English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ H ] / Hayır değildi

Hayır değildi translate English

2,784 parallel translation
- Hayır değildi. Sen biliyorsun bunu.
- No it wasn't and you know it
- Hayır değildi.
- No, it wasn't.
Hayır değildi, çünkü...
No, it wasn't, because...
Hayır değildi.
No, it's not true.
Hayır, değildi.
No, it wasn't.
Hayır ya, hiç iyi değildi, hatta tuhaftı.
No, it wasn't good. It was awkward.
- Hayır, kötü değildi.
No. No, it wasn't bad.
- Hayır, değildi.
No.
- Hayır, kesinlikle orada değildi.
No, no, not exactly.
Oh, hayır, benim için de uygun bir zaman değildi, ama buradayım, peki, nasıl işliyor bu olay?
Oh, no, it's not the best time for me at all, but I'm here, so how does this work?
Hayır fakat sayımız fazla değildi, yani onu tanıyordum.
No, but we weren't that many, so I knew who he was.
Bilemiyorum, babamla senin aran daha iyiydi. Hayır, değildi.
Oh, I don't know, you had a better relationship with him.
Hayır, pek konuşkan değildi.
Nah, he wasn't up to talking.
Hayır, Michael Jackson uyuşturucu bağımlısı değildi.
No, I don't believe Michael Jackson was a drug addict.
- Değildi. - Hayır, ama yine de bir bak. - Neden?
He is not on the current board but he was on it two or three months ago.
Hayır, kâbus falan değildi.
No it was nothing like a nightmare.
Hayır, aklı başında değildi.
No, he wasn't in his right mind.
Hayır, amacım o değildi.
Parker :
Hayır, kedi falan değildi.
Oh, that was no cat.
- Hayır, değildi.
- No, it wasn't.
Hayır kızıl kediyle ilk kavgasını kazanmadı, Ama Red Dog normal bir köpek değildi.
No, he did not win his first fight with Red Cat, but Red Dog was not a normal poochie.
Hayır, değildi.
NO, IT WASN'T.
Hayır. Cidden. O bizim hatamız değildi.
That wasn't our fault.
- Hayır, değildi.
No, it wasn't.
Hayır, değildi.
It's not, though.
Hayır, bana göre değildi.
No, it wasn't for me.
Hayır, bu ya, sap tarafı değildi.
No, and it wasn't the handle side, either.
Hayır, değildi. Bu disko arkası kavgasıydı.
No, that was Disco Street Fighting.
- Hayır, her gün yaz gibi değildi.
No, every day was not like summer.
Hayır, Hannah, demek istediğim bu değildi.
No, Hannah, that's not what I meant.
Listemde değildi, hayır.
She was not on my list, no.
Hayır, kastettiğim o değildi.
- No, that's not what I meant.
Hayır, değildi.
- No, it wasn't.
Evet bayanlar ve baylar geçenlerde bir arkadaşımla genetik mühendisliği hakkında konuşuyorduk... ve hayır kafamız iyi değildi.
Well, ladies and gentlemen, the other day a friend and I were talking about genetic engineering... and no, we weren't high.
Ah, hayır, hayır, hayır, o bir palyaço değildi, bir pandomimciydi.
Oh, no, no, no, that wasn't a clown, that was a mime.
- Hayır, hakiki değildi!
- No. It's not natural!
Hayır, o değildi.
No, she didn't.
- Hiçbir şey farklı değildi. - Hayır, her şey aynıydı.
That day was no different.
Hayır. Değildi.
- No, not really.
- Hayır, değildi.
- No.
- Hayır, Benim hatam değildi, baba.
- No, it wasn't our fault, Dad.
- Hayır, insan değildi.
No, not a person.
Hayır, değildi.
No. He wasn't.
Bu sürpriz değildi ha? - Hayır.
It hasn't come as a surprise, eh?
Ama hayır, sorun değildi.
But no, it's-it's good.
Hayır, tüm hedef bu değildi.
No, it wasn't, not the whole point.
Hayır, kızın kulüpte birlikte olduğu herif doğulu değildi.
No, the bloke she was with in the club wasn't Oriental.
Hayır, böyle değildi.
No, it was not so'.
- Hayır, iyi nişan değildi.
- No, that ain't really good aim.
Hayır, söylediğim bu değildi!
No, that is not what we just said!
Hayır, elbette değildi.
No, of course not.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]