The vault translate Turkish
2,741 parallel translation
I went down and checked the vault myself.
Kasaya gittim ve kendi ellerimle kontrol ettim.
Point is, it's in the vault.
Mezar odasının içinde.
It's like entering the vault of family ancestors.
Atalarınızın gizli kasasına girmek gibi bir şey.
Get it down to the incinerator, in the vault.
Kasadaki yakma fırınına götürün. Hemen!
- And that's before you even get to the vault.
Üstelik bunlar siz daha kasa dairesine girmeden önce.
It's not in the vault.
Kasada değilmiş.
That... it goes right in the vault. That is locked. Locked away.
Kafama yazdım beynimin içinde, kilitledim oraya.
That goes right in the vault, by the way, and it's like a, it's like a vault, locked down, Fort Knox or some sort of prison.
Kafama yazdım bunu. Komple kilitledim oraya. Aynı Fort Knox * gibi.
... be in the vault!
... kasadalar!
The vault door must be closed before the guard door is open.
Kasa dairesinin kapısı koruma kapısı açılmadan önce kapatılmalı.
You were with that beaner kid in the vault.
Sen o kafasız çocukla beraber kasa dairesindeydin.
It's in the vault behind the bar!
Bardaki kasada.
The vault!
Mahzen!
There's an auto payment on her credit card monthly to a place called the Vault.
Kredi kartına otomatik ödeme talimatı verilmiş Vault diye bir yer var.
The Vault, 118 Omega Street.
- Vault, 118 Omega Caddesi.
"The Vault", it's supposed to be like the place you go to lock yourself away to get some writing done.
"Vault" yazarların yazmak için bazı şeylerden kaçıp... -... inzivaya çekildikleri bir mekandır.
So why would Margaret rent a space in the Vault?
Neden Margaret burada Vault'ta bir yer tuttu ki?
I want this thing dismantled and locked in the vault.
Bu şeyin sökülüp kasada saklanmasını istiyorum.
Zane, the project we discussed, it never arrived at the vault.
Konuştuğumuz proje daha kasaya ulaşmamış.
I heard it was something that escaped the Vault the same time MODOC did, during the breakout.
MODOC'un da kaçmayı denediği kaçış zamanında Valut'tan kaçmayı denediğini duydum.
From the Vault!
Valut'tan...
- Boss, come on, let's get you to the vault.
- Patron, hadi. Seni kasaya götürelim.
- Okay, if we go in the bank at closing on Friday, the vault will be full of cash.
Tamam. Eğer Cuma günü banka kapanışında gidersek kasa tamamen para ile dolu olacak.
If someone was going to free the Word from the vault of the earth, it would end up being you two.
Eğer biri dünyanın kasasından Kelime'yi çıkaracaksa bu ikinizden biri olmalıydı.
Meanwhile, ten floors above, the vault is being opened.
Bu sırada, on kat yukarıda, kasa açılıyordu.
So the vault's full.
Yani depo dolu olur.
Get to the vault. Lock yourself in.
Kasaya gir.Kendini kilitle.
It wasn't what was in the vault they were after.
Peşinde oldukları kasadaki şey değildi.
Helene told me it was in the vault.
Helene, bana mahzende olduğunu söyledi.
The door and the vault is made of Valyrian stone.
Kapı ve kasa Valyria taşından yapılmıştır.
Did they hit the vault too?
Kasa dairesini de soymuşlar mı?
Six boxes were hit, but there was no attempt to access the vault.
Altı kasa soyulmuş ama kasa dairesine girmeye kalkışılmamış.
All right, a PCP sample from Chelsea's death was checked out of the police evidence vault last November.
Pekâlâ, Chelsea'nin ölümüne sebep olan PCP örneği geçen Kasım ayında kayıtlardan araştırılmış.
Once Yash goes to dream town, you'll have all the incriminating evidence inside that vault and you'll get out through the east corner right there.
Yash hayaller alemine dalınca kasadaki tüm delilleri alacak ve doğuya bakan duvarın olduğu odaya varacaksın.
The last time I saw you, you were nothing more than a pile of dust in front of the Escher vault.
Seni son gördüğümde Escher mahzeninin önündeki bir yığın tozdan başka bir şey değildin.
Now how do you know about the Escher vault?
Escher mahzenini nereden biliyorsun?
They broke into the weapons vault!
Onlar silah mahzenine girdi!
Disarm the vault room.
Kasa dairesinin alarmını kapatın.
They're in the bank vault, Baby, 2 minutes until we're rich.
Kasaya girdiler, bebeğim, en fazla iki dakika sonra zenginiz.
The bank we robbed that night, there was something else in that vault, a gold reserve, it must've been 100 million, easy.
O gece soyduğumuz bankanın kasasında paradan başka en az 100 milyon dolar değerinde altın külçeler vardı, basit.
Celia her love affair secrets, trusted also the company's vault secret.
Onun aşkı gizemlerle dolu, Şirketin gizli dosyalarını görebilir.
The underground vault is below the rascal's Jacuzzi.
Adi şey, Jakuzinin altında yeraltı mahzeninde.
What makes you think that it's in the unusable bill vault?
Paranın kullanılamaz faturalar kasa dairesinde olduğunu sana düşündüren ne?
According to this bloke, the safe's in a basement office with no windows, one entrance and the door's secured like a bank vault.
- Bu kadarla da değil. Hapisteki herife göre, kasa bodrumda ne penceresi ne de girişi olan bir ofiste. Kapısı da bankaların kasa daireleri gibi emniyetli.
How do you get into the room of a building to break into a locked safe when the building is teaming with police, the room is in the basement, the basement has no windows and the door is as secure as a vault?
Asıl ilginç kısmı şimdi söylüyorum. Kilitli bir kasayı soymak üzere, penceresi bile olmayan bir bodrum katta bulunan, kapısı kasa daireleri gibi korunan bir odaya... hem de binanın etrafı polis kaynıyorken acaba nasıl girebilirsiniz?
Courtesy of the Santiago family vault.
Santiago aile mezarlığının izniyle..
I've summoned you to the chart room to explain how we're going to break into the casino vault, steal millions of dollars from under the mafia's nose, and return the casino to its rightful owners.
Sizi grafik odasına kumarhane nin kasasına nasıl gireceği - mizi, mafyanın burnunun dibinden milyonlarca doları nasıl çalacağımızı, ve kumarhaneyi gerçek sahiplerine nasıl vereceği mizi açıklamak için çağırdım.
As you know, the main vault is here in the counting room on the top floor.
Bildiğiniz gibi, ana kasa burada, en üst kattaki - sayım odasında.
The package is in a vault.
Teslimat bir kasada.
- The whole complex... except for the last vault room.
- Bütün binaya. Bir tek son kasa dairesi kaldı.
But unlike a bank vault, this is a place that is guarded 24 hours a day by the police.
Ama banka kasasından farklı olarak, orası polis tarafından 24 saat... korunuyor.
vault 31
the view 70
the vampire diaries 117
the voice 121
the visit 17
the very idea 17
the very next day 20
the video 42
the van 44
the village 43
the view 70
the vampire diaries 117
the voice 121
the visit 17
the very idea 17
the very next day 20
the video 42
the van 44
the village 43
the virgin 21
the vice president 43
the very same 65
the victim 174
the vatican 29
the very one 16
the violence 25
the very best 21
the virus 36
the vice 29
the vice president 43
the very same 65
the victim 174
the vatican 29
the very one 16
the violence 25
the very best 21
the virus 36
the vice 29