Thank you for translate Turkish
36,907 parallel translation
Okay, thank you for being absolutely no help.
Hiç yardımcı olmadığınız için çok sağ olun.
Thank you for all you've done.
Yaptıkların için teşekkür ederim.
Thank you for... being here.
Burada olduğun için teşekkürler.
- Thank you for bringing me out here, boys.
- Beni buraya getirdiğiniz için teşekkür ederim beyler.
Thank you for that, I appreciate it.
Bunun için teşekkür ederim, minnettarım.
Jack, thank you for helping me find it.
Jack, elması bulmama yardım ettiğin için teşekkür ederim.
Thank you for your time, Ms. Jones.
Zaman ayırdığınız için teşekkürler.
To the boyle family, we welcome and thank you for being here and giving yourselves to this day.
Boyle ailesine, Hoşgeldiniz ve burada olduğunuz için teşekkür ederiz Ve kendinizi bu güne vererek.
- Thank you for the ride.
- Getirdiğin için sağ ol.
I just wanna thank you for everything, bratt.
Her şey için... Teşekkür etmek istiyorum Bratt.
Real police officer to security guard, honestly, I want to thank you for everything.
Gerçek bir polis memurundan, bir güvenlik göevlisine cidden, her şey için teşekkürler.
Oh, well, thank you for having us, Chet.
- Biz teşekkür ederiz, Chet.
I really wanted to thank you for last night.
- Dün gece için teşekkür ederim.
Thank you for last night.
- Ben teşekkür ederim. - Evet.
Thank you for telling me.
Bana anlattığın için teşekkürler.
- Thank you for... oh.
- Teşekkürler... ah.
Hello, petal. Thank you for waiting.
- Selam Petal beklediğin için teşekkürler.
I didn't get a chance to say this earlier, but thank you for dragging me out of the water.
Söyleyecek vaktim olmadı ama beni sudan çıkardığın için teşekkür ederim.
Thank you for what you did on the beach.
Ben de sahilde yaptıkların için teşekkür ederim.
And thank you for what you said before.
Ve önceden söylediklerin için de sağ ol.
♪ In fact, I can only Thank you for what I become ♪
Aslında yeni hâlim için Sana teşekkür etmeliyim
Thank you for giving us family. Thank you for giving us the strength.
Ailemizi bizlere bağışladığın için burada hep beraber oturduğumuz için...
Thank you for...
Bunun için..
Uh, thank you for sharing, John.
Paylaştığınız için teşekkür ederim, John.
Thank you... thank you for not shooting my balls.
Teşekkür ederim... topları vurmadığın için teşekkür ederim.
Thank you for your help.
Yardımın için teşekkür ederim.
Thank you for what you've done, Mr Max.
Yaptıklarınız için teşekkür ederim Bay Max.
Thank you for the invitation, General.
Davetiniz için teşekkürler.
Thank you for that...
Teşekkür ederim... Açıklama için.
I thank you for inviting me to participate in the theater of it all.
Bu tiyatroya katılmam için beni de davet etmenize teşekkür ederim.
Thank you for this opportunity
Bana bu fırsatı verdiğiniz için çok sağ olun.
Thank you for the flowers.
- Evet o. Çiçekler için teşekkürler.
Thank you so much for your help, Sandi.
Yardımın için çok teşekkür ederim Sandi.
Thank you, Claire... for everything.
Teşekkürler Claire. Her şey için.
You should thank me for getting you away from them.
Seni onlardan uzaklaştırdığım için bana teşekkür etmelisin.
Thank you Your Highness for your hospitality.
Misafirperverliğiniz için teşekkür ederim Majesteleri.
I want to thank you already for this.
Sana bunun için şimdiden teşekkür etmek istiyorum.
Thank you, Mae, for your candor and your consummate humanity.
Sana, Mae, tarafsız ve eksiksiz insaniyetin için teşekkür ederim.
First, I wanna thank everyone here and around the world for the support you've given me since we lost Mercer.
Öncelikle, dünyadaki ve buradaki herkese Mercer'ı kaybettiğimden beri verdikleri destek için teşekkür etmek istiyorum.
Thank you all for being here today.
Bugün burada olduğunuz için hepinize teşekkür ederiz.
Um, thank you guys for coming to get me. Shall we?
Kurtarmaya geldiğiniz için sağ olun, gidelim mi?
Thank you so much for having us back, Chet.
Bizi yeniden kabul ettiğin çok teşekkürler Chet.
Well, we would like to thank you so much for taking our case so last-minute.
Davamızı son anda aldığınız için çok teşekkür ederiz.
I'm pretty sure I'm supposed to get this for you, but thank you, Jack.
Açık, şekersiz. Bunu size benim getirmem gerek ama teşekkürler Jack.
I wanna thank you all for coming here this evening.
Bu akşam buraya geldiğiniz için hepinize teşekkür etmek istiyorum.
Well, you can thank life for that.
Bunun için hayata teşekkür et.
You can thank me for that. And start doing the job I'm asking you to do.
Bunun için teşekkür edip senden istediğim işi yapmaya başlayabilirsin.
And I wanna thank you all for never turning your back on me.
Bana sırt çevirmediğiniz için hepinize teşekkür ederim.
Uh, you know what that is legitimately all I needed to know, so all right, I'm gonna let you keep that and thank you so much for your time.
Ah, biliyor musun meşrulaştırmak istediğim tek şey bu, yani... Pekala, bunu saklamanıza ve zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim.
Perhaps you should thank your God for that.
Belki de bunun için Tanrı'ya şükretmelisin.
Well I guess I have you to thank for that.
Sanırım bunun için sana teşekkür etmem lazım.
thank you for your attention 27
thank you for your concern 101
thank you for understanding 58
thank you for your support 46
thank you for your service 99
thank you for having me 75
thank you for everything 270
thank you for your time 538
thank you for your patience 67
thank you for having us 44
thank you for your concern 101
thank you for understanding 58
thank you for your support 46
thank you for your service 99
thank you for having me 75
thank you for everything 270
thank you for your time 538
thank you for your patience 67
thank you for having us 44