English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / They are mine

They are mine translate Turkish

245 parallel translation
I assure you, they are mine to give.
Seni temin ederim, bunlar benim.
They are mine, though.
Her şeye rağmen, onlar benim.
But the cattle are as much yours as they are mine... so the deci...
Ama sığırlar benim olduğu kadar sizin de.
- They are mine.
- Benim onlar.
- Maybe they are mine too.
- Belki yakında sizin paranız olur. - Kes şunu, git de dinlen biraz.
They are mine and not for others!
Onlar benim, kimseye vermem!
They are mine.
Onlar benim.
Because they are mine.
Çünkü makas benim.
They are mine.
Bunlar benim.
"They are mine."
"Onlar benim."
But I told you... they are mine.
Ama söylemiştim... benim ayakkabımlarım.
They are mine.
Bunlar da benim.
Are they both mine?
İkiside bana mı ait?
They are not worried about long hours. You... can make good use of men like mine on your plantations.
Siz de tarlalarınızda benimkiler gibi elemanlar çalıştırabilirsiniz.
It is mine, and the lives of other men who are fighting for what they believe in.
Zaten benim ve inançları uğrana savaşan diğerlerinin hayatı söz konusu.
And even though they're not mine, I sometimes imagine they are.
Benim olmasalar bile bazen öyle olduğunu hayal ediyorum.
- They are friends of mine.
- Dostlarïm.
- Are they mine?
Benim mi?
Speaking of quarters, you're entitled to share mine, wherever they are.
Karargahtan konuşmuşken... ne hakkım varsa paylaşabilirsin, nerede olursa olsun.
A friend should bear his friend's infirmities, but Brutus makes mine greater than they are.
Herkes dostunun kusurlarını görmezden gelir. Brutus'sa olduğumdan daha kötü görüyor beni.
- Aren't you? - They are friends of mine, ma'am.
hanımefendi.
If the friends I got are that kind, they won't be friends of mine much longer.
Arkadaşlarım bu konuda böyle düşünüyorsa hiç arkadaşım yok demektir.
For they are not mine alone.
Sadece benim değiller.
Your men will do as they are told, as mine will.
Askerlerin denileni yapacaklar, benimkiler gibi.
Sometimes I use Cesare's words, in vain in the hope that they are clearer than mine.
Bazen Cesare'ın cümlelerini benimkilerden daha berrak olduğunu düşünerek boşuna kullanıyorum.
They are friends of mine.
Onlar benim arkadaşlarım.
¬ Who are they? ¬ They're mine.
- Bu terlikler kimin?
What they are doing in this mine is the whole purpose of their invasion.
Bu madende ne yapıyorlarsa işgallerinin tek amacı da o.
If they are as confused as mine, maybe sharing them would help.
Eğer senin de kafan benimki kadar karışıksa belki paylaşmak yardımcı olur.
These other friends of mine here, they are stubborn, too.
Burada bulunan diğer dostlarım da inatçıdır.
These are friends of mine. They're...
Bunlar arkadaşlarım.
In my dream, they are all mine.
Rüyamda hepsi benim çocuğumdu.
Is that where they are, down in some mine?
Şu elmasların hangi lanet madenin dibinde?
The Ovions are living off of them, and probably selling the tylium they mine to the Cylons.
Ovionlar, onlarla besleniyorlar ve karşılığında da, Cylonlar'a tylium satıyorlar.
The Ovions are living off of them, and probably selling the tylium they mine to the Cylons.
Ovionlar onlarla besleniyor ve muhtemelen çıkardıkları tyliumu Cylonlara satıyorlar.
Tell me, are they like mine?
Söylesene, onlar da benimkiler gibi mi?
Your honesty always surprises me, - but there's no crazy glow in your relations with women, - because they are unrealistic, unlike mine
Dürüstlüğün beni her zaman şaşırtıyor. Ama kadınlarla olan ilişkilerinde çılgın bir ihtiras yok. Çünkü onlar gerçek dışı, benimkiler gibi.
They use inanimate materials, while mine are alive.
Diğerleri dondurulmuş malzemeler kullanır, biz ise taze.
They are mine! They belong to me!
Onlar benim.
They are going northeast. Probably heading for the mine.
Kuzeydoğuya doğru, muhtemelen madene gidiyorlar.
I begin to wonder if those dreams are really mine, or if they are part of a totality, of a gigantic collective dream of which the entire city may be the projection.
Merak etmeye basliyorum, bu rüyalar bana mi ait gerçekten yoksa, bir bütünün, tüm bir kentin de bir projeksiyondan ibaret oldugu devasa kollektif bir rüyanin mi parçasi?
They're mine. Those gates are locked.
Kapılar kilitli.
I hardly recognize as mine What are all these new sensations? What's the secret they reveal?
# Tüm bu yeni duygularımı # neredeyse tanıyamıyorum... # onları açığa çıkaran sır ne?
My informants are mine, pal, and they stay that way.
Benim muhbirlerim bana aittir ahbap, ve öyle kalacaklar.
Yes, but they are mine!
Hakkım var! Ama bunlar benim.
They too are mine.
Onlar da, benim.
Are you telling me that they're mine?
Bu izlerin, benim ayakkabıma ait olduğunu mu söylüyorsun?
Your karma and mine, they are connected.
Senin kaderin ve benim ki, onlar birbirine bağlı.
Things as they are... no concern of mine.
Olmaları gerektiği gibi... Benimkiyle ilgili değil.
" l think they are absurd, as are mine.
Onlarda en az benimkiler kadar gülünç.
- I identified with the character immediately he's a strong guy but he's insecure as well an those two traits are are definitely very prevalent in uh in the teenage years, they were in mine anyway
" Seni seviyorum. Karakterle kendimi hemen özdeşleştirdim. Güçlü, ama kendine güveni tam olmayarı biri.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]