English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ У ] / Узнать правду

Узнать правду translate Turkish

504 parallel translation
Чтобы ты могла узнать правду о своей смерти?
Ölüm nedenini kendin öğrenesin diye mi?
Потому что я хочу узнать правду.
Ölüm nedenimi araştırıp bulacağım da ondan!
причина была та же. кто хотел бы узнать правду.
O kızın cesedi bulununca da o sebeple gelmemişler. Kasabalarında kemik mezarlığı bulunmasına rağmen gerçeği öğrenmek isteyen hiç kimse yok.
Там, где секретничают, можно узнать правду.
İnsanlar gizlice konuştuklarında, bazen gerçekleri duyabilirsin.
Вы хотите узнать правду?
Gerçekten merak ediyor musunuz?
и использовать наши компьютеры, чтобы узнать правду. Это гордые люди.
Bunlar gururlu insanlar kendi gelenek ve hukukları var.
Как мы можем узнать правду в этой неразберихе?
Bu tartismalardaki doğruyu nasil kesfedebiliriz?
Но чтобы узнать правду, нам необходимы как воображение, так и доля скептицизма.
Fakat, gerçegi bulmak için hem hayal etmeli hem de süpheci olmaliyiz.
Мы должны забрать его на допрос, чтобы узнать правду.
Bu yüzden işbirlikçi olunuyorsa o zaman ben de gangsterim.
Сначала я бы хотел узнать правду.
Önce gerçeği bilmek istiyorum.
Шериф, думаю, что нам всем было нелегко узнать правду о Джози.
Josie hakkındaki gerçeği öğrenmek hepimize ağır gelmiş olmalı.
Ему пора узнать правду.
Ve gerçeği öğrenme vakti gelmişti.
Не будет ли для нее лучше узнать правду, встретится с реальностью своего существования как андроида?
Onun için neyin iyi olduğu beni daha çok ilgilendiriyor. Doğruyu bilse daha iyi olmaz mıydı? Varlığının gerçekliğiyle uğraşsa?
Возможно, для нее будет легче узнать правду именно от Вас.
Gerçeği senden öğrenmesi daha iyi olabilir.
Чтобы узнать правду.
Gerçeği öğrenmek için.
Прошло немало времени, но мы наконец собираемся узнать правду даже если придется убить тебя.
Uzun zaman oldu ama ölümüne sebep olsa da gerçeği öğreneceğiz.
Им пора узнать правду.
Artık gerçekleri öğrenmelerinin zamanı geldi.
Только так ты сможешь когда-нибудь узнать правду.
Gerçekleri öğrenmenin tek yolu bu.
Я почти махнул рукой на то, чтобы узнать правду от вас, Гарак.
Senden gerçekleri öğrenmeye çalışmaktan vaz geçmek üzereydim, Garak.
Я должен узнать правду.
Gerçeği bilmeliyim.
Мы можем узнать правду говоря о вещах, которые обвинение не хочет вам сообщать.
Gerçekleri savcılığın duymanızı istemeyeceği şeyleri konuşarak öğrenebiliriz.
Надо собирать улики, потому что они помогают нам узнать правду.
Kanıt toplamalıyız. Çünkü kanıtlar sayesinde gerçeği görebiliriz.
К счастью, есть простой способ узнать правду, не так ли? Здесь не я под подозрением.
Sanslıyız, gerçeği bulmanın kolay bir yolu var.
Я пришел сюда, чтобы узнать правду.
Ally, buraya gerçeği öğrenmek için geldim.
Я здесь потому, что захотел узнать правду.
Ben buradayım çünkü gerçeği öğrenmek istedim.
По крайней мере, вы заслуживаете узнать правду, о том, что произошло тогда... Если вы хотите.
En azından,....... ne olduğunu bilmeyi tamamen hak ediyorsun, eğer istiyorsan.
- Тебе нужно узнать правду.
- Tam olarak emin olmalısın.
Это был единственный способ узнать правду.
Gerçeği öğrenmenin tek yolu bu.
Ничего не могло мне помешать узнать правду. Нет.
Beni gerçeği arama kararlılığımdan hiçbir şey saptıramaz.
Я не хочу заставлять вас что-то делать против вашей воли, но вы разве не хотите узнать правду?
Seni istemediğin bir şeye zorlamak istemiyorum, ama en azından gerçeği bilmek istemiyor musun?
Это было давление на свидетеля, чтобы узнать правду.
Tanığa doğruyu söylemesi için baskı yapıyordum.
Ваша Честь, мы не требуем правосудия, мы просто хотим узнать правду.
Sayın Yargıç, biz adaletin değil gerçeğin peşindeyiz.
Я не думаю, что мои люди когда-либо получат шанс узнать правду.
Benim insanlarımın ileride gerçekleri öğrenme şanslarının olduğunu hiç sanmıyorum.
Kar неужели не хотел узнать правду?
Kar gerçeği bilmek istemiyor musun?
Как вы знаете, моей задачей было узнать правду относительно убийства Эмиаса Крэйла. - Мы все знаем правду.
Bildiğiniz gibi, amacım Amyas Crale cinayetindeki gerçeği ortaya çıkarmak.
Ты этого хочешь? хочу выбраться с этого острова и узнать правду.
Bu adadan kurtulmak ve gerçeği öğrenmek istiyorum.
И иногда нужно надавить, чтобы узнать правду даже если это больно.
Ve bazen gerçeği elde etmek için biraz zorlamanız gerekebilir bu insanları incitse bile.
Но перед тем, как история будет искажена и раздута, как голливудские обозреватели приложат к этому руку, может быть, вы захотите узнать факты, всю правду.
Ama gerçekler çarpıtılıp Hollywood gazetecilerinin eline geçmeden, belki de olayların gerçek yüzünü, gerçeği öğrenmek istersiniz.
Или вы боитесь узнать правду?
Yoksa öğrenmekten mi korkuyorsun?
Как мне узнать, что она в состоянии выслушать правду?
Gerçeğe dayanabileceğini nasıl bilebilirim?
Меня сегоднявозьмут и расстреляют, а мне еще правду узнать надо.
Başka çarem yok. Beni bugün kurşuna dizecekler.
Я решила, что Сесиль пора узнать правду!
Cecile'in gerçeği bilmesinin zamanının geldiğini düşündüm.
Но когда-нибудь, где-нибудь Кто-то может узнать правду.
Öğrensek iyi olur.
Майк, ты хочешь узнать правду?
Gerçeği bilmek istiyorsun, değil mi Mike?
Если ты хочешь узнать настоящую правду... Настоящую правду?
- Gerçekten doğruları istiyorsan...
Если другие должны узнать это, скажите им правду что вас заставили идти.
Bu meseleyi duyan olursa, gerçekleri söyle. Seni gelmeye ben zorladım.
Испытания были предназначены выяснить, когда симмерийцы станут достаточно развитыми, чтобы узнать о нас правду.
Testler Cimmerialılar'a gerçekte ne olduğumuzu anlamaları için dizayn edildi..... yeterince ilerleyince bizi görebilmeleri için.
Помни я предлагаю всего-лишь узнать правду. И больше ничего.
Unutma..
- А мы ведь только через него могли правду про Сальваторе узнать.
Pussy hakkında gerçeği öğrenmek için tek şansımız oydu.
Хочешь узнать, правду ли обо мне рассказывают.
Hakkımda anlatılan hikayelerin gerçek olup olmadığını bilmek istiyorsun.
А может пришло время людям узнать всю правду о Бобе Рикмане.
Belki halk artık Bob Rickman'ı tanımalı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]