English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You have my word

You have my word translate Turkish

1,520 parallel translation
Mrs. G., you have my word, everything will be fine.
Bayan G., size söz veriyorum, her şey yoluna girecek.
You have my word, my word, Jack.
Şeref sözü veriyorum. Sözüm söz, Jack bu fedakârlığın boşa gitmeyecek.
You have my word.
Sana söz veriyorum.
- You have my word.
- Teşekkür ederim.
You have my word on that, Dan.
Bu sözüme güvenebilirsin, Dan.
You have my word.
Yemin ederim.
The safe is untouched. You have my word on it.
Kasaya asla dokunulmadı.
Then you have my word.
Sonra sana söz veriyorum.
You have my word.
Sözüm söz.
You have my word on that, sir.
Emin olabilirsiniz efendim.
You have my word.
Sözüm sözdür.
There is nothing incriminating on those files. You have my word.
O dosyalarda suç teşkil eden bir şey yoktu Wayne, sana yemin ederim.
You have my word.
Size söz veriyorum.
You have my word, I will not let him touch her.
Sana söz veriyorum, ona dokunmalarına izin vermeyeceğim.
- You have my word.
- Yemin ederim.
You have my word. Not good enough.
Yeterli değil.
You have my word.
Sözümü duydun.
You have my word on that.
Buna emin olabilirsin.
You have my word, all right?
Sana söz verdim, tamam mı?
And you have my word. Tomorrow, I'm gonna get into this. But for tonight, I'm trusting that you can keep things under control here.
Sana söz veriyorum, yarın bununla ilgileneceğim ama bu gece burada işleri kontrol altında tutacağına güveniyorum.
You have my word. Ànd my passion.
Size sözümü ve tutkumu veriyorum.
.. and you have my word..
Sana söz veriyorum.
You have my word!
Söz veriyorum!
You have my word that...
Sana söz veriyorum...
You have my word.
Sana söz.
I'll make sure you're rewarded for your act of patriotism. You have my word of honor.
"Doğunun Işığı" nı Kore'ye geri ver.
SCIENTIST TO SCIENTIST, YOU HAVE MY WORD,
Bilim adamı sözü veriyorum,
You have my word
Söz veriyorum
- You have my word.
- Sana söz veriyorum.
Thereafter, they will be set free. You have my word. I've heard benefit of your word before.
Mareşalin Vittoria'daki asasını yük treninde, Kral Joe'nun gizli kabıyla birlikte terk edilmiş bir halde bulduğumuzu sanıyordum.
You have my word as a snitch.
Bir muhbir olarak söz veriyorum.
Worst-case scenario. You have my word.
En kötü durumda, söz veriyorum.
Oh, no, you have my word.
Tamam söz veriyorum.
You have my word : it won't happen again.
Söz veriyorum, bir daha olmayacak.
Provided you cooperate, you have my word we will leave peacefully.
Eğer iş birliği sergilerseniz barışçıl bir şekilde ayrılacağımıza dair söz veriyorum.
Fiona, you have my word, i'll take care of him.
Fiona, sana söz veriyorum ona çok iyi bakacağım
You have my word.
Söz.
Sweet as. Well, if you'll excuse me for a moment, I'd like to have a word alone with my business associate.
Bize bir saniye izin verirsen ortağımla yalnız görüşmek istiyorum.
Upon my word, Miss Anne Elliot, you have the most extraordinary taste.
Tanrı aşkına Bayan Anne Elliot, ne kadar fevkalade bir zevkiniz var.
You have my word, my word, Jack.
Şeref sözü veriyorum.
You have my word.
Söz veriyorum.
Oops, I've been caught on the phone with a strange man by my husband, so I'll have to take you at your word.
Telefonda yakalandım kocam olan tuhaf biri tarafından. Yani sözününe güvenmem gerekecek.
You'll just have to take my word for it.
Sadece bana inanman gerekecek.
- Well, you'll have to take my word for it.
- Olmaz, lafıma güvenmelisin.
But, you know, you don't have to take my word for it.
Ama sözümle yetinmek zorunda değilsin.
YOU JUST HAVE TO TAKE MY WORD FOR IT.
Bana inanman gerek.
You have my word.
Rahat!
You're jusgoing to have to take my word for it.
Sadece sözüme inanabilirsiniz.
Then you'll just have to take my word for it.
O zaman benim dediklerime inanman gerekiyor.
- You have my word.
- Sözüm söz.
My word, have you gotten rich?
Tanrım, zengin mi oldun?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]