English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ G ] / Gördün işte

Gördün işte translate English

1,147 parallel translation
Gördün işte, o kadar da kötü değilmiş...
You see, it wasn't so bad...
Gördün işte, hiç sorun olmaz.
You see, it's no big deal.
Gördün işte.
You had a vision.
Tamam, gördün işte.
Okay, you've seen it.
Sende gördün işte, John Doe.
You were, you saw it. John Doe.
- Beni gördün işte.
Well, now you've seen me.
"başarıya en yakın" öğrenci evet bıyık bırakmakta çok başarılı olmuş gerçekten... saatte 3.20 dolara markette paketleme yapıyor işte gördün mü?
Anyway, I know you're all anxiously awaiting the vote for reunion queen. Well, there's just 20 minutes left for you to get your ballots in the old box here.
Gördün mü baba? Bunu anlatıyorum işte.
See, Pop, it's just what I was telling you.
İşte, gördün mü?
There, you see?
- Gördün mü, bunu diyorum işte.
That's what I mean.
Bak gördün mü kek, Hooch? İşte sana kek.
Here's the muffin for Hooch!
İşte gününü gördün!
Talk about undying. It's dead in one stoke.
- Gördün mü, bu gerçekçiydi işte.
- See, now, that was realistic.
İşte, gördün mü?
You see?
- İşte, gördün mü?
- There, you see?
- İşte, gördün mü?
- There, see?
Ve işte senin kartın, Budala. Gördün mü?
Now here's your card, Fool.
İşte, gördün mü?
Ow! There, you see?
- Gördün mü işte? - Neyi?
- See what?
Homoseksüeller, sanırım. - İşte gördün!
Homosexuals, I guess.
İşte orada, gördün mü?
He's over there, see?
Gördün mü, dostum... işte bu benim, ve sen bir hiçsin.
You see, pal... that's who I am, and you're nothing.
İşte, işte! İğdiş edilmiş bir boğa, gördün mü? Sürüden ayrılmış.
Naked and with a hard one on, goddamn it.
Orada işte, gördün mü?
There. See it?
Gördün mü işte sana demiştim?
What'd I tell ya?
İşte gördün mü?
See what I mean?
İşte, gördün mü büyükanne? Her şey yoluna girecek.
There, you see, Granny, everyone will be settled.
- Gördün mü işte?
Right? I mean, I was...
- Ah, işte gördün mü, ben değildim.
- Ah, well, you see, I wasn't.
İşte, gördün mü?
Right here, see?
Dirsek yukarı, sakin vuruş. İşte böyle, gördün mü?
Elbow high, wrist relaxed, just like that.
Gördün mü, işte bu yüzden ortaklıklardan nefret ediyorum.
See, this is exactly why I hate partnerships.
Gördün ya işte bu.
You see, that's just it.
- Gördün mü sen busun işte.
- Now you see, that's just like you...
Gördün mü işte taksi.
You see? The cab.
- İşte, gördün mü?
- Exactly, you see?
İşte. Gördün mü? Arkadaş olmamamız için hiçbir sebep yok artık.
There's no reason we can't be friends now.
İşte, gördün mü?
There. See?
Gördün mü? İşte bu yüzden kıyafetlerimi annen alır.
This is why your mother buys my clothes.
İşte gördün mü?
There, you see?
Gördün mü, sakız gibi yapıştı işte.
You see? You never get rid of them.
Bak gördün mü, manyaksın işte!
See what I mean? You're whack!
İşte sen de gördün.
You see...
Gördün mü? İşte orada
There she is.
Gördün mü, Simon, Hawthorne'un... ruhunu onun içine saklamış. İşte böyledir bu işler.
Just the way it goes.
Burada. İşte burada, gördün mü?
It's here, see?
İşte gördün mü?
There, see?
- Gördün mü işte?
- There, you see?
Gördün mü işte, siz teker teker evleneceksiniz ve ben yalnız kalacağım.
You guys will all get married and I'll end up alone.
Gördün mü işte, söylediğimi yaptın.
See, there.... All right, you did what I said.
İşte, gördün mü?
There you are. You see?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]