English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Н ] / На улице холодно

На улице холодно translate Turkish

138 parallel translation
На улице холодно.
- Dışarısı çok soğuk.
На улице холодно.
- Dışarısı çok soğuk. - Evet.
Я знаю, что вы сказали - час, но на улице холодно, и я не могла больше там оставаться.
Biliyorum, bir saat dediniz ama bugün hava soğuk, dışarıda fazla kalamadık.
Давайте, на улице холодно.
Hava buz gibi.
Знаете, миссис Хесс, на улице холодно.
Biliyor musunuz bayan Hes, dışarısı gerçekten çok soğuk.
На улице холодно.
Dışarısı soğuk.
- На улице холодно.
- Dışarısı soğuk, tatlım.
На улице холодно?
Dışarısı soğuk mu?
- На улице холодно.
- Dışarısı kötü olmalı.
Нет, на улице холодно. Ей понадобится свитер.
Hayır, dışarısı soğuk.
- На улице холодно.
- Dışarısı buz gibi.
Идти мне некуда, а на улице холодно.
Nereye gideceğimi bilemedim.
На улице холодно.
İçeri gel, dışarısı soğuk.
На улице холодно. И я гадаю, что я делаю в подобном месте.
"Burada, dışarıda ve soğukta böyle bir yerde ne aradığımı merak ediyorum."
На улице холодно, вот мы и заглянули, Феджин.
İçeri girdik çünkü dışarısı çok soğuk.
- На улице холодно.
lt's freezing outside. Paltolarınızı giyinin.
Детка, на улице холодно.
Biri soğuk espri yapmıştır.
На улице холодно, скажите ей подняться.
Dışarısı soğuk, yukarı gelmesini söyle.
На улице холодно, не будьте слишком вежливы.
Dışarısı soğuk, nezakete gerek yok.
Заходи внутрь, на улице холодно.
İçeri gir, dışarısı buz gibi.
Они говорят что на улице холодно поэтому я всё время сижу у себя в комнате.
Beni sürekli odama kilitleyip, soğuk havanın sağlığım için falan iyi olmadığını söylüyorlar.
На улице холодно.
Dışarısı buz gibi.
По-моему, на улице холодно.
Sanırım dışarısı soğuk.
Наденем шапку, потому что на улице холодно.
Şunu takayım, David, çünkü dışarsı buz gibi.
На улице холодно. Где твое пальто?
Dışarısı buz gibi neden montunu almadın?
- на улице холодно было.
- Dışarısı da çok soğuktu.
Что же, радуйтесь, что кто-то вас подобрал, дорогая, а то на улице холодно.
En azından seni bir alan olduğu için şükran duy, hayatım.
Что же, радуйтесь, что кто-то вас подобрал, дорогая, а то на улице холодно.
"Seni alan olduğu için şükret, hayatım. Dışarısı çok soğuktur."
Для такого старика на улице очень холодно.
Yaşlı birisi için hava çok soğuk.
'На улице холодно.
Dışarısı soğuk.
Стоял декабрь, было очень холодно. На улице никого не было.
Ondan sonra, annem ne zaman babamla gitmemi istese, reddettim.
- Послушай, холодно на улице?
- Hey, dışarısı soğuk mu?
Холодно на улице, да?
Burası çok soğuk değil mi?
А что, на улице очень холодно?
Dışarısı çok mu soğuk?
Ну на улице и холодно.
Adamım, çok soğuk dışarısı, huh?
Просто на улице так холодно плюс грязный воздух, и я просто не хотела подвергать моего будущего ребёнка такому воздействию дольше, чем нужно.
Dışarısı çok soğuktu. Hava da kirliydi. Doğmamış çocuğum daha fazla zehirlensin istemedim.
" Холодно на улице?
" Dışarıda hava mı soğuk?
На улице холодно.
Dışarısı serin.
Да и на улице холодно, правда?
Evet.
Она просит вас одеться в теплую одежду, потому что на улице очень холодно, и пойти разыскать этих людей, и убедить их присоединиться к "Движению за чистый город", и вы станете его председателем.
Kalın giysiler giyinmeni söyledi, dışarısı çok soğuk. Ayrıca bu insanları ikna etmen için yola çıkmanı da söyledi. Temiz Kasaba Hareketi'nin başkanı olacakmışsın.
На улице холодно.
Soğuk.
На улице так холодно...
Dışarısı çok soğuk.
Там довольно холодно на улице. А я привык.
Dışarısı soğuk olmalı, ama ben alışığım.
На улице становится холодно.
Havalar soğumaya başladı.
В любом случае, я купил гамак и повесил его в комнате для отдыха, потому что на улице слишком холодно.
Her neyse, bir hamak aldım ve içeri koydum, çünkü dışarısı çok soğuk
- Холодно на улице и я работала над собой, что бы сказать это всё сейчас позволь мне войти, пожалуйста
Dışarıda donmak üzereyim, ve bunu söylemek için çalışıyorum, bir süredir, o yüzden beni hemen içeri almanı istiyorum, lütfen.
Спасибо. И еще, возьми это, здесь так жарко, а на улице, наверное, холодно.
İşte, bunu al, piştim ben burada, sende dışarıda üşüyeceksin.
Снаружи, на улице так холодно, а в мешке так тепло... Потом я плакала, а он притворялся, что понимает почему.
Dışarısı oldukça soğuktu bu yüzden uyku tulumdayken oldukça yakınlaştık ve sonra, ben defalarca ağladım o da nedenini merak edermiş gibi duruyordu.
Как там на улице, холодно?
Dışarısı soğuk mu?
На улице так холодно.
Hava çok soğuk.
На улице ведь холодно.
Dışarısı çok soğuk muydu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]