English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ N ] / Ne diyeceğimi bilemedim

Ne diyeceğimi bilemedim translate English

221 parallel translation
Daniel benimle konuştu ve beni Carolina'ya zarar vermekle suçlamaya başladı. - Ne diyeceğimi bilemedim.
I get approached by Daniel, and basically started accusing me of hurting Carolina.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I went off my head.
Amcama ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to say to Uncle.
Ne diyeceğimi bilemedim.
- I didn1 t know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to say.
O kadar mükemmel ve becerikli ve - Ne diyeceğimi bilemedim.
So precise and practical, and yet so... I don * t quite know how to put it.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to tell him.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I couldn't think what to say to them.
Sen de öyle bir kadın değilsin. Ona ne diyeceğimi bilemedim.
And I just don't think you're the sort of girl that, uh...
Ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to say...
O kadar şaşmıştım ki, ne diyeceğimi bilemedim.
I was so astonished, I couldn't think of what to say.
Başka ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what else to say.
Size başka ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what else to call you.
- Ne diyeceğimi bilemedim.
- I didn't know what to say.
- Ne diyeceğimi bilemedim.
- Well, I didn't know what to say.
Kat ne diyeceğimi bilemedim.
Kat, I didn't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
Well, I just didn't know what to say, you know.
o an kalakaldım, yani adama ne diyeceğimi bilemedim.
And I'm really in a fix what to say to this man.
Daha önce aramak istedim, ama ne diyeceğimi bilemedim.
I wanted to call earlier but I didn't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I don't know what to say to her.
- Ne diyeceğimi bilemedim.
- I don't know what to say.
Uyarıcılara bağımlı hale geldiğini söylediğinde ne diyeceğimi bilemedim.
Well, when he told me he was hooked on stims, I didn't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I feel so guilty.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I don't know what I'd do.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to say at that point.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know... ... what to say.
Ama ne diyeceğimi bilemedim.
But I don't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim, kamış istedim.
I... I didn't know what to say, so I asked for a straw.
Ne diyeceğimi bilemedim.
- I didn't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I was shocked. I didn't know what to say.
Sersemledim. Ne diyeceğimi bilemedim.
I felt dumb, I didn't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I just didn't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I don't know what to say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
I just didn't know what to say to that.
En azından bi arasaydın. Annene ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to say to your mother
Antika akik taşları sormaya başladı. Ne diyeceğimi bilemedim çünkü ben hastayken siparişleri Carol vermişti.
And he asked a question about these antique cameos, and I was so lost, because Carol had been doing the ordering while I was sick.
Ben öyle deyince, seni unutmamın ne kadar sürdüğünü sordu bana. Ne diyeceğimi bilemedim.
And then she asked me how long it was before I got over you.
Ne diyeceğimi bilemedim, ben de ona gülümsedim.
I didn't know what to say, so I just kind of smiled at him.
Ama karınız ısrar etti ve ne diyeceğimi bilemedim.
It's just that your wife insisted, and I didn't know what to say.
- Ne diyeceğimi bilemedim.
- I didn't know what to think.
Ama tatlım dürüst olmak gerekirse, ne diyeceğimi bilemedim.
But, honey, to be honest, I didn't know what to tell.
Sadece sana söylediğim onca kötü şeyden sonra ne diyeceğimi bilemedim.
It's just that I didn't know what to say after all those horrible things I said.
Seni sorup durdu, ne diyeceğimi bilemedim.
He kept asking where you were, and I didn't know what to tell him.
Gerçeği söylemek gerekirse efendim, ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to say.
Başka ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what else to tell them.
Ne, ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what to say.
- Ne diyeceğimi bilemedim.
She has a complaint. - I wasn't quite sure what to tell her.
Ne diyeceğimi bilemedim. Uyuya kaldığını söyledim.
I'LL SEE YOU IN YOUR DREAMS.
Ne diyecegimi bilemedim.
I had no idea what to say.
Ama ne diyeceğimi bilemedim.
I didn't know what I was gonna say.
Ne diyeceğimi bilemedim.
Don't know what to say.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]