The very next day translate Turkish
187 parallel translation
MANNING : The very next day a US government geologist, George Plafker, flew in to investigate what had happened.
Hemen ertesi gün bir Birleşik Devletler Hükümeti jeologu olan George Plafker ne olduğunu araştırmak için geldi.
And the very next day...
Ve hemen ertesi gün
The very next day, he made good.
Hemen ertesi gün işi kotardı.
The tailor brought them on the very next day.
Terzi içeri girdiğinin ertesi günü getirmişti.
George seemed so recovered from his attack of malaria that we left for Kiunga the very next day wondering how Elsa would react to the sight of her first ocean.
Kiunga'ya gitmek için George'u terkettiğimizde sıtma ataklarından kurtulmuş görünüyordu, aynı gün biz de Elsa'nın okyanusa vereceği ilk tepkiyi merak ediyorduk.
And the very next day, your friend and humble narrator was a free man.
Hemen ertesi gün dostunuz ve naçiz anlatıcınız özgür bir adam oldu.
His brother and sister were burned alive at the stake., the very next day.
Erkek kardeşi ve kız kardeşi ertesi gün kazığa bağlanıp diri diri yakıldılar.
There will be whole days when you won't sell a bean but you will go out the very next day and hit the jackpot.
Bir tanecik mal satamayacağınız günler olacak. Ancak ertesi gün yola düşüp turnayı gözünden vuracaksınız.
I got the money the very next day of your arrest!
Tutuklanmanızın hemen ertesi günü parayı almıştım.
And the very next day, a slave who was washing the floor noticed a loose tile.
Tam da ertesi gün yerleri yıkayan bir köle, yerinden oynamış bir fayans fark etmiş.
In California you just plop a seed in the ground, you find a sprout the very next day.
California'da toprağa tohumu bıraktın mı ertesi gün hemen filizleniyormuş.
The very next day I met rhonda at a pet bake.
Çok sonra bir gün evcil hayvan dükkanında Rhonda ile tanıştım.
Two is Peggy'll win the lottery the very next day.
İki, Peggy hemen ertesi gün lotoyu kazanacak.
The very next day.
Emredersiniz!
The very next day I get a call from the lab.
Ertesi gün laboratuardan telefon ettiler.
The very next day, she reported me to the American Embassy.
Hemen ertesi gün beni Amerikan Elçiliğine şikâyet etti.
I wrote the letter on September 1st, so we'll send you back the very next day, September 2nd. That's a Wednesday.
Mektubu 1 Eylül'de yazmışım, bu yüzden seni 2 Eylül, Çarşamba gününe göndereceğim.
We, perhaps, dreamt about somebody whom we hadn't thought of for years, and then, the very next day, we had a letter from them, and we think, what an amazing coincidence! There must be something supernatural.
Belki yıllarca düşünmediğimiz birini hatırlarız ve sonrasında, hatta ertesi gün, ondan bir mektup alır ve bunun ne müthiş bir rastlantı olduğunu düşünürüz.
After chasing the other humans off, new faces appeared the very next day.
Öteki insanların kovulmasından sonra, ertesi gün yeni yüzler ortaya çıktı.
And so it was, that the very next day I was selected for treatment by the famous doctor Zeigler.
Ve sonunda, hemen sonraki gün Doktor Zeigler tarafından tedavi için seçildim.
And they found their bodies The very next day
# Ertesi gün cesetleri bulunur. #
Matilda might never have discovered her own great strength of mind were it not for the events that began on the very next day.
Eğer ertesi gün başlayan olaylar olmasaydı belki de Matilda, kendi zihninin gücünü asla keşfedemeyecekti.
And then the very next day I got my first period.
Ve sonraki gün İlk adetimi gördüm.
It was the very next day that he arrived.
Gelmesinden önceki son gündü.
And then you showed up the very next day.
Ve ertesi gün çıka geldin.
The very next day, I'd be willing to go.
Ve geçen gün, gitmek için istekli olurum.
The very next day, I got my best friend, Sally, to cover the shift for me.
Ertesi gün en iyi arkadaşım Sally benim yerime baktı.
Well, the very next day, Pip went to Old Ms. Havesham's house to inquire about the job.
Ertesi gün Pip, işi araştırmak için ihtiyar bayan Havesham'ın evine gider.
I'll be having incredibly wonderful news and the very next day it's a just be rock bottom
Çok mükemmel bir haber almış olsam bile ertesi gün moralim çok kötü olabilir.
The very next day the very next day I get a note, the blackmail note,
Hemen ertesi gün, benden istediği miktar kadar bir şantaj mektubu aldım.
The very next day. Ten thousand dollars.
Hemen ertesi gün 10.000 dolar.
This was the latest issue we found, which most likely indicates the paper shut down or was shut down the very next day.
Bu gazetenin bulabildiğimiz son sayısıydı, bu da gösteriyor ki gazete hemen ertesi gün kapanmış ya da kapatılmış.
We're sent to war, and the very next day he resigns?
Savaşa gönderiliyoruz, ve ertesi gün ayrılıyor.
I remember Linda was institutionalized the very next day.
Evet, ertesi gün Linda akıl hastanesine yatırılmıştı.
The very next day, he learned the Allies had breached the Hindenburg line along the St. Quentin canal, Germany's last fixed line of defence on the Western Front.
Bir sonraki gün Müttefiklerin Almanyanın Batı Cephesindeki sonuncu katı savunma hattı olan Hindenbmurg'ta St Quentin Kanalı boyunca bir gedik açtıklarını öğrendi.
In fact, the very next day, there was a line of customers outside the bank... and one of the customers was complaining how the bank didn't open on time.
aslına bakarsan, hemen bu sabah bankanın önünde bir kuyruk oluştu. Ve müşterilerden biri "nasıl olurda banka zamanında açılmaz" diyerek şikayette bulundu.
"I'll get him out of there and have him at the train, the very next day"
Onu oradan alıp, ertesi gün trene bindireceğim.
And that is how Amyas met his fate the very next day.
Ve Amyas da ertesi gün aynı şekilde öldü.
Even though it's the very next day!
Ne? Ama son girişimizden bu yana sadece bir gün geçti.
Because it's the very next day!
İşte bu yüzden.
If I do an MBA from any American university I can get a job the very next day in the U.S.
ABD hemen ertesi gün bir iş bulurum.
There's crooked politicians in the very next cell, safely locked away It's an angry town all closed down to vote on election day
Chuck-A-Luck'ın izini kimbilir yan hücrede sıkıca kilitlenmiş sahtekar politikacılar var seçim günü ve oy atmak için öfkeli bu kasabada heryer kapalı
But when I said I was taking the train back to Seattle the next day,... she got serious again and very quiet.
Ama ertesi gün Seattle'a gideceğimi söylediğimde yine ciddileşti ve sessizleşti.
I wanted her to tell him she'd met a man in Megève who was getting really close to her and that she was afraid she wouldn't resist him very much longer, that if he didn't show up the next day, she was afraid something might happen.
Megève'de ona çok yakın bir adamla karşılaştığını söylemesini istedim ve ona karşı daha fazla direnemeyeceğini ertesi gün gelmezse bir şeyler yaşanabileceğinden korktuğunu söylemesini istedim.
But it rained the next day and I was very angry with God
Ama sonraki gün çok yağmurlu geçmiş ve ben de tanrıya çok kızmıştım.
Riding the rapids in the Pyrenees Mountains one day, and the next, crossing half the world to help out a friend with a very weird problem in a very strange part of the Amazon.
Bir gün Pirene Dağları'nda kendimi sulara bırakırken, ertesi gün dünyanın yarısını katedip Amazon'un çok garip bir köşesinde acayip bir sorunu olan bir arkadaşıma yardıma gidiyorum.
I can't very well do that if I'm gonna be in the next county all day, can I?
Yarın bütün gün komşu kasabada olacağıma göre bunu yapamam, öyle değil mi? - Sanırım öyle.
All I know is, the next day they had high fevers... and their faces got very fat.
Ben doktor değilim. Tek bildiğim ertesi gün ikisinin de ateşi çıktı. ... ve suratları kocaman şişti.
[Honeyman] The next day, the infantry was moving into the city, and we got some very good street fighting.
Ertesi gün piyadeler şehre giriyordu. Çok yoğun sokak çatışmaları oldu.
And the next day, the day it happened, again it's all very vague, up until the point Merry came panting down the path.
Sonra ertesi gün. O olayın yaşandığı gün. Yine her şey bulanık kafamda.
You quit your new job the day after quitting at Happy Time. - The very next morning.
Daisy bana, Mutlu Zamanlar'daki işinden ayrıldıktan sonra ertesi gün de yeni işinden ayrıldığını söyledi.
the very idea 17
the very same 65
the very one 16
the very best 21
next day 129
the view 70
the vampire diaries 117
the voice 121
the visit 17
the vault 35
the very same 65
the very one 16
the very best 21
next day 129
the view 70
the vampire diaries 117
the voice 121
the visit 17
the vault 35
the video 42
the village 43
the van 44
the virgin 21
the vice president 43
the vatican 29
the violence 25
the victim 174
the virus 36
the v 68
the village 43
the van 44
the virgin 21
the vice president 43
the vatican 29
the violence 25
the victim 174
the virus 36
the v 68