar günümüzde sadece bir disiplin yok.
No respect, no discipline.
Saygı ve disiplin kalmadı.
No discipline, no victory!
Disiplin yoksa, zafer olmaz!
Our only job is to teach. We cannot teach and the students cannot learn if there is no discipline.
Ne biz öğretebiliriz ne de öğrenciler öğrenebilir, eğer ortada disiplin yoksa.
It would appear to me sir, with all due respect, that your stewardship as captain of the Albatross... could be characterized as reckless, unbalanced, with no discipline whatsoever.
Bana kalırsa, siz Albatross'a çok dikkatsiz, dengesiz ve disiplinsiz bir şekilde kaptanlık etmişsiniz.
There " s no discipline.
Disiplin falan hak getire.
- But no discipline?
- Ama ceza almadın?
No discipline.
Disiplin yok.
The discipline is strict... but there is no brutality.
Disiplin tam ve sıkıdır ancak gaddarlık diye bir şey yoktur.
I'll have no drunken relic holding up the discipline aboard my ship.
Gemimde hiç kimse disiplini bozamaz.
His attempt to resist the normal, healthy discipline of being put into Coventry brought no further discipline from us.
Normal ve sağlıklı bir terbiye yöntemi olan tecrit edilmeye direnmesine... daha ağır bir ceza vermedik.
He has no regard for discipline, organization, nor tactics.
Disiplinsiz, uyumsuz ve taktik bilmez.
The boy has no conception of respect and discipline.
Çocukta disiplin ve saygı kavramları gelişmemiş.
Without endurance and discipline, no battle is ever won.
Sabırlı ve disiplinli olmadan hiçbir savaş kazanılmış değildir.
No, it's a kind of discipline.
Hayır, bu bir tür ceza.
Why do I know there's been no advance in discipline or decency, or morals or manners?
Disiplinde, terbiyede, ahlakta ya da görgüde hiç gelişme olmadığını nereden biliyorum?
Burgess has no sense of culture or discipline.
Burgess'in değer yargısı ve disiplin duygusu yok.
No mercy, lots of discipline.
Merhamet yok, disiplin var.
No need for self-discipline.
Öz disipline gerek yok.
Now, no school is gonna give a scholarship to a discipline case.
Disiplin soruşturması olan birine hiçbir okul burs vermez.
Without discipline there's no teaching and no learning.
Disiplin olmadan, öğretim de olmaz öğrenim de.
This is no time for your damn discipline.
Senin kahrolası disiplininin zamanı değil.
That man has no sense of military discipline whatsoever.
Bu adamın askeri disiplinden zerre kadar haberi yok.
I have no doubt we can drub him if you fight with discipline.
Disiplinli savaşırsanız onu yeneceğimize şüphem yok.
Well all I can say is that if science has nothing to say, it's certain that no other discipline can say anything at all.
Diyeceğim şu ki ; bilimin söyleyecek bir şeyi yoksa başka bir disiplinin kesinlikle söyleyecek bir şeyi yoktur.
I'm talking about your military tradition - discipline, honor, loyalty - that kind of thing. No, no, no.
Hayır, hayır, hayır.
There's no more discipline.
Disiplin diye bir şey kalmamış.
I've been learning cello, but got no results. You just didn't discipline yourself. But, now that I can pilot Eva...
ilk "Melek" olarak bilinen yaratığı keşfettik.
Our countries may have their differences but as human beings, I think we can all agree there's no substitute for the discipline of a loving parent.
Ülkelerimiz arasında farklılıklar olabilir ama insan olarak, hepimiz aynı fikirdeyiz şefkatli ebeveynlerin disiplinini yerini hiç bir şey tutmaz.
Golf is no different... requires talent, self-discipline.
Golf farklı değil ki... Yeteneğe, disipline ihtiyacın var.
Then you must see character in yourself, discipline in yourself, determination in yourself, to survive with dignity, no matter how tough the world around you is.
O halde etrafındaki dünya ne kadar zor olursa olsun şerefli bir şekilde yaşayabilmek için kendinde kişilik, disiplin, kararlılık görmelisin.
No passion, no dreams... just discipline, obedience.
Tutku yok, hayaller yok sadece disiplin ve itaat var.
discipline 132
disciplined 20
no disrespect 149
no difference 32
no dice 84
no distractions 49
no discussion 28
no dinner 26
no dillydallying 17
disciplined 20
no disrespect 149
no difference 32
no dice 84
no distractions 49
no discussion 28
no dinner 26
no dillydallying 17