Dedim ya translate English
3,999 parallel translation
Bir hata yaptım, dedim ya.
I already told you, I made a mistake.
Sakızım var dedim ya.
I said I had gum.
Demin dedim ya.
Like I said...
- Dedim ya, yarın erkenden kalkacaktı.
- I told you : He has to get up early.
Dedim ya yemin ederim!
I've said I swear!
Dedim ya, adı Grace Stevens.
I told you, her name is Grace Stevens.
Dedim ya, ben Los Angeles Polisi'nde narkotik dedektifiyim.
I already told you, I'm an LAPD narcotics officer.
- Dedim ya, randevum var.
I told you, I have an appointment.
Dedim ya anneme gideceğim.
I told you, I'm going to see my mother.
Dedim ya seni duyamıyorum.
I said, I can't hear you!
Dedim ya telefon bozuk.
I said, the phone is broken!
Dedim ya hatırlamıyorum diye. Hem konuşmak istemiyorum, o yüzden sessiz ol.
I said I don't remember and I certainly don't want to talk about it, so do be quiet!
Dedim ya. Ben müdürüm.
I told you, I'm the manager.
Tükürme dedim ya!
I said don't spit in the car
Git zıbar dedim ya!
Shut up and go to bed
Dedim ya, zorundaydım.
Told you I had to.
Deniyorum dedim ya!
I'm bloody trying!
Neden kutsal su, Nak gibi canını yakmadı? Dedim ya!
So why does the holy water not hurt you like Nak?
- Güzel dedim ya.
I said it was good.
Çalışıyorum dedim ya.
I said I'm on it.
Dedim ya size, beni şeye...
See, I told you he was trying to ki...
Mark bugün olmaz dedim ya.
Mark, I said I'm not in the mood.
Dedim ya, bilmiyoruz.
No. I'm telling you, we don't know.
Bilmiyorum dedim ya.
I told you, I don't know.
Hayır dedim ya zaten, niye buraya geldin?
I already said no Why did you come all the way here?
Kovuldum dedim ya!
I told you I got fired
Alo. Gelmeyeceğim dedim ya!
Hello I told you I won't go
Bulamıyorum dedim ya.
I told you I can't find them.
Dalga geçmeyin dedim ya!
I said don't prank call!
Her saniye için 10 Dolar dedim ya.
I said $ 10 per second.
- Üzgünüm dedim ya.
- I said I was sorry.
Dedim ya kadın işte.
Like I said, she is a lady.
Gördüm dedim ya.
I already told you I saw it.
Dedim ya oğlunuz iyi Tamamen iyi
Your son is fine He's perfectly okay
Film işine girdim dedim ya.
I told you guys I was in the movie business.
Hayır, gözüm üstünde olacak dedim ya. İmmünsupresif ilaçlarını aldığına emin olacağım.
No, I did say that I would monitor her and make sure she takes her immunosuppression drugs.
Hiç görmedim dedim ya.
I just said I've never seen her.
Dedim ya, kimse gelmez.
I told you, no-one does.
Tamam dedim ya.
I said, ok.
Zamanında havalı çocuklardandım dedim ya.
Relax. I was the cool kid back in the day, remember?
Şakaydı dedim ya.
I said it was a gag.
- Dedim ya, birisine iyilik yaptım. - Kime?
I told you, I did a favor for someone.
Dedim ya, performans değerlendirmemi doldurman lazım.
I told you, you have to fill out my performance review.
Ve bende "Ben Kevin, ya sen?" dedim.
And I said, "I'm Kevin, and you are?"
Christina'ya dedim ki :
I told Christina I...
Dedim ki, ya Doug gerçekten katili çektiyse?
I mean, what if Doug actually filmed his killer?
Ya da ne bileyim, aramızda bir şey olduğu için artık bana bir polis olarak saygı duymuyorsundur. Tess, "Evet" dedim.
Tess, I said yes.
- Dedim ya.
- I told you.
Ne dedim sana?
What I tell ya'?
O kadar gurur duydum ki, yanımdaki yabancıya dönüp "Bu benim babam," dedim.
And I was so proud, I turned to the stranger next to me and said, "that's my dad."
- Dedim ya, bilmiyorum.
- Told you I don't know.