No problem there translate Turkish
1,318 parallel translation
There's no problem there.
Sen hiç merak etme! İşte, geldiler.
So there would be no problem.
Bir sorun çıkmaz inşallah.
The problem is, there's no telling which overlay it's on.
Sorun şu ; hangi haritada olduğunu bilemiyoruz.
- There's no problem?
- Sorun yok değil mi?
And there's no problem about accommodation there.
Ama bu mümkün mü? İki gelin, kavga etmeden bir arada yaşayabilir mi?
I've clarified that question. That means there is no problem.
Aklımdaki soru da böylece cevaplanmış oldu.
There's no money problem.
Para mevzu değil.
There's no problem so far.
Şimdiye kadar bir sorun yok.
You know, sometimes... You know, many women have looked me in the eye and said, "Richard, the problem with you is there's no there there."
Ama bazen, biliyor musun, pek çok kadın gözlerimin içine bakıp " Senin sorunun, orada huzur olmaması dediler.
There's no problem here.
- Burada bir sorun yok.
- There's no problem.
- Yok bir şey.
- Well, then, there should be no problem.
- O zaman bir sorun olmamalı.
- There's no problem here, Jack.
- Sorun yok, Jack.
I'm not addicted to heroin, I'm not gay, and there is no problem with my ability to consummate anything.
Ben eroin bağımlısı filan değilim, gay de değilim ve cinsellikle ilgili de herhangi bir sorunum yok.
No, because then there's no confidentiality problem.
Hayır, çünkü bir gizem problemi yok.
The problem is, even if you have the requisite coin... there really is no place to go, is there?
Sorun şu ki gereken paran olsa bile gidecek bir yer yok, değil mi?
There's no problem.
Bak, sorun değil.
There'll be no more than, what a dozen cars parked there no security, so getting at the car'll be no problem.
Park yerinde taş çatlasa 10 tane araba vardır, bekçi de olmaz. Yani arabaya rahatça ulaşırım ve...
No problem, you know, on the back, to have the bike there.
Sorun yok, biliyorsun, arkaya, bisikleti oraya koy.
There is no Grinch problem here.
Burada Grinch diye bir sorun yok.
- So there's no problem.
- O halde sorun yok.
- No, there's no problem.
- Sorun yok. - Dene bakalım.
- There's no problem.
- Hiçbir problem yok.
And there were no problems.
Ve hiçbir problem olmadı.
There's no problem.
Sorun falan yok.
See, I said there'd be no problem.
Gördün mü, bir problem olmadığını söylemiştim.
There's no general rules which is why I have a problem with this doctor's seminar.
Genel bir kural yok. Zaten bu yüzden bu seminere inanmıyorum.
- No problem, I'm right in there.
- Sorun olmaz, daha var.
- There's no problem, Dougie.
- Derdim falan yok Dougie.
Well, no problem. There's some smoked turkey in here too.
Dolapta hindi de var.
Well, that's enough. Reese lost a battle, there is no problem.
Reese sadece bir güreş maçını kaybetti, abartmayın.
- Um, is there a problem, Mr. Simpson? - Uh, why, no.
Bir sorun mu var, Bay Simpson?
There's no problem at all.
Hiçbir problem yok.
There's no reasonfor us to have a problem.
Bir sorun olması için hiçbir neden yok.
There's no problem.
Hayır, bir sorun yok.
There's no problem.
Hiçbir sorun yok.
You know, your whole problem is there's no such thing as "the one." Ok?
Senin tüm problemin disarida oyle biri yok.
Of course there's no problem here.
Bunda bir sorun olmadığı belli.
There is no problem between me and him
Onunla aramda bir problem yok
He said he'd never been there before but he had no problem finding it.
Daha önce oraya hiç gitmemişti ama bulmakta bir sorun yaşamadığını söyledi.
Because there is no problem.
- Bir sorunumuz yok da ondan.
- There is no problem.
- Sorun yok.
We all know there's no global answer to the problem.
Bu sorunun küresel bir çözümü olmadığını hepimiz biliyoruz
Then there will be no problem.
- O zaman sorun çıkmayacaktır.
"There will be no problem."
"Sorun çıkmayacaktır." dedi.
Dave, there's no problem.
Hiç sorun değil.
- There's no problem.
- Sorun yok
That's the problem with Sudan. There is no place for fun.
Sudan'daki sorun da bu zaten, eğlenecek yer yok.
There's no problem then.
Öyleyse, sorun yok.
Is there a problem? No, no.
- Hayır yok.
I like big asses, there's no problem.
Büyük kıçları severim, sorun falan yok.
no problem 6032
no problemo 107
no problem at all 119
no problems 142
therese 78
there 14012
theresa 292
there you go 7508
therefore 1419
there you are 4720
no problemo 107
no problem at all 119
no problems 142
therese 78
there 14012
theresa 292
there you go 7508
therefore 1419
there you are 4720
there's always hope 39
there we go 2292
there aren't any 65
there isn't 382
there he is 3176
there you have it 213
there's no time like the present 22
there aren't 60
there it is 2912
there is no such thing 30
there we go 2292
there aren't any 65
there isn't 382
there he is 3176
there you have it 213
there's no time like the present 22
there aren't 60
there it is 2912
there is no such thing 30