English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Not for that

Not for that translate Turkish

17,860 parallel translation
Here's a, uh, note that she left me because, uh, she would hold these for me in the mail and basically just say, "here's another nasty thing."
İşte bana bıraktığı bir not. Bunları benim için posta kutusunda tutuyordu ve sadece "Başka bir edepsiz şey daha" yazıyor.
That's not money you take to the market for food.
Markete bir şeyler almaya gidilecek para değil.
That's not surprising, considering what this place was used for.
Bu yerin ne için kullanıldığı düşünüldüğünde, bu çok normal.
I'm not asking for that, Your Honor.
2 yıl talep etmiyorum Sayın Yargıç.
Well, maybe not under this roof, but you are aware that she was born in New Orleans, terrorized the Quarter for years, thrust her blade through the heart of some of my best men, on the steps of St. Anne's Church.
Belki bu çatı altında bulamayabilir ama New Orleans'da doğduğunun farkında mısın yıllarca bu bölgeye hükmettiğinin St. Anne kilisesinin merdivenlerinde kılıcını en iyi adamlarımdan birinin kalbine sapladığının.
You both know that if you change the fraternization rule, then you two lose the only obstacle you have, the only excuse you have for not being together!
İkiniz de eğer samimiyet kuralını değiştirirseniz önünüzdeki tek engeli yok edeceğinizi biliyorsunuz birlikte olmamak için tek bahanenizi!
Hmm, that can not be good for your eyes.
O gözlerine zarar verir.
Not to mention the fact that in this conspiracy of two, only Dunning could pass for a member of the Brood.
İkisinin kurduğu bu komploda sadece Dunning'e çete üyesi gözüyle bakılması da cabası.
It's hard for me, talking, not picking up on the things that other people do.
Benim için zor, konuşmak diğer insanların yaptığı şeyleri çabucak anlamamak.
And for once, it was a conversation that Simms was not allowed to hear.
İlk defa, Simms'in duymasına izin verilmeyen bir konuşma.
For some reason, after that, Mitsuha and I would not trade places again.
Niye bilmiyorum ama Mitsuha'yla yer değiştirme olayı bir daha olmadı.
Well, that sucks. For the bread, not me.
Hay — Düşürdük — ekmeğe diyordum.
You're the butterfly, Bones. You watch the game here, and it creates chaos for the Flyers. That's not even close to how it works.
sen evden maçı bi izliyon bu flyers için kaos oluyo bu söylediğin teorinin nasıl işlediğiyle alakası yok o zaman bi deney yapmamıza ne dersin?
Yeah, we're not ready for anything like that.
Evet, böyle bir şey için hazır değiliz.
The failure of our boys out in the American southwest doing their best to create a weapon that could end this war tomorrow and make Germany and Japan surrender like that, if not for the fact that they can't figure it out.
Amerika'nın güneybatısındaki adamlarımızın savaşı yarın bitirebilecek ve Almanya ile Japonya'yı şıp diye teslim olmaya zorlayacak silahı yapma çabaları, tüm denemelere rağmen başarısız oldu.
- Was that not meant for me?
- Bana atmaman mı gerekiyordu?
If you don't know, without question, that I'm not a killer... then there really is no foundation for us to build on.
Hiç şüphen olmadan benim katil olup olmadığımı bilmiyorsan o zaman bizim için inşa etmemiz gereken bir temel yok demektir.
We'll let's just say, for the sake of argument, that she is not as powerful as the most powerful Power of all time.
En azından şimdilik gelmiş geçmiş en güçlü Power kadar güçlü olmadığını kabul edelim.
Do you not see it it's in his interest for you to believe that?
Buna inanmanızın onun çıkarına olduğunu görmüyor musunuz?
We apologize for the inconvenience... Oh, that's not good.
- Şu anki programımızı böldüğümüz için...
When the banks went under, not a single CEO that was responsible for all of that fraud went to jail.
Saktekarlıklarında dolayı bankalar battığında tek bir genel müdür bile hapse girmemiştir.
How in the hell does a non-military observer like the congressman... get authorization to go on some sightseeing tour in Matubahk and then fall into a damn ambush that is so perfectly laid out that not one of the team members of the personal security detail survives or radios for help? Don't smell right, sir.
Kongre üyesi gibi ordu mensubu bile olmayan bir gözlemci nasıl oluyor da, Matubak'ta Turist Ömer gibi etrafta öylece geziniyor sonra da sanki ısmarlama bir pusuya düşüyor üstelik koruma timindeki herkes ölüyor ama kimse telsizden çağrı bile yapmıyor, öyle mi?
That's a first-degree murder charge of Kiersten Lesko and not to mention, you're also wanted for questioning in an open BE case.
Bu Kiersten Lesko'yu kasıtlı öldürme suçlaması ve tabii ki açık olan haneye tecavüz davan için de sorgulanman isteniyor.
But maybe it all led to this, to now, for a reason that's actually finally going to make my life not just about me, and my thoughts, and my feelings. - Something... - Bigger.
Ama belkide herşey beni bu ana yöneltti, bir sebepten hayatım sadece benden, hislerimden, fikirlerimden değilde daha büyük birşeyden ibaret olmalı.
I never knew a love like that, not a love where I wanted someone to slit my throat open, that's for sure.
Hiç böyle bir aşka tanıklık etmedim. Kimsenin aşkımdan boğazımı deşmesini istemedim yani orası kesin.
I'm not coming after you for whoever that is, or that piece of shit.
Bu kimse artık, onunla ilgili peşiniden Gelmeyeceğim, Ya da ne pislikle uğraşıyorsan.
Well, it's not for me to say, officially, but... despite the fact that we're hemorrhaging money at the moment, settling this would be a lot cheaper than dealing with the legal expense.
Resmi olarak söylemek bana düşmez ama şu anki para kaybımızı düşününce anlaşmaya varmak mahkeme giderlerini ödemeye göre daha ucuz olacaktır.
The fact that we're keeping it from him does not bode well for your case.
Ondan saklıyor olmamız davanız için iyiye işaret değil.
How does that not compute for you?
Nasıl bunu hesap edemiyorsun?
And as for stopping you, I'm the last person to do that, not when it was my doing that put you in this position in the first place.
Ve seni durdurmaya gelince, bunu yapacak son insan benim hele ki sen, benim hatalarım yüzünden bu duruma düşmüşken.
That heart, it's not for you to transplant.
Kalbi nakletme izniniz yok.
I guess you're not going to open that safe for me after all, are you?
O kadar şeyden sonra o kasayı açmazsın, değil mi?
And for some reason, she picked you, and that sucks, but if you think I'm gonna blame you or judge you... I'm not.
Bir nedenden o seni seçti bu berbat bir şey ama eğer seni suçlayacak veya yargılayacağımı sanıyorsan yanılıyorsun.
Oh, no, not falling for that trick again.
Hayır, o numaraya bir daha kanmam.
Look, I'm sorry I told you that Mom picked me for the toast and not you.
Konuşma için annemin seni değil beni seçtiğini söylediğim için özür dilerim.
It was hard for us to hear, but in the spirit of tolerance, we accepted the fact that a 9-year-old might not want to fall asleep under the watchful eyes of her half-naked fathers.
Bunu duymak bizim için ağır oldu ama hoşgörülü olup dokuz yaşındaki bir kızın, yarı çıplak babalarının gözleri üzerine dikilmişken uyumak istemeyebileceği gerçeğini kabullendik.
I know that I agreed to wait for you to call me, but I suppose I'm not very patient when I know what I want.
Beni aramanızı beklemem konusunda anlaştığımızı biliyorum ancak sanırım ne istediğimi bildiğim zaman çok sabırsız oluyorum.
If we're being honest with each other, Virginia, you have a certain disregard for professional and personal boundaries, and this is not the first time that I have seen this from you.
Eğer birbirimize karşı dürüst olacaksak Virginia profesyonel ve kişisel sınırlara kesinlikle önem vermen gerekiyor. Bunu senden ilk görüşüm değil bu.
And you still subscribe to the Research Labs'philosophy that technology should be shared and not sold for profit, correct?
"Teknoloji kar amaçlı satılmamalı, toplumla paylaşılmalı" şeklindeki araştırma felsefenizi hala takip ediyor musunuz peki?
But what you might not know is that for a long time, this charity event was the highlight of my year.
Fakat bilmediğiniz şey şu Uzun süre bu hayır etkinlikleri benim için yılın olayı olmuştu
Next thing you know, I'm not coming home for days on end, and when I am home, I'm doing my best not to drink but, all that does is make me angry.
Sonra bir bakmışın, Eve günlerce gitmez olmuşum ve eve gittiğimdeyse, içmemek için elimden geleni yapmışım fakat, bu beni sadece daha sinirli yapmış.
Not that I'm not grateful for the chance to get some air, but what exactly am I doing?
Biraz hava almak için şans için minnettar değil ı'm değil, Ama tam olarak ne yapıyorum ben?
And I'll be grateful for that forever, but I'm not gonna pretend to be a couple just to protect your pride.
Ben de bunun için sana hep minnettar olacağım ama sırf sen sen onurunu koruyasın diye seninle çıkıyormuş gibi yapmayacağım.
Well, he should feel better, because it's not every day that his family wins an all-expense-paid weekend to the Landmark for Hungry Americans, and tickets to the Lexington Halloween Festival are included.
Düzelmeli çünkü birinin ailesi her gün her şey dahil haftasonu tatili kazanmıyor. Lexington Cadılar Bayramı Festivaline biletler dahil.
But if you were talking to that other person, which you are not, I would say to you, which I am not, that what happened is very normal for first-timers.
Ama diğer kişiyle konuşuyor olsaydın, konuşmuyorsun gerçi ama sana şunu söylerdim, söylemiyorum ama ilk seferinde böyle şeyler gayet normaldir.
Not that he can see me, but you know, good for him.
Beni görebildiğinden değil ama bilirsiniz işte, ona iyi geliyor.
It's what I intuited about her all along, that what she's asking for is not rooted in pathology.
Onunla ilgili içime doğan ne varsa istediği şeyler patolojiyle bağlantılı değil.
That's for serious notes.
Önemli konular için not alıyorum.
Not entirely. I can tell you that, uh, the FBI is not investigating the governor for vote rigging.
Ama şunu söyleyebilirim ki FBI, valinin oy yolsuzluğu olayını araştırmıyor.
Week two in Berlin for Daniel Miller... that's not what my team says.
Daniel Miller'ın Berlin'de ikinci haftası... Ekibim öyle demiyor.
You know as well as I do that leaving was not an option for me.
Bunun bir seçenek olmadığını benim kadar iyi biliyorsun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]