Gelmem translate English
2,461 parallel translation
Marcy, gelmem için ısrar etti.
Marcy insisted that I come.
Yani sizinle gelmem gerekiyor
I mean, if I were a piece of must go with you.
Üzgünüm gelmem uzun sürdü.
Sorry I took so long.
Gelmem 90 dakika sürer.
I'm, like, 90 minutes away.
Gelmem büyük bir hataydı.
It was a big mistake comin'.
Gelmem iyi olmaz bence.
You know, I don't think that's such a good idea.
- Bu oyuna gelmem.
No. No, I'm not gonna be led down that path.
Seninle Paris'e gelmem için tabi ki.
To go to Paris with you, of course.
Bundan bahsetmişti ve gelmem için davet bile etmişti.
She even invited me to come.
Buraya gelmem için beni sen cesaretlendirdin.
And you gave me the confidence to jump at it.
Hayır, gelmem.
No, I will not.
Buraya geri gelmem ve seni kendi başıma çıkarmam gerekse bile.
Even if I have to come back here and get you myself.
Ajan Griffith gelmem gerektiğini söyledi.
Agent Griffith said I should come.
Bana nasıl okunup yazılacağını mı öğretmek istiyorsun ama sen bana seninle yukarı gelmem için hiçbir zaman ödemedin.
You want to teach me how to read and write... but you never paid me to go upstairs with you.
Eşyalarımı almak için geri gelmem gerekti.
I just had to come and get my stuff.
Eve gelmem gerekti sadece.
I just have to... I just needed to come home for a sec.
Bu hale gelmem beş yıl sürdü.
It's taken me five years to set up this line.
Bana gelmem için bir mesaj gönderdi.
She'd sent a message for me to come.
Seninle hiçbir yere gelmem!
I'm not going anywhere with you.
Otobüsle gelmem gerekti de.
Yeah, I had to take the bus, so...
Ama, Chhaya, gelmem mümkün değil.
But, chhaya, i won't be able to come.
Buraya gelmem için bu sebep yeter de...
Reason enough for me to come...
Buraya gelmem için aramışlardı.
I got a call to report here.
Bu akşam veli toplantısı var ve Frank'in gelmesini istiyorlar ama o da gelmem diyor. Kimse gelmezse okuldan atarlar. Bunu halletmem lazım.
And they want Frank to show up, but he says he won't so I gotta fix it before nobody shows and he gets bounced.
Geri gelmem lazım.
I need to come back.
Oda arkadaşının annesi aniden beni arıyor resmen buraya gelmem için yalvarıyor...
Your roommate's mother calls me Out of the blue practically begging me to come here.
Bu kasabaya bir daha gelmem.
Not to this shit of a village.
İlanı veren, bu gömlekle buraya gelmem için 100 dolar ödedi.
I answered an ad online. He paid me 100 bucks to wear this shirt and walk up here.
Haklısın, sana gelmem gerekirdi.
You're right. I should have come to you.
Pek buraya gelmem.
I don't come back here much.
Benim burdan gelmem imkansız...
There's no way I can come from here...
- Kapa çeneni! Sizinle gelmem mi gerekiyor yoksa?
Did you understood me..
Dinleyin, karım gelmem gerektiğini söyledi, yani elime bakmanız gerekmez mi...
Listen, my wife said I had to come, so you could look at my hand and...
Ne zamandır arkadaşız Marty ve dikkatini çekmek için buraya mı gelmem gerekiyor?
We've been friends for how long, Marty, and I have to come here to get your attention?
Gelmem çok uzun sürdü, özür dilerim.
Sorry it took me so long to get over here.
Biliyorsun gelmem.
You knew I could not.
Senin gibiyim, işe gidiyorum, üstesinden gelmem gereken şeyler var.
I'm like you, I go to work, I get through the day.
Onu diyene kadar gelmem.
Until you say that, I'm not coming home.
Annem beni kulağa daha Japon gelmem için çalıştırdı. İşe yaradığını gördük.
I moved my family from Santa Barbara to Tokyo for Tim.
Normalde buraya korumasız gelmem.
Normally I don't come without security in the mall.
Tamam, gelmem gerekiyorsa hemen gelirim...
OK, fine, I'll be there ASAP. If I must...
Nereye gelmem gerekiyor?
Where am I supposed to go?
Ya da gelmem.
Or not.
Telefonu açtığında, bir sebeple işe gelmem gerektiğini söylemenizi istiyorum.
When he does, I want you to tell him I have to come back to work for some reason.
Geri gelmem gerektiğine karar verdim.
I decided I had to come back.
... seninle hayatta oralara gelmem.
I will never go to Czechoslovakia with you.
Gerhardt beni adım adım buraya gelmem ve bulmam için beni kandırdı.
Gerhardt's manipulated me step by step to get here and find it.
Peki, oraya gitmenin tek yolu benim de seninle gelmem.
Okay well, the only way you're going down there is with me.
Belki gelmem.
Maybe I won't.
Yarın tekrar gelmem gerekecek.
Might have to come back tomorrow.
John hastaneleri sevmediğinden sizinle gelmem gerek.
I-I w... I w... I need to come with you...
gelmemeliydin 21
gelmemeliydim 30
gelmedi 96
gelmek ister misin 244
gelmeyeceğim 32
gelmeni istiyorum 22
gelmeyecek misin 17
gelmez 23
gelmek istemiyorum 21
gelme 75
gelmemeliydim 30
gelmedi 96
gelmek ister misin 244
gelmeyeceğim 32
gelmeni istiyorum 22
gelmeyecek misin 17
gelmez 23
gelmek istemiyorum 21
gelme 75