English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / Try to understand me

Try to understand me translate Turkish

166 parallel translation
Natasha, try to understand me.
Natasha, beni anlamaya çalış.
Won't you try to understand me?
Neden beni anlamaya çalışmıyorsun?
Try to understand me.
Beni anlamaya çalış.
Try to understand me, Catherine.
Beni anlamaya çalış, Catherine.
Try to understand me, Raj.
Beni anlamaya çalış Raj.
Try to understand me, Natalia.
Beni anlamaya çalış Natalia.
Try to understand me, kid.
Beni anlamaya çalış, evlat!
You try to understand me.
Beni anlamaya çalışın.
Try to understand me.
- Durumumu anlamaya çalışın.
- Try to understand me, Paul.
Beni anlamaya çalış Paul.
You must try to understand me
Beni anlamaya çalışmalısın.
Try to understand me, Jesse.
Beni anlamaya çalış Jesse.
But please try to understand me.
Ama sizden beni de anlamanızı istiyorum.
Papa, please forgive me Try to understand me
# Baba, lütfen beni affet. # Beni anlamaya çalış.
You don't try to understand me.
Beni anlamaya çalışma.
Madam... Please try to understand me...
Lütfen anlamaya çalışın.
You understand, I didn't try, but it seemed to me that one of them wanted the other one to do something but I couldn't tell who wanted who to do what to which.
Anlıyorsunuz ya, kulak vermedim. Ama biri diğerinden bir şey yapmasını istiyor gibi geldi. Ama kimin kimden neyi istediğini anlayamadım.
If this letter is found on me, if this ever reaches you, I want you to believe every word of it and try to understand.
Bu mektup üzerimde bulunur, ya da sana ulaşacak olursa her kelimesine inanmanı ve anlamaya çalışmanı istiyorum.
But try to understand, and divorce me
Fakat anlamaya çalış, ve boşa beni.
Please, Mr. Carlisle, try to understand... that these delusions of yours in regard to me are a part of your mental condition.
Lütfen Bay Carlisle anlamaya çalışın benimle ilgili bu kuruntularınız ruhsal rahatsızlığınızın bir parçası.
Miss, listen to me and try to understand.
Hanımefendi beni dinleyin ve anlamaya çalışın...
Try to understand what this relationship means to me.
İlişkinin benim için ne demek olduğunu anlamaya çalış.
Listen to me, try to understand.
Beni dinle, anlamaya çalış.
No, I'll never understand that, so don't try to explain it to me.
Hayır, bunu asla anlamayacağım. Bu yüzden bana anlatmaya çalışma.
I know, dear, that you adored her please try to understand wherever I go, her eyes seem to follow me, watching my every move.
Biliyorum canım, ona hayrandın, ama lütfen anlamaya çalış, nereye gidersem gideyim, gözleriyle beni takip ediyor, her hareketimi izliyor.
Don't look at me like that. Try to understand.
Anlayış göster.
If you try to trick me, your boss will be split in half, understand?
Eğer numara yapmaya kalkarsan, patronun ikiye ayrılır, anladın mı?
I know you don't understand me, but it's very difficult to even try to explain.
Beni anlamadığını biliyorum ama açıklamaya çalışmak bile çok zor.
In order to understand what's happening to me I try to see what it looks like.
Bana olacak şeyleri anlamam için neye benzediğini görmeye çalışıyorum.
Try to understand, it is me.
Anlamaya çalış, ben buyum.
Now, listen to me... and try and understand me.
Şimdi, beni dinle... ve beni anlamaya çalış.
Nevertheless, try to understand how I, as a father, felt, after David told me what happened.
Yine de, David olanları bana anlattığında bir baba olarak neler hissettiğimi anlamaya çalışın.
Don't try to con me, honey. We were given to understand...
Beni kandırmaya çalışma, tatlım.
well, I would love to, but try to understand, how can you stay with me if I have neither house nor home?
Şey, isterdim, ama anlamaya çalış, benimle nasıl kalırsın, ben de sıcak bir yuva yok ki?
- Even to me. Try to understand.
Anlayışlı olun.
I understand your depth of feeling, sir, and I'm going back to that station and try my best to find somebody who can clear her name. You haven't heard me. Her name doesn't need clearing.
Ve dediğim gibi, fark ettim ki, Bay Jennings'in itirafı, kız kardeşinizin kullandığını söylediği bütün o korkunç sözler, bunlar hiç de onun tarzına benzemiyordu.
Please try to understand what I'm doing and hear me!
Lütfen beni anlamaya çalış!
Try to understand me, Firat.
ister misin?
Try to understand what's going on in me.
İçimde neler olup bittiğini anlamaya çalış.
I don't know what I believe anymore, but help me, and I'll try to understand.
Artık neye inandığımı bilmiyorum, ama bana yardım et, anlamaya çalışacağım.
Let me try to understand.
Anlamaya çalışayım.
Let me explain. Try to understand.
Çünkü tam benim aradığım kişisiniz.
Let me try to explain something that people do not understand.
Kimsenin anlamadığı bir şeyi açıklamak istiyorum.
"Father, listen to me, try understand."
Baba beni dinle, anlamaya çalış.
But try to understand, Frasier Crane has the same effect on me that cheap chianti and dice hanging from a rear view mirror have on you.
Ama anlamaya çalış. Frasier Crane'in bende....... senin ucuz kiyanti ve zarların asılı olduğu dikiz aynasının yaptığı aynı etki var.
Let me try to explain it in terms you might understand.
- Dur bunu senin de anlayabileceğin bir biçimde izah edeyim.
And I said that we all try to run from experience - from experience, do you understand me?
Ve hep birlikte kaçmaya çalışmamız gerektiğini söyledim - Beni anlıyor musunuz?
Don't you trust me try to understand?
Bana güvenmiyor musun, anlamaya çalışıyorum?
Ogre, listen to me, and try and understand.
Hem de hiçbir şey yapmamışlardı. - Dev. Beni dinle.
Let me try to understand.
Durun da bir anlamaya çalışayım.
Please try to understand me
Öyle görünüyordunuz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]