Progress report translate Turkish
197 parallel translation
- Your progress report, I find, is unsatisfactory.
Bulduklarım, tatmin edici değildi.
Progress report from project director Dr. Russell A. Marvin...
Proje müdürü Dr. Russell A. Marvin'in durum raporu...
Send me a bimonthly progress report in triplicate.
Bana üç nüsha halinde 2 aylık durum raporu gönder.
Well, send in a detailed progress report.
Pekala, ayrıntılı bir ilerleme raporu gönder.
I want to talk to you about your progress report.
İlerleme raporun hakkında görüşecektim.
Well, it's the only thing to fill the progress report with, sir.
İlerleme raporuna yazabildiğim tek şey oydu, efendim.
Captain, I was wondering about Sidney's progress report.
Komiser, Sidney'in ilerleme raporunu merak ediyordum.
And here's the latest progress, or rather, lack of progress report... on Jane Osgood's fight for independence.
Şimdi, Jane Osgood'un bağımsızlık savaşındaki en son ilerleme ya da daha doğrusu ilerleyememe raporu.
We send a weekly children's progress report by e-mail.
Çocukların haftalık gelişimlerini e-mail ile gönderiyoruz.
" Progress report, genetic section.
" Genetik bölüm, ilerleme raporu.
Progress report, Mr. Spock.
- İlerleme raporu.
- Progress report, sir.
- İlerleme raporu, Efendim.
I have come to give a progress report. - How we doing?
Aslında rapor vermeye gelmiştim.
The Minister said he wants a progress report by you every evening from now on.
Bakan, bundan sonra her akşam... senden günlük rapor istiyor.
- I wish they'd give us a progress report.
- Nasıl gittiğini haber etseler iyi olurdu.
Progress report on Shuttle Alpha?
Mekik Alfa'nın ilerleme raporu?
He's got a progress report on an indictment he's ready to sell.
Elinde bir iddianame ile ilgili satmaya hazır olduğu bir rapor var.
But I can buy the progress report.
Ama hazırlanan raporu satın alabilirim.
Scotty, progress report.
Scotty, ne âlemdesin?
General wants a progress report.
General gelişme raporu istiyor.
It's time for the weekly Bundy baby progress report.
Haftalık Bundy bebek gelişimi raporunun vakti geldi.
Your progress report shows you were on Cardassia during the accident.
Kendi ilerleme raporun, kaza olduğunda, Kardasya'da bulunduğunu gösteriyor.
He believes it's nothing more than a progress report on your situation here.
Buradaki durumun hakkında rapor vereceğini sanıyor.
Progress report, Ensign.
İşlemi rapor edin, Teğmen.
To give you a progress report on our activities.
Yaptıklarımız hakkında size rapor vereceğim.
Okay, next item ofbusiness is our weekly progress report.
Pekâlâ, sıradaki iş haftalık gelişim raporu.
Oh. No, no, no. I'll thank him for you because I have to call in my, uh, progress report.
Ben ona sizin yerinize teşekkür edeceğim çünkü raporu birleştirmek zorunda kaldım.
Progress report on the X-Files.
Gizli Dosyalar'la ilgili gelişim raporu.
- Progress report to who?
- Raporu kime verecektin?
I'll send you a progress report.
Size gelişme raporunu göndereceğim.
Your progress report was overdue.
Gelişme raporun gecikti.
Scorpius, my final progress report.
Scorpius, en son gelişme raporum.
Mr. Van Gogh, we have Dr. Bosman's report on your progress here.
Bay Van Gogh, Dr. Bosman'ın hakkınızda yazdığı raporu okuduk.
Come on now, Sergeant, we're talking about progress and you can't report anything because you haven't made any. Have you?
Yapma, Çavuş, biz ilerlemeden söz ediyoruz ve sen hiçbir bilgi vermiyorsun çünkü hiçbir ilerleme sağlamadınız.
But I feel that it might be some time... before I can report real progress.
" Fakat gerçek bir ilerleme bildirebilmemin biraz zaman alacağını hissediyorum.
Colleagues, I proudly say that we convened again to clarify our ideas and to report the results of one year of research in the context of scientific progress.
Meslektaşlarım, gururluyum. Çünkü fikirlerimizi ortaya koymak bir yıllık bilimsel araştırmalarımızın sonuçlarını tartışmak için toplandık.
Progress report.
İlerleme raporu.
Report progress.
Gelişmeleri bildirin.
Report intruders'progress throughout the space station.
Tüm istasyona davetsiz misafirlerin geldiğini bildirin.
I shall check on your progress and send a report to your parents.
İşlemlerinizi kontrol edip, ailenize bir rapor göndereceğim.
Today's main business is the report on the progress of our acquisition of part of Scotland for the refinery and storage base.
Beyler, bugünkü en önemli gündem maddemiz İskoçya'daki plânlarımızla ilgili ilerleme raporları ve orada kurmayı düşündüğümüz rafinerinin ayrıntıları.
- You will report progress tomorrow at... what time shall we say?
Bu şampanya bir tuhaf. Bence buranın sahibi en iyi şaraplarını kilerde saklıyordur.
If you like, you may get a full report on his progress daily from the staff nurse.
Görevli hemşireden, her gün düzenli rapor alabilirsiniz.
I have the progress report on the reading program.
Az vaktimiz kaldı. Duymak isteyeceğini düşünmüştüm.
Look, Mr Mills, I'm really sorry to report there's no progress on locating that missing woman.
Kusura bakmayın, kayıp kadın konusunda ne yazık ki bir gelişme olmadı.
Have any progress to report, Captain Harris?
Yeni gelişmeler var mı?
Any report on Dr. Jetrel's progress, Commander?
Dr. Jetrel'in işlemleri hakkında herhangi bir rapor var mı?
Tango foxtrot 23, report progress on missing canines. Over.
Tango foxtrot 23, kayıp köpekler hakkında bilgi verin.
Well, let's see, we've been working for about five minutes, so I guess we don't have a lot of progress to report.
Göreceğiz, sadece beş dakika kadar çalışabildik, bu yüzden ilerleme hakkında, herhangi bir rapor yok.
Yeah, I want to report a robbery in progress.
Şu an gerçekleşmekte olan bir hırsızlık olayını ihbar etmek istiyorum.
She would like a report on our progress here.
Buradaki gelişmeler hakkında bilgi almak istiyor.
reporter 355
reports 54
report 605
reporters 57
reporting 52
reporting for duty 61
report in 20
report to the bridge 20
reporters clamoring 34
report back 16
reports 54
report 605
reporters 57
reporting 52
reporting for duty 61
report in 20
report to the bridge 20
reporters clamoring 34
report back 16