English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ A ] / Arkadaşları

Arkadaşları translate English

64,220 parallel translation
- Arkadaşlarıma bir röportaj ortamı hazırlatırım.
I'll have my people set up an interview.
John, Rusya'da arkadaşların olduğunu söyledi. Bir tane.
John said you had friends in Russia.
Çin Mafyasından ölen arkadaşlarınla ilgili biraz konuşmak istiyoruz.
We want to have a little chat about your dead Triad friends.
Ve bu arkadaşların muazzam bir gizli veri havuzu var. İnanılmaz derecede.
And they have access to unaccessible amounts of data and Intel, tons of it.
Ekip arkadaşlarınız.
We're your teammates.
- Arkadaşlarım beni bulacak.
My friends will find me.
Ona arkadaşlarından birinin yaptığını ve endişelenmemesi gerektiğini söyledim.
I said no, one of your friends did it and that she shouldn't worry about it.
Bu, sen ve arkadaşlarınla Saray'da oynadığım oyundan mı kaynaklı?
Is it because of the little game I played with you and your friends in my Court?
Sürümden bahsediyorum.Arkadaşlarımdan.
I'm talking about my pack. My friends.
Arkadaşlarım bana ne diyecekmiş?
What are my friends gonna say?
Arkadaşların varmış gibi yaptığın o küçük depresif dairene mi gideceksin?
Oh, what, to that depressing little flat and your pretend friends?
Okuldan kaçmaya ve arkadaşlarıyla kavga etmeye başladı.
She started to play truant at school, to fight with her friends.
Odasına kapanır, arkadaşlarıyla görüşmezdi.
Staying in his room more, not seeing his pals so much.
- Arkadaşlarıyla açıldığı küçük bir yatı vardı.
- Reckoned? - He had this little yacht he used to take some of the lads out on.
Anneme babama anlatamazdım çünkü arkadaşlarıydı. Onları üzmek ya da kimseyi rahatsız etmek istemiyordum.
And how I couldn't tell mum and dad because he was their friend and I didn't wanna upset them or embarrass anyone.
Bu gemideki insanlar, arkadaşlarım, Bir felaketi önlemek için yardım ettiler.
The people on this ship, my friends, they helped avert a catastrophe.
Ev arkadaşlarının burada bu kadar kalmamı sorun etmediklerine emin misin?
Um, wha... uh, are you sure that your roommates are, like, cool with me being here this much?
Günaydın ev arkadaşları.
Hey, top of the morning, uh, roommates.
Biz de arkadaşlarınız.
Yeah, well, we're your friends.
Hey, ev arkadaşlarım uyudu!
_
- Arkadaşlarım geliyor.
- My friends are coming over.
Savunmasız erkek arkadaşları kendine çeker ve kabul edilmiş gibi hissetmelerini sağlar.
He lures boyfriends in when they're feeling vulnerable and makes them feel accepted.
Kız arkadaşlarınız sizi kabul etmiyor.
Your girlfriends don't accept you.
Arkadaşlarımı etkilemek istiyordum.
I-I was worried about impressing my friends.
En azından arkadaşların daireyi beğenmiştir umarım.
Well, I hope your friends at least liked the apartment.
Arkadaşlarım, terapistimle takıldığımı duyunca çok şaşıracak.
Oh, my friends are gonna be hysterical when they hear I'm hanging with my therapist...
Tamam. İş arkadaşlarımla muhabbet etmekten sıkıldın mı?
Okay, um, have you had enough small talk with my colleagues?
Önce bir Westfalia kiralardım. Kaçırdığım teslim tarihleri için iş arkadaşlarıma özür yazısı yollardım.
I'd start by renting a Westfalia, send my apologies to my colleagues for missing any deadlines,
Sen gidip arkadaşlarınla prova yap. Küçük Peter Pan'ım benim. Tamam mı?
Now you just go and rehearse with your friends, my little sweet Peter Pan, okay?
Sonra arkadaşlarını bulamaz ve ölürsün.
Then you won't find your man and you'll be dead.
Bu adamın arkadaşları onun önünde öldü.
This man's friends died in front of him.
Bakalım başka arkadaşları ekleyince nasıl oluyor.
Let's see what happens when we add more friends.
Richard ve arkadaşları şirketin yüzde kırkına sahipler.
Richard and the fellows are entitled to 40 percent of the company.
Neyse. Richard, eve gidip şirketteki arkadaşlarına binlerce kullanıcısı olan böyle bir uygulama yerine başka bir şey deneyeceğini söyleyemezsin.
Anyway, Richard, you're not gonna seriously go home and tell the guys in your company that even though your user rates are skyrocketing that you wanna pivot.
Bak, bu adamların arkadaşlarım olduğunu biliyorum ama aynı zamanda çalışanlarım. Bu benim şirketim.
And look, I know these guys are my friends, but they're also my employees, and it's my company.
Yani arkadaşlarınla beni damızlık bir at gibi Dothraklar'a sattınız.
So you and your friends traded me like a prized horse to the Dothraki.
Bizim en iyi arkadaşlarımız olduğunuzu biliyor musun?
You guys are our best friends, you know that?
"Laura işini, arkadaşlarını ve ailesini çok severdi."
"Laura loved her work, her friends, and her family."
"İşini, arkadaşlarını ve ailesin çok mu severdi?"
"She loved her work, her friends, and her family"?
Arkadaşlarını böyle satabilir miydin?
You'd sell out your friends just like that?
Tüm arkadaşlarınız ya öldü veya sana ihanet etti.
All your friends have either died or betrayed you.
Arkadaşlarını uyarmamız lazım.
We have to warn your friends.
Bazı yeni arkadaşlar edindim.
So I've... I've kind of made some... heh... new friends.
En iyi arkadaşlar mı?
Best friends?
Saklamak istediğimiz arkadaşlar hakkında.
About the friends we choose to keep.
- Arkadaşlar... - Ben kaçayım.
- Guys, I gotta take off.
İş arkadaşların ev ziyaretlerine gittiğini bilmiyor mu?
What, your colleagues don't know you make house calls?
Arkadaşlar, dışarı çıkartın onları.
Hey, guys, take it outside.
Aynı anda kaç arkadaşlar birden görüşebiliyoruz?
How many friends can we conference at the same time?
Sağ olun arkadaşlar.
Thanks, everyone.
Seninle tanışmak harika. Arkadaşların sağ olsun.
So cool I'm meeting you.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]