English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ В ] / Выяснив

Выяснив translate Turkish

34 parallel translation
Мои люди в Сильвере сказали, что ты слишком быстро уехал из города, даже не выяснив, сколько было тех джентльменов, что свалили
Silver'dakiler adamların yanında ne kadar götürdüğünü bilmediğini söylediler.
Выяснив, что используется язык АЛГОЛ, дальше всё было просто.
Bu ALGOL programımla tereyağından kıl çeker gibi kolay oldu.
Главное правило - выяснив, где человек живет, никогда снова не следить за ним.
En önemli kural birinin nerede oturduğunu ya da nerede çalıştığını bulsan da asla aynı insanı iki kere takip etme.
Моя госпожа, это верх безумия позволить ребенку командовать нашей армией от имени короля не выяснив, что побудило ее на это.
Efendim, eğer bu çocuğun, gerçek amacını anlamadan, kral adına orduyu yönetmesine izin verirsek büyük aptallık etmiş oluruz.
И, не выяснив всего, мы не уйдём.
O zaman, öğrenmeden oradan ayrılmayacağız.
А выяснив, кто их распускает, я, выясню с вами отношения, Джек.
Ne olduğunu ve kimin söylediğini bildiğimde seninle beraber konuyla ilgilenebilirim.
Выяснив, как обойти или отключить эту программу, вы бы смогли телепортировать ваше ядерное оружие на борт любого нашего корабля... когда вам будет угодно.
Bu programı geçerek veya etkisiz kılarak ne zaman isterseniz nükleer silahlarınızı gemilerimize ışınlayabilirsiniz.
Выяснив, что у него за инфекция, мы узнаем и как её вылечить.
Enfeksiyonun ne olduğunu bilirsek nasıl tedavi edeceğimizi de biliriz.
Выяснив, с кем он разговаривал, есть шанс найти стрелявшего.
- Konuştuğu son kişiyi... - Belki de vuran kişiyi buluruz.
И выяснив, что это Капп, вы вызвали его в дом Коллинза.
Kapp olduğunu öğrenince Collins'in evinden onu aradın.
Нет, вы не можете закрывать дела, не выяснив, что на самом деле произошло.
Hayır, gerçekte ne olduğunu bulmadan dosyaları öylece kapayamazsın.
Я поймал тебя, выяснив, чего ты больше всего хочешь.
Seni, en çok isteğin şeyi keşfettiğimde yakaladım.
Да, но что-то тянет тебя назад, и я не хочу уходить, не выяснив, что тебе мешает двигаться дальше, мы просто... - Я нашел его.
Evet ama birşeyler bizi birbirimizden uzaklaştırıyor ve ben böyle olsun istemiyorum seni uzaklaştıran şeyin ne olduğunu çözmeye çalışıyorum ben sadece...
Я думаю... Думаю, выяснив, как её жизнь закончилась, мы узнаем, где она началась.
Bence nasıl öldüğünü öğrenmek için hayatının nasıl başladığını öğrenmeliyiz.
Я разместила статью не выяснив истины.
Gerçeği tam öğrenmeden bir haber yazdım.
Я стану опытней, выяснив, то ли это, что я действительно хочу делать.
Ve ben de sana yardım ederim. Deneyim kazanırım. Gerçekten yapmak istediğimin bu olup olmadığına karar veririm.
Кто расстроится больше всего, выяснив, что Короли Коалиции работают с плохишами из Освобождения?
Koalisyon Kralları'nın, büyük, kötü Özgürlük'le çalıştığını öğrenmek en çok kimi kızdırır?
После долгих размышлений я понял, что разгадать загадку можно выяснив историю на диске.
Uzun uzun düşündükten sonra bu vakanın çözüm anahtarının Dvd'deki hikayeyi çözmekte yattığını fark ettim.
Я не знаю, но все, что я знаю, это то, что даже выяснив правду о Меган, мы не сможем вернуть Бонни
Bilmiyorum ama tek bildiğim Megan hakkındaki gerçeği öğrenmek Bonnie'yi geri getirmeyecek.
Мы сейчас выясняем как эти снимки просочились в прессу просто выяснив?
Bu resimlerin nasıl yayıldığını teyit ediyoruz. Teyit edeceksiniz de ne olacak?
Выяснив, что ты хочешь вернуть эту маленькую безделушку обратно на ее палец.
O tenekeyi tekrar Emily'nin parmağına takmak isteyeceğin aklıma gelmişti.
Выяснив, как уволить парня, которого ты сказал нам уволить?
Bize kovun dediğin adamı kovarak mı?
Как ты, выяснив это, пришел к выводу, что Пейдж и Пиллар были убиты беспилотниками?
Buna bakarak nasıl Paige ve Piller'in robotlar tarafından öldürüldüklerini söyleyebiliyorsun?
Думаешь, выяснив правду, обретёшь покой?
Yani gerçeği öğrenince huzur bulacağını mı sanıyorsun?
Выяснив, что самая мощная машина - самая быстрая, мы вернулись на дорогу.
En güçlü arabanın en hızlı olduğunda karar kıldıktan sonra... yolumuza devam ettik.
Но выяснив, что им придется заплатить штраф, они сказали, что вы действовали в одиночку, и готовы отправить вас в тюрьму.
Ama ceza ödemek zorunda kalacaklarını anladıkları anda kendi başınıza hareket ettiğinizi söyleyip hapse girmenize göz yummaya mı karar verdiler?
Вы привезли к нам Кендру, не выяснив, кто она и почему её преследует этот мужик.
Kendra'nın kim olduğunu veya adamın ondan ne istediğini bilmeden buraya getirdin.
Алхимия – старший жрец Савитара и черпает свои силы из камня, который он использует, чтобы создать мета-людей, так что выяснив, что это за штука, мы можем узнать, как остановить его.
Pekala, Alchemy Savitar'ın başrahibi ve güçlerini meta yaratmak için kullandığı taştan alıyor, yani düşündüm de, o şeyin ne olduğunu bulabilirsek belki de onu durdurmanın bir yolunu da bulabiliriz.
Выяснив, что Джеймса ждать не стоит, мы с Ричардом решили завалиться в паб.
Açıkçası James, o gün arabasını almasını istemiyordu. Bu yüzden Richard ve ben geceyi pub'da geçirmeye karar verdik.
Ничего не выяснив, Нам всем сказали уехать, изба чего Хаммонд стал неприятным со мной.
Elimize bir şey geçmemesi bir yana hepimizden mekanı terk etmemiz istendi ve bu da Hammond'ın ağzıma sıçmasına sebep oldu.
Знал, что Кёрк подслушает, и, выяснив, что мы идем за Лё Браном, попытается нас опередить.
Kirk bizi dinliyorsa,.. ... Le Bron'un peşine düşeceğimizi öğrenince bizden önce davranacağını biliyordun.
Только вот выяснив правду, вся семья переехала в Канаду.
Ama gerçekleri öğrendikten sonra tüm aile Kanada'ya göç etmiş.
И напомню : выяснив, что я не тот, за кого себя выдавал и у меня вообще нет денег, она может позариться на бар.
Şimdi ne yapacağım yahu? Şunu da hatırlatayım söylediğim kişi olmadığımı ve meteliksiz olduğumu öğrendiğinde bara göz dikebilir.
Ты не можешь позволить им просто уехать не выяснив, что там за плот, на котором они собираются плыть!
Bir bakalım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]