Hemen gidin translate English
773 parallel translation
- Hemen gidin bulun.
- Send for them immediately.
Hemen gidin.
Start now.
Hemen gidin!
Go quickly!
Lütfen, hemen gidin!
Now please go!
Hemen gidin buradan.
You just get out of here.
Evimden hemen gidin.
You are no good.
İsterseniz ikiniz, hemen gidin.
If it suits you, I'll settle for going.
- Hemen gidin.
- Get out of here.
Gidin buradan, hemen gidin!
Oh, go away. Go away.
Hemen gidin!
You go now!
Onun kendi iyiliği için hemen gidin lütfen.
For her own sake as well as yours, will you leave now, please?
Yani ya iş konuşun ya da hemen gidin.
So either get down to business or get off the pot.
- Hemen gidin.
- You go right on.
- Hemen gidin yoksa polis çağırırım.
- You go away, or I'll call the police.
Bu evi ben buldum, hemen gidin buradan.
This is my place I found, now, you leave here.
Bunu deneme sadece Rojo'lar buraya varmadan, hemen gidin.
Don't try. Just get goin before the Rojos get here.
En iyisi buradan hemen gidin.
You'd better leave soon.
Siz, hemşireler hemen gidin.
Please leave the room now.
Hemen gidin
Leave immediately
Hemen gidin burdan!
You'd better leave
Jiang hanım, hemen gidin
Miss Jiang, go quickly
Vedalaşmaya gerek yok, hemen gidin.
Stand not upon the order of your going, but go at once.
- Bayım, hemen gidin buradan.
- Leave, this instant.
- Hemen gidin!
- Escape quickly!
Kes sesini. İkiniz de hemen gidin!
Shut up and get out, both of you, right now!
Eğer kontrol etmekten sorun yaşıyorsan, sadece kokpitin bile... Cornelia-sama, beni boş verin, hemen Hükümet Binasına gidin!
the cockpit block can at least be... please go on ahead to the government office and don't bother with people like me!
Hemen oraya gidin.
Get out there as soon as you can.
Lütfen efendim, hemen buradan gidin.
Please, sir, get out, please, quick.
İyi geceler! Teklifsizce çıkın gidin hemen.
Stand not upon the order of your going, but go at once.
Hayır, benden uzak durun, gidin hemen.
No, leave me, go away.
Bay Koether, hemen Bayan Cheney'e gidin, çok önemli!
Mr. Koether, go to Mrs. Cheney's at once, it's important.
Hemen annenizin evine gidin, benden söylemesi.
And my advice to leave for mother's immediately.
Hemen sinirin güneyine gidin adi herifler.
You'd better get that scum of yours south of the deadline.
Çıkıp gidin hemen!
Just get out of here!
Ve hemen Mısır sınırına gidin.
Gather up the Egyptians'banners from the dust.
Pekâlâ, siz çocuklar hemen buradan gidin.
All right, you kids get out of here.
Hemen dansa gidin.
Go dance.
Hemen gidin!
Go!
Hemen gidin buradan.
Get out of here now.
Meursault'a varır varmaz, hemen Hotel du Globe'a gidin.
Once in Meursault, go directly to "Hotel du Globe".
Hemen Esperanza'ya gidin.
Now, get to Esperanza.
onu öyle severiz ki koşarak geri döneriz... o parayı verir, biz de düdüğü çalarız... şimdilik hoşçakal çok geçmeden döneriz... güle güle, fazla gecikmeyin ne de olsa sizleri özlerim... sizi seviyorum güle güle diyorum, elveda değil... fazla oyalanmayın, hemen dönün size bir bakayım, Tanrı sizi korusun... söylediklerimi sakın unutmayın hemen dönün... gidin, ama çabuk dönün gidin ve çok şeyle dönün... para dolu cüzdanlar getirin boş şeylerle uğraşmayın... işi çabuk bitirip hemen geri dönün dolgun cüzdanları alın, boşları değil... bugün zengin olalım, çabuk dönün... cebimize altın bir saat girecek saat başı bizi uyaracak...
♪ We love him so We'll come back home ♪ In, oh, such a great big hurry ♪ It's him that pays the piper It's us that pipes his tune
Gidin hemen!
Leave us
Hemen defolun gidin buradan!
Get the hell out of here!
Hemen Dr. Lester'ın odasına gidin.
On the double to Dr. Lester's room.
Bir at alın ve hemen bölge ofisine gidin.
Take a horse and ride with haste to the county house.
Gidin hemen!
Just go!
Hemen oraya gidin.
Go back there.
Siz gidin, ben de geliyorum hemen.
Go aboard. I'll be right back with you.
Gidin, hemen.
But go, go at once.
Ana girişten çıkın, güney park etme bögesine gidin, avluyu geçip dinlenme binasına doğru yürüyün, sonra sağa dönüp kiliseye yönelin, oraya varmadan hemen önce sola dönün.
Out the main entrance... to the south parking lot... across the courtyard toward the recreation building... and then right toward the chapel. Turn left just before you get there.
gidin 1159
gidin burdan 16
gidin hadi 44
gidin şimdi 29
gidin buradan 303
gidin lütfen 20
gidin artık 42
gidin başımdan 60
hemen 2202
hemen geliyorum 1105
gidin burdan 16
gidin hadi 44
gidin şimdi 29
gidin buradan 303
gidin lütfen 20
gidin artık 42
gidin başımdan 60
hemen 2202
hemen geliyorum 1105
hemen getiriyorum 62
hemen gel 42
hemen mi 140
hemen döneriz 46
hemen efendim 107
hemen buraya gel 121
hemen burada 39
hemen git 78
hemen yap 44
hemen geliyor 182
hemen gel 42
hemen mi 140
hemen döneriz 46
hemen efendim 107
hemen buraya gel 121
hemen burada 39
hemen git 78
hemen yap 44
hemen geliyor 182
hemen hemen 171
hemen geliyoruz 109
hemen dönerim 1049
hemen gelirim 72
hemen gidiyorum 89
hemen geleceğim 88
hemen şimdi mi 34
hemen geri döneceğim 38
hemen şimdi 433
hemen döneceğim 450
hemen geliyoruz 109
hemen dönerim 1049
hemen gelirim 72
hemen gidiyorum 89
hemen geleceğim 88
hemen şimdi mi 34
hemen geri döneceğim 38
hemen şimdi 433
hemen döneceğim 450