English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Н ] / Ней

Ней translate Turkish

2,723,673 parallel translation
Она, блядь, долго с ней говорила.
Uzun süre konuştu onunla.
А что, чёрт возьми, я с ней буду делать?
Ne halt etmem gerekiyordu onunla?
По крайней мере, надеюсь, что это я.
En azından umarım ben yapmışımdır.
Господи, не могу поверить, что говорю всё это.
Tanrım, tüm bu lanet şeyleri söylediğime inanamıyorum.
Я не мог это больше слышать.
Couldn't hear a bleeding thing.
Я ничего не мог услышать.
Hiç bir şey duyamadım.
Да, никого не было.
Aynen, etrafta kimse yoktu.
И не говори мне, что ни с кем.
Ve sakın bana kimse deme.
Не ври мне опять, ясно?
Tekrar yalan söyleme bana, tamam mı?
Но ты сказала не так.
Söylediğin bu değildi.
- Вот что я скажу, не факт, что это всё, о чём они говорили.
- Sana söyleyeyim, başka yol yok, konuştuklarının hepsi bu.
- Я не хочу к маме и папе!
- Annemle babama gitmek istemiyorum!
Мне этого дерьма не нужно, Каллум!
Böyle boktan şeylere hiç gerek yok, Callum!
Думаешь, мне не хватает своего бредового дерьма в жизни?
Hayatımda yeterince boktan ilerleyen şey olmadığını nı düşünüyorsun?
Я больше не хочу этого делать.
Böyle bir şey yapmak istemiyorum artık.
Я больше не хочу с этим разбираться.
Böyle şeylerle uğraşmak istemiyorum.
И я не знаю, что ещё сказать.
Ne denir bilmiyorum ki artık.
Не расстраивай отца.
Babanı üzme.
- Когда его нашли, при нём не было денег.
- Üzerinde hiç para yoktu.
- Я не знаю!
- Bilmiyorum!
Я не знаю!
Bilemiyorum!
Да, я знаю, но вы не думаете...
Evet, biliyorum, ama sen birazcık bir şey...
Итак, бензойная кислота не остаётся в растворе при охлаждении.
Yani, soğutmada benzoik asit çözeltide durmaz.
- Не стоит.
- Sıkıntı değil.
- Нет, простите, я не знаю, где он.
- Hayır, üzgünüm, nerede olduğunu bilmiyorum.
- Если не возражаете,
- Şey, bir saniyeniz varsa,
И вы не знаете, где?
Neresi bilmiyorsun yani?
Я не спрашиваю.
Hiç sormadım.
Я не сказал, что он что-то сделал.
Bir şey yaptığını söylemedim ki.
Он всегда здесь, если не работает за городом.
Aşağı kasabada çalışmıyorsa her zaman burada olur.
Мы не выходим.
Dışarı çıkmıyoruz.
И больше никто здесь не живёт?
Başka yaşayan kimse yok yani burada?
Не ходите туда, вы меня слышите?
! Uzak dur oradan, duyuyor musun beni?
Не ходи туда!
İçeri girme!
Однажды босс на моей работе сказал мне " Не переживай, что твои дети взрослеют.
Çalıştığım... .. " Çocukların büyürken endişelenme.
Ты их не потеряешь.
"Onları kaybetmezsin."
Ко мне это не относится.
Bu benim deneyimim olmadı.
Я не знаю.
Bilmiyorum.
Моя дочь уже давно на мне не засыпала.
Uzun süredir kızım benim omzumda uykuya dalmamıştı.
Вы же никому не скажете, ладно?
Bunu kimseye söyleyemezsin, tamam mı?
Вы же никому не скажете, ладно?
! Bunu kimseye söyleyemezsin, tamam mı?
Если бы мне сказали, что это законно, я бы провела час с этим парнем в одной комнате и я не хотела бы, чтобы он был связан. Я хотела бы драться с ним.
- tamamen yasal olduğunu söyleselerdi... bu herifle odada bir saatim varken, zincirlemek bile istemezdim... savaşmak isterdim.
Было бы ненормально, если бы вы не хотели.
Bunu istemeseydin eğer, normal olmazdın zaten.
Думаю, не вы.
Umarım sen yapmamışsındır!
Не знаю, что со мной.
Ne olduğumu bilmiyorum.
Я знаю, что должен был тебя послушать, и знаю, что не послушал.
Biliyorum seni dinlemem gerekirdi, dinlemediğimi de biliyorum.
Это не твоя вина.
Senin hatan değil.
Они подчёркивают, что это не окончательно.
Kesin olmadığını vuguluyorlar.
Понятия не имеет, о чём мы говорим.
Ne konuştuğumuz hakkında hiç bir fikri yok.
Не хочешь выйти отсюда на часок?
Bir saatliğine çıkmak ister misin buradan?
Будто я знаю весь мир вокруг, но мне всё в нём не интересно.
Şey gibi, dünyanın tamamının burada olduğunu biliyorum, ama hiç biriyle ilgilenmiyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]