Ready and waiting translate Turkish
198 parallel translation
The guards are ready and waiting.
Muhafızlar hazır şekilde bekliyor.
Ready and waiting.
İçkin seni bekliyor.
May it please the court, the State of Illinois is ready - ready and waiting, sir.
Müsaadenizle Sayın Yargıç, İllinois Eyaleti iddia makamı - Hazır ve nazırdır, efendim.
They have been ready and waiting for weeks.
Hazırlar ve haftalardır bekliyorlar efendim.
- It's ready and waiting and dedicated to you.
- Hazır ve size adanmış bir şekilde bekliyor.
We're all ready here, ready and waiting.
Hepimiz burada hazırız ve bekliyoruz. Şanssızlığın da bu kadarı işte.
The group's ready and waiting.
Hepsi hazır ve bekliyorlar.
The house will be ready and waiting for him.
Ev hazır ve onu bekliyor olacak.
Everything's ready and waiting for you.
Gelsinler. Sizin için her şey hazır.
They'll be ready and waiting.
Hazır ve bekliyor olacaklar.
You must be ready and waiting for me.
Hazır ol ve beni bekle.
She's all ready and waiting.
Hazır ve bekliyor.
I'm ready and waiting for him.
Onu bekliyorum.
The rope is ready and waiting.
İp hazır bekliyor.
- Yeah, ready and waiting.
- Evet, hazırlar, bekliyorlar.
Félix has to be ready and waiting for us.
Felix hazır halde bizi bekliyor olmalı.
By the time you get out I'll have it all ready and waiting for you.
Sen çıkana kadar... tamamen hazırlamış ve seni bekliyor olacağım.
I'm warning you to have my $ 200,000 in a jet airplane ready and waiting.
Sizi uyarıyorum, 200000 $'ımı uçuşa hazır bir uçakta istiyorum
( narrator ) The Germans were ready and waiting.
Almanlar hazırdı ve bekliyorlardı.
A calm, moonlit night, everything ready and waiting, from planes to carrier pigeons.
Posta güvercinlerinden uçaklara her şey hazır ve bekliyor.
There are hundreds of frightening Christians... ready and waiting for this land to be opened up... and willing to pay good prices for it.
Hristiyanları korkutmanın yüzlerce yolu vardır... bu vadinin açılması için hazırız ve bekliyoruz Ve onun için iyi bedelleri ödemek için gönüllüyü bekliyoruz.
The girls are ready and waiting.
Kızlar hazır ve bekliyor.
As I was saying, we have quite an exciting variety of completely furnished apartments ready and waiting.
Diyorduk ki ; farklı biçimlerde, heyecan verici dairelerimiz, kullanımınıza hazır, sizleri bekliyor.
We're down here, ready and waiting!
Biz aşağıda hazırız ve bekliyoruz.
The boats are ready and waiting.
Tekneler hazır ve beklemedeler.
Admiral, I didn't really think that those fliers were all ready and waiting.
Amiral, uçakların gerçekten hazır durumda beklediğini sanmıyorum.
KITT's ready and waiting.
KITT hazır ve bekliyor.
Anyway, the hire car was absolutely ready and waiting when we arrived at Heraklion airport.
Neyse, kiralık araba hazır bir şekilde Kandiye Havaalanı'nda bekliyordu.
Ready and waiting for him.
Hazır ve onu bekleyerek.
We're ready and waiting.
Hazırız ve bekliyoruz.
They are ready and waiting.
Hazır ve nazırlar.
We have a private plane ready and waiting.
Özel uçağımız hazır bekliyor.
And you have dinner ready and waiting for me, okay?
Yemeği hazırla ve beni bekle, tamam mı?
And the glasses are made up. They're ready and waiting.
İçeri girersin ve gözlüklerin seni bekliyordur.
- There's a table ready and waiting.
- Bir masa hazır ve bekliyor.
- Ready and waiting.
- Hazır bekliyorum.
acknowledged. Ready and waiting.
Anlaşıldı Hazırım ve bekliyorum.
We're all ready and waiting for them.
Hepimiz hazır ve nâzır bir şekilde onları bekliyoruz.
Yes. Will have stage ready and orchestra waiting.
Sahne hazır ve orkestra bekliyor.
Have your fare ready and the instant that your cab stops move speedily through the muse and time yourself to reach the other end at exactly a quarter past 9 : 00 where you will find a small broom waiting close to the curb driven by a fellow with a heavy black coat,
Ücretini hazırla ve araba durur durmaz zamanını ayarlayıp hızlıca hareket ederek kalabalığın içinden geç ve saat tam 9 : 00'u çeyrek geçe caddenin öteki ucuna ulaş. Orada seni kaldırımın kenarında yaka uçları kırmızı olan, koyu siyah palto giymiş bir arabacının sürdüğü küçük bir araba bekliyor olacak.
Behind him and his people are the Vandals, untold millions of them, waiting for a moment of weakness, ready to destroy us.
Arkandaki o haydutlar ve insanları, milyonlarcası! Bizi yok etmek için bir anlığına zayıf düşmemizi kolluyor!
I'm here, waiting, ready to follow you, and I don't even know your name.
Buradayım, bekliyorum, seni izlemeye hazırım, ama adını dahi bilmiyorum.
And you'll be ready and waiting. But it's gonna take a lot of guts.
Er ya da geç kendini gösterecektir.
We've been waiting for the story, and we're ready with a live report.
Hikaye için bekliyouz, ve canlı yayındayız.
The coffee's ready, and the gentlemen are waiting.
Kahve hazır, ve beyler sizi bekliyorlar.
Shotguns ready, and they were just sitting there waiting.
Silahlarını hazırlamışlar orada oturup bizi bekliyorlarmış.
Have your fare ready and the instant that your cab stops move speedily through the muse and time yourself to reach the other end at exactly a quarter past 9 : 00 where you will find a small broom waiting close to the curb
Ücretini hazırla ve araba durur durmaz zamanını ayarlayıp hızlıca hareket ederek kalabalığın içinden geç ve saat tam 9 : 00'u çeyrek geçe caddenin öteki ucuna ulaş.
- Very well. Everyone's ready, and we're waiting for you, as usual.
... Her zamanki gibi sizi bekliyoruz.
After waiting three days he calls me last night and says Joe's ready.
Üç gün telefonun başında bekledikten sonra Eddie arıyor ve Joe'nun görüşmeye hazır olduğunu söylüyor.
If y'all are all ready to quit your apathetic and unsympathetic ways as I am and take back control of the black community, as I am if you're ready to stop being the boys that started to Washington on this bus and be the men the men that our wives and mothers and children are waiting for back home to stand up against all the evils lined up against the black man back home.
Eğer hepiniz hazırsanız lakayt ve sevimsiz huylarınızı bırakmaya benim gibi zenci toplumunun kontrolünü elinize almaya yani eğer bu otobüsle Washington yoluna koyulan çocuklar olmayı bırakıp evde eşlerimizin, annelerimizin ve çocuklarımızın beklediği erkekler olmaya, zencileri tehdit eden kötülüklere beraberce göğüs germeye.
Your rooms are always waiting and ready for you.
Odalarınız hep hazır ve sizi bekliyor.
waiting 432
waiting for you 189
waiting for me 66
waiting for us 32
waiting to die 18
waiting room 17
waiting for 19
waiting for someone 27
waiting for what 38
ready 6018
waiting for you 189
waiting for me 66
waiting for us 32
waiting to die 18
waiting room 17
waiting for 19
waiting for someone 27
waiting for what 38
ready 6018