English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ H ] / Hiçbir şeye dokunmayın

Hiçbir şeye dokunmayın translate English

202 parallel translation
Hiçbir şeye dokunmayın.
Now, don't touch a thing.
Hiçbir şeye dokunmayın.
- Stand back, everybody. Touch nothing.
- İki mi? - Hiçbir şeye dokunmayın, olur mu?
And don't touch anything, will you, sir?
Tamam, hiçbir şeye dokunmayın.
All right, leave everything as it is.
Burada bekleyin bayan, ve hiçbir şeye dokunmayın.
You wait here, miss, and don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın.
Don't touch anything!
Hiçbir şeye dokunmayın!
Don't stop!
Hiçbir şeye dokunmayın.
Don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın.
Now don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın, sıcak.
Don't touch anything, it's hot.
Hiçbir şeye dokunmayın.
Nobody touch anything.
Siz burada kalın ve hiçbir şeye dokunmayın.
Stay here and do not mess with anything.
"Hiçbir şeye dokunmayın!"
DON'T TOUCH ANYTHING!
Lütfen, hiçbir şeye dokunmayın.
Please, do not touch anything.
Pekâlâ bayım, benimle birlikte içeri gelin ve lütfen dükkândaki hiçbir şeye dokunmayın.
All right, sir, would you like to come in for a moment? And please, while you're in the store, touch nothing.
Hayır, endişelenmeyin, ama hiçbir şeye dokunmayın.
No, don't worry, but don't disturb anything.
Beyler, hiçbir şeye dokunmayın.
Gentlemen, don't touch a thing.
Hiçbir şeye dokunmayın.
None of them.
Hiçbir şeye dokunmayın, çünkü büyükanneniz her şeyin yerini bilir.
Don't touch anything, because Grandma knows where everything is.
Hiçbir şeye dokunmayın!
He's fine. Don't touch anything.
Gelin, gelin. Hiçbir şeye dokunmayın.
Don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın!
Nothing should be touched.
- Kıpırdamayın, olduğunuz yerde kalın, sakın hiçbir şeye dokunmayın!
I mean it, I'll hurt you.
Kimse kıpırdamasın, hiçbir şeye dokunmayın, kıpırdamazsanız size bir şey olmaz!
Everybody down on the ground, and no one will be hurt!
Size verdikleri hiçbir şeye dokunmayın!
Don't touch anything they give you!
- Hiçbir şeye dokunmayın.
- Don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın.
Don't you touch anything.
Burada bekleyin ve hiçbir şeye dokunmayın.
Wait here, and don't touch anything!
Hiçbir şeye dokunmayın! Hiçbir şeye dokunmayın!
No looking, please!
Şüpheli gözüken hiçbir şeye dokunmayın.
Don't touch anything that looks suspicious.
Sakın hiçbir şeye dokunmayın.
So do not be touching anything.
Ayrıca hiçbir şeye dokunmayın.
And don't touch anything.
- Evet? Bay Miller'ın odasına gidip yemek tepsisini alır mısınız? Ama hiçbir şeye dokunmayın.
Can you go into Mr. Miller's room, and remove his food tray but don't touch anything on it?
Hiçbir şeye dokunmayın.
Well, don't touch anything.
- Hiçbir şeye dokunmayın, bayım.
Don't touch that phone, sir.
- Hiçbir şeye dokunmayın.
- And don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın.
Don't touch a thing.
Hiçbir şeye dokunmayın... ben yasal izin alıp geleceğim!
Don't touch anything until I'm back with a legal permit!
Kemerinizi bağlayın ve sormadan hiçbir şeye dokunmayın.
Fasten your belt and don't touch anything without asking.
- Mr. Monk, lütfen hiçbir şeye dokunmayın. - Üzgünüm. Üzgünüm.
- Mr. Monk, please don't touch anything.
- Pekala, pekala, ama hiçbir şeye dokunmayın.
All right. All right, just don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın.
Don't touch anything
Herkes keyfine baksın, ama hiçbir şeye dokunmayın.
Now, everyone, enjoy yourselves, but just don't touch anything. Okay?
Hiçbir şeye dokunmayın!
Don't touch anything!
Hiçbir şeye dokunmayın!
Don't touch anything.
Lütfen hiçbir şeye dokunmayın.
Please don't touch anything.
Hiçbir şeye dokunmayın.
( horse whinnies ) LIEUTENANT : Don't touch anything.
Bakmayın. Bu taraftan lütfen. Hiçbir şeye dokunmayın.
Don't touch anything!
Hiçbir şeye çıplak elle dokunmayın. Bıraktığı kimyasal izler tanımlanabilir.
Don't touch anything with bare hands as this leaves chemically identifiable traces.
Pekala, hiçbir şeye dokunmayın.
Follow me.
Lütfen hiçbir şeye dokunmayın Doktor.
Please, doctor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]