Ne diyorduk translate English
271 parallel translation
Evet şimdi, ne diyorduk?
Well now, where was I?
Ne diyorduk?
What were we talking about?
- Ee, ne diyorduk?
- What were we saying?
Ne diyorduk?
- Now, what were you saying?
- İyi de, sonra ne diyorduk?
- Yeah. What's after that?
Neydi, Ona ne diyorduk, Jake?
What was it we used to try to tell him. Jake?
Ne diyorduk?
What are you saying?
Ne diyorduk.
We were talking about...
- Ne diyorduk?
- Now what were we talking about?
- Evet, ne diyorduk?
- Now, what were we talking about?
Ne diyorduk?
What were you saying?
Kusura bakma, ne diyorduk?
Yes, excuse me, where were we?
Durun, ne diyorduk?
Wait, where were we?
Buna ne diyorduk, Desmond?
What's this we call that, Desmond?
Her neyse! Ne diyorduk?
Where were you?
Ne diyorduk, Maryo.
So, Maria...
- Ne diyorduk?
- What do you say?
Ne diyorduk?
What were we saying?
Ne diyorduk...
Where was I...
Onlara ne diyorduk?
What did we call them?
Ne diyorduk?
What are we on?
Her neyse, ne diyorduk?
What are we talking about anyway?
- Ona ne diyorduk?
What do we say?
Ona ne diyorduk?
What do we call him?
Ne diyorduk?
We were saying?
Laurence, söylediğin şeye geri dönelim... -... ne diyorduk hayırsever daraltmalar.
Laurence, let's get back to what you were saying about our charitable contributions.
Ne diyorduk Eric?
How about it, Eric, me boy?
Geçen gün ne diyorduk hani?
What were we talkin'about the other day,
- Evet, ne diyorduk?
- So what's it gonna be? - What?
Mahkemede ne diyorduk?
Awfully hot in that courtroom, wasn't it?
Ve polis görünce ne diyorduk?
And what do we say to policemen?
Ne diyorduk?
Where were we?
Ne diyorduk doktor?
You were saying, doctor?
Ne diyorduk... Bir soruyla başlayalım.
As I was saying why don't we begin with a question.
- Şimdi ne diyorduk? - Teşekkürler.
- Ooh, now what do we say?
Ne diyorduk?
What was said?
Ne diyorduk, 82. Hava Kuvvetleri...
Anyway, the 82nd Airborne Division -
- Doğru, ne diyorduk?
- Right, what were we saying?
Ne diyorduk...
So then...
Ne diyorduk?
What is it?
Peki gözlemeler hakkında ne diyorduk?
Now, where did we land on those pancakes?
Özür dilerim Lisa, herkes eşit değilken herkese eşit rol vermeye ne diyorduk sınıf?
I'm sorry, Lisa, but giving everyone an equal part... when they're clearly not equal is called what again, class? .
Hey, dostum, ne diyorduk?
Hey, pal, what do we say?
Tam da "Bayan McKay'e ne oldu" diyorduk ki, işte geldiniz.
We were just saying "Whatever happened to Miss McKay?" and here you are.
Ne de olsa para helal. Thomas ve ben diyorduk ki...
Just so long as the money is legal.
Evet ne diyorduk?
What were you telling?
Henüz oradan çıkamamıştık ve "Of, bugün ne yapabiliriz?" diyorduk.
We didn't just go out there and, "Oh, what can we do today?"
Biz, birlikte daha çok zaman geçirmememiz ne kadar kötü diyorduk.
We were just saying it's a shame we don't spend more time together.
Okuldan çıkınca işlerin ne kadar harika olacağını konuşuyorduk. Belki bir gün büyük bir davaya birlikte bakarız diyorduk.
Shirley and Paul have brought to my attention your discomfort with my banter.
Ne diyorduk?
I don't mind.
- Kusura bakmayın. - Evet, ne diyorduk?
Excuse me.
diyorduk 19
ne diyorsun sen be 30
ne diyorsun 1616
ne diyorsun sen 551
ne diyeceğimi bilmiyorum 160
ne diye 64
ne diyor 463
ne diyorsun be 24
ne diyor bu 53
ne diyorum ben 45
ne diyorsun sen be 30
ne diyorsun 1616
ne diyorsun sen 551
ne diyeceğimi bilmiyorum 160
ne diye 64
ne diyor 463
ne diyorsun be 24
ne diyor bu 53
ne diyorum ben 45
ne diyorsunuz siz 31
ne diyorsunuz 336
ne diyecektim 16
ne diyorum 25
ne diyeyim 78
ne diyorlar 99
ne diyeceğimi bilemiyorum 173
ne diyeceğimi bilemedim 24
ne diyorsam onu yap 46
ne diyordun 171
ne diyorsunuz 336
ne diyecektim 16
ne diyorum 25
ne diyeyim 78
ne diyorlar 99
ne diyeceğimi bilemiyorum 173
ne diyeceğimi bilemedim 24
ne diyorsam onu yap 46
ne diyordun 171