English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ E ] / Elimde değildi

Elimde değildi translate English

190 parallel translation
Elimde değildi.
I couldn't help it.
- Elimde değildi.
- I couldn't help it.
Hiçbir şey elimde değildi.
I never could help anything.
Kendi masamdan, hanımefendiye hayran olmamak elimde değildi.
From my own table, i could not resist admiring madame.
Çok üzgünüm ama elimde değildi.
I'm terribly sorry... but I couldn't help it.
Koşmanın aptalca olduğunu biliyordum, ama elimde değildi.
I know it was stupid to run, but I couldn't help myself.
Elimde değildi Nelly.
I couldn't help it, Nelly.
Elimde değildi.
I couldn't help myself.
Her şeyi bir rüyadaymış gibi yapıyordum... sanki kendimi seyrediyormuşum gibi, ama elimde değildi.
I was doing everything like in a dream... like I was watching myself, but I couldn't help it.
" Sanki kendimi seyrediyormuşum gibi, ama elimde değildi.
" Like I was watching myself, but couldn't help it.
Elimde değildi.
I could not help it.
- Elimde değildi.
- Couldn't help it.
Böyle davrandığım için kendimden utanıyorum Charlie ama elimde değildi, çıldırıyordum.
I'm ashamed of myself, Charlie, acting this way, but I couldn't help it. I was going mad.
Hayatım, elimde değildi.
Darling, I couldn't help it. They showed up unexpectedly.
Elimde değildi, Alec.
I couldn't help it, Alec.
Lunapark trenine yaklaşmak bile istemiyordum ama elimde değildi.
( Hall, off ) I DIDN'T WANT TO GO ANYWHERE NEAR THAT ROLLER COASTER,
Elimde değildi, benden para koparmaya çalıştı.
I couldn't help it, he was trying to shake me down.
Ama elimde değildi.
I couldn't help it, though.
Elimde değildi.
I can't help that.
Lütfen, elimde değildi.
Please, I couldn't help it.
Ama maalesef elimde değildi.
But I just couldn't help myself.
Üzgünüm, sahneyi berbat ettim. Ama elimde değildi.
I'm sorry I loused up the number, but I couldn't help it.
Elimde değildi.
I... couldn't help it.
Bu çiftliği beğenmemek elimde değildi.
I got to like this farm.
Bu benim elimde değildi.
It could be out of my hands.
Seni durdurmak benim elimde değildi.
It wasn't up to me to stop you.
Elimde değildi. "
I couldn't help it. "
Ama elimde değildi.
I couldn't help it.
! Elimde değildi. Söyleyiş şekli - onunla evlenmesi Lucy için harika bir şey olmaz mıymış?
It's the way he put it - wouldn't it be a splendid thing for Lucy if he married her?
Dikkat etmemek elimde değildi.
I couldn't help noticing.
Elimde değildi.
I can't help it.
Sana yemin ederim, bu asla benim elimde değildi.
I swear to you, it was never in my mind.
Elimde değildi.
I couldn't help that.
Üzgünüm. Elimde değildi.
It couldn't have been helped.
Bu şey benim elimde değildi.
This thing just kinda got outta hand.
- Elimde değildi!
- I couldn't help it!
Umarım rahatsız etmiyorumdur,... fakat görmemek elimde değildi. Yanınızda ne kadar yakışıklı bir genç adam var.
I hope I'm not intruding, but I couldn't help noticing what a handsome young man you have here.
- Biliyorum. Ama elimde değildi.
I know, but I couldn't help it.
Elimde değildi, kendimi tutamadım.
I couldn't help it.
Elimde değildi.
I couldn't.
Onları almak istememiştim ama elimde değildi.
I never meant to take anything, but I couldn't help it.
Orada olamadığım için çok kötü hissettim ama elimde değildi.
I felt horrible about not being there, but I couldn't.
Elimde değildi.
- Well, I couldn't help it.
Elimde değildi!
I couldn't help myself!
Elimde değildi.
Could not be helped.
Furel bana "sırıtmayı kes, seni daha da genç gösteriyor" dedi, Ama bu elimde değildi.
Furel told me to stop grinning, that it made me look younger but I couldn't help it.
- Elimde değildi.
- It was out of my hands.
Jess, elimde değildi!
Sir, I wonder, would you be so kind as to sign this "To Dominic"?
Elimde değildi!
Teacher, of all people why him?
Benim elimde olan bir şey değildi.
I had nothing to do with that.
- Benim elimde olan bir şey değildi.
- It was out of my hands.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]