Konuşacak mısın translate English
638 parallel translation
Konuşacak mısın?
Will you talk to me?
Konuşacak mısın?
Will you speak?
Konuşacak mısın?
Are you going to speak?
- Konuşacak mısın?
- Will you speak?
Konuşacak mısın?
Are you going to talk?
- Konuşacak mısın yani Joe?
- Does that mean you're going to talk, Joe?
Onunla konuşacak mısın?
Will you talk to her?
Konuşacak mısın?
Have you decided to talk?
- Çocukla konuşacak mısın?
- You gonna talk to the boy?
Benimle konuşacak mısın yoksa okuyacak mısın?
Do you want to talk to me or read that paper?
- Konuşacak mısınız? - Evet konuşacaklar.
- You're going to have a talk?
- Lepic'le konuşacak mısın?
- Will you talk to Lepic?
Majeste, Amerikan halkına konuşacak mısınız?
Your Majesty, won't you say a few words to the American people?
Konuşacak mısınız?
You will?
O zaman konuşacak mısın?
Then persuade him to speak.
Konuşacak mısın?
You gonna talk?
Onunla konuşacak mısın?
Will you talk to him?
- Onunla konuşacak mısın?
- You'll get in touch with him?
Konuşacak mısın?
Feel like talking?
Evet, siz iki beş para etmezler, Bütün gün konuşacak mısınız?
Well, you two cripples gonna talk all day?
Konuşacak mısın?
Now, will you talk?
Bunu Bakan'la konuşacak mısın?
Will you talk about it with Minister?
- Benimle konuşacak mısınız.
- You're gonna have a conversation with me.
- Bay Darvin, konuşacak mısın?
- Mr. Darvin, you want to talk?
Onunla konuşacak mısınız?
Will you talk to him?
- Peki konuşacak mısın?
- Are you going to?
- Onunla konuşacak mısın?
You will speak to her?
Ike ile konuşacak mısın?
You clear it with Ike?
Konuşacak mısın benimle?
Will you speak to me?
Onunla konuşacak mısın?
You going to talk to her?
Konuşacak mısın?
Speak up, will you?
Konuşacak mısın?
Would you speak or not?
Konuşacak mısın karar ver.
Will you talk or not?
Onunla konuşacak mısın?
Talk to him about it?
Hollywood 10'la ilgili konuşacak mısınız?
Do you have any comment regarding the Hollywood 10?
- Bu yaratıkla konuşacak mısınız yani?
- You mean to speak to that thing?
Konuşacak mısın domuz?
You gonna talk, you bastard?
Konuşacak mısın?
Will you talk to him?
Benimle konuşacak mısın?
You going to talk to me or what?
Konuşacak mısın artık?
Will you talk?
Al bakalım seni pasaklı hindi, şimdi konuşacak mısın benimle?
Now, you dirt turkey, are you gonna talk to me?
Howard 4. hatta Max var, konuşacak mısın?
Howard, I've got Max on 4. Would you pick up?
- Arık konuşacak mısın?
Now you start talking, don't you?
Daha konuşacak mısın çirkin piç?
You wanna say some more, you ugly bastard?
Frederick, benimle konuşacak mısın?
Are you talking to me?
Konuşacak mısın?
Do you want to speak?
Kendi haber ajansım adına konuşacak olursam Majestelerinin inancının haksız çıkmayacağına inandığımı söylemeliyim.
May I say, speaking for my own press service we believe that Your Highness's faith will not be unjustified.
- Konuşacak çok şey birikti biliyorum ama biraz zamana yayar mısın?
Now, I know you've saved up a lot to say, but would you mind spreading it out?
Onunla konuşacak çok şeyimiz var ve sesim farklı geliyorsa sebebi, üç hafta önce kapının önüne koyduğu adam değilim artık.
Tell her if I sound different to her, it's because I'm not the same man she threw out three weeks ago.
At hırsızları hakkında konuşacak olursam atları çalmanın kötü bir şey olduğunu pek söyleyemem.
When I'm talking about horsethiefs, I don't say, that it's bad to steal horses.
Daha konuşacak çok şey var, Bunu bana yapar mısın?
still have many things to say. Can I ask you this?
misin 24
mısın 19
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
mısın 19
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşma 379
konuşmuyor 31
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18