English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Where you're from

Where you're from translate Turkish

1,298 parallel translation
Solly, it's just an unusual name, where're you from?
Sally, çok garip bir isim. Anlamı nedir?
Where're you from?
Nerelisin?
You haven't been in this world very long and I imagine things are pretty Wild West-y where you're from but Lorne's a good guy.
Buraya geleli çok kısa süre olduğunu biliyorum. Ve her şey oldukça zor olmalı. Ama Lorne iyi biri.
Why don't you start with where you're from?
Neden, nereden geldiğinden başlamıyorsun?
The part where you cut us all out. Just step away from everything human and act like you're the law.
Hepimizi kendinden uzaklaştırdığın, insan olan her şeyle bağını koparıp kanun senmişsin gibi davrandığın günleri?
You're very famous where I come from.
Geldiğim yerde çok meşhursunuz.
- Right. Where you're from.
- Evet, geldiğin yerden.
Can you show me where you're from?
Bana nerden geldiğini gösterebilir misin?
Is this how people lay low where you're from?
Senin geldiğinde yerde insanlar böyle mi gizlenir?
I really don't. Because you're not the one who had to remind him where he was after he woke up from his nap!
Tabii ki düşünmüyorsun çünkü şekerlemeden uyandıktan sonra nerede olduğunu hatırlatmak zorunda kalan sen değildin.
Now, I don't know where you're gettin'your information from...
Sizin bu bilgiyi nereden aldığınızı bilmiyorum...
You guys are like my peeps, you're my dogs, and you're on the fritz, so that's where I get "peeps", "fritz" came from.
Siz benim kuşum gibisiniz, benim kankalarımsınız, ve ötmüyorsunuz, "kuşu ötmemek" de buradan geliyor.
Secure some kind of vehicle, car, balloon, tricycle, and transport your father from where he is to where you're going.
Bir tür araç bul. Araba, balon ya da üç tekerli bisiklet. Sonra babanı nereye gideceksen oraya götür.
- From now on, when you're wondering whether I'll do something, ask yourself, "Where's the fun?"
- Şu andan itibaren, bir şeyi yapıp yapmayacağımı merak ettiğinde kendine sor : "Bunun neresi eğlenceli?"
- Where is it you're from again?
- Neredenim dedin?
I want you to write a five-page essay on where you're gonna be five years from now.
Beş yıl sonra olmak istediğin konum hakkında beş sayfalık bir tez yaz.
You're so concerned about finances... where do you think it comes from?
Maddi durumumuz için bu kadar endişe ediyorsun peki para nereden geliyor sanıyorsun?
Let me tell you where we're coming from with the shooters.
Ateş açanlarla ilgili nerede olduğumuzu söyleyeyim.
I think I understand now where you're coming from.
Neden öyle davrandığını anlıyorum galiba.
You're the assistant... And let's not forget where that word comes from- -
Her cumartesi akşamını oturma odasında geçirdiğin yerde mi?
And, frankly, people, no matter where you're from, no matter who people think you are, you can be whatever you want.
Ve açıkçası, nereli olursanız olun insanlar sizin hakkınızda ne düşünürse düşünsünler ne olmak isterseniz bunu başarabilirsiniz.
It helps us to understand where we came from, or where we're going. - You know what I like to say.
Bu sayede nereden geldiğimizi ya da nereye gidebileceğimizi anlayabiliyoruz ama hep ne derim bilirsin, değil mi?
I bet you're wondering, who is this Lizzie McGuire, where did she come from, and what are her most embarrassing moments?
Bahse girerim, Lizzie McGuire'ın kim olduğunu, nereden geldiğini, ve onun en utandırıcı dakikalarını merak ediyorsundur?
But he was from one of those foreign countries... where they think it's good manners to nod... even if you have no idea what you're nodding at.
Ama şu yabancı ülkelerden birindendi o hani kafa sallamanın nezaket olduğunu sandıkları neye kafa salladıklarını bilmeseler bile.
I don't give a shit about where you're from.
Nereli olduğun umrumda değil.
You think those contestants are from where they say they're from? Excuse me?
Sizce bütün yarışmacılar olduklarını söyledikleri yerlerdenler mi?
Well, maybe if she can't understand where you're coming from, maybe you should try to understand where she's coming from.
Madem bunu anlamıyor, belki de onun istediği şekilde davranmaya devam etmen gerek. Benim yanımda olduğunu sanıyordum.
We've been asking around, but no one knows where you're from.
Biz etrafa sorduk ama ; nerden olduğunu bilen yok gibi.
- Where did you say you're from?
- Nereliyim demiştin?
Let's take it from where you're circling.
Çember olduğunuz yerden alalım.
So did you guys figure out where you're from yet?
Nereden geldiğinizi keşfedebildiniz mi çocuklar?
I don't know who you are or where you come from or what your story is, but for some reason or another I believe you. But if there's any way in hell that you're settin'... me up or fixing'to put a knife in my back, you better level with me right now,'cause I'm hanging my ass out on a limb here for you.
Ama bu bir tuzaksa, sırtıma saplânmış bir bıçak görürsem..
Do you honestly think that you are good examples of how we've progressed from cultures where we're frequently nothing more than baby machines, and, in some areas, actually still getting circumcised, to being civilized women?
Siz gerçekten kültür eğitimini tamamlamış çok iyi örnekler olduğumuzu mu sanıyorsunuz? Biz elektronik bebeklerden farksızız. Aslında bazı yerlerde hala kadınlar sünnet ediliyor.
No, I wanna see where you're from.
Hayır, nereden geldiğini görmek istiyorum.
I can't work out where you're from.
Ama çıkaramadım.
I still don't know where you're from.
Hâlâ nereli olduğunu bilmiyorum.
- Hi, where're you from?
- Selam, nerelisin?
Elinor Carlisle, you're sentenced to be taken hence to the prison in which you were last confined and from there to a place of execution where you'll be hanged from the neck until dead.
Elinor Carlisle, buradan daha önce tutuklu bulunduğunuz cezaevine oradan da infaz yerine götürülerek, ölünceye dek boynunuzdan asılı kalacaksınız.
Well, while you're at it, you might want to figure out where that came from.
Hazır bu işle ilgileniyorken şunun nereden geldiğini de bulmaya çalış.
It's difficult to know where you're going if you don't know where you came from.
Nereden geldiğini bilmezsen nereye gittiğini bilmen de zordur.
I don't know where you're from, Mr. Archer... but around here no one refers to a Skagaran as a man.
Senin nereli olduğunu bilmiyorum, Bay Archer... fakat buralarda hiç kimse Skagaranlar'dan adam diye bahsetmez.
There's a fed station 80 miles from where you're standing
Bulunduğun yerden 125 kilometre uzakta federal merkez var.
There's a fed station 80 miles from where you're standing.
Bulunduğun yerden 125 kilometre uzakta federal merkez var.
- Is that where you're from?
- Oralı mısın?
From the hours spent on this floor, she can probably tell you... if any player in this room is holding a winning hand... right from where we're standing, just based on the way he or she acts.
Burada geçirdiği saatlerden dolayı, sana büyük ihtimalle... kimin kazanan ele sahip olduğunu... davranışlarına bakarak, durduğu yerden söyleyebilir.
That's cool that, you know, you met someone that's where you're from.
Bu güzel bu, bilirsin, geldiğin yerden birisiyle tanıştın.
I guess it's just when you're adopted, you dream about where you came from and what your birth parents were like.
Sanırım evlat edildiğin zaman, nereden geldiğini hayal ediyorsun ve biyolojik ailenin nasıl olduğunu.
Okay, now I get where you're coming from.
- Şimdi demek istediğini anladım. - Teşekkürler.
But where you're from... I'll bet you got family that don't give two fucks... whether or not an American car got a title on it.
Ama senin geldiğin yerde bir mercedes'in plakasının olup olmadığını pek umursamayacak tanıdığın birileri vardır.
Do you know where they're from originally?
Aslen nereli olduklarını biliyor musunuz?
- It's a lot like where you're from.
- Senin geldiğin yere çok benziyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]