English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ N ] / Ne yapabilirdim

Ne yapabilirdim translate English

835 parallel translation
- Ne yapabilirdim ki?
- What could I do?
Ne yapabilirdim?
What could I do?
Ne yapabilirdim ki?
What could I do?
Başka ne yapabilirdim ki?
Well, what else could I do?
Başka ne yapabilirdim ki?
What-What was I to do?
# Öncü birlikler geldi # # Ne yapabilirdim?
The pursuing troops came, what can I do?
Başka ne yapabilirdim, bilmiyorum.
I don't know what else to do.
Ne yapabilirdim ki? "Evet Bay Matuschek, ben bir aptalım" dedim.
What could I do? I said, "Yes, Mr. Matuschek, I'm an idiot."
Dün gece baska ne yapabilirdim ki?
Last night? What could I do? I had to.
Baska ne yapabilirdim
What more could I do?
Disarida da onu öldürecekler Ben karsiydim ama ne yapabilirdim
Outside they're gonna shoot him down? - I fought them, but what could I do?
Ama ne yapabilirdim ki?
But what could I do?
Başka ne yapabilirdim ki?
What else could I do?
Başka ne yapabilirdim?
What else could I do?
Paketin vardı, ben de getirdim, başka ne yapabilirdim ki?
- From Château Roux. I'm delivering American-style :
Peki ama onlara zarar vermek için ne yapabilirdim?
But what could I do to hurt them?
Kabul etmekten başka ne yapabilirdim ki?
What could I do but accept?
- Başka ne yapabilirdim ki?
- What else was there to do?
Bana karşı hep dürüsttün... Onu daha fazla seviyorsan, ne yapabilirdim ki?
You were frank with me... what could I do if you loved him more?
Ne yapabilirdim, birden bire ortamıza düştü.
What could I do, drop him down the drain?
Olacakları gördüm ama ne yapabilirdim ki?
I saw it coming, but what could I do?
- Ne yapabilirdim!
When I could, dear!
Ne olduğunu anlamadan yerli üzerime atladı. Ne yapabilirdim ki başka.
Next thing I know, this redskin here jumps me.
- Onları başka ne yapabilirdim.
- Nothing I can do.
Başka ne yapabilirdim efendim?
What else could I do, sir?
- Başka ne yapabilirdim ki?
- What else could I do?
Başka ne yapabilirdim ki?
What else would I do with it?
- Ne yapabilirdim?
What could I do?
Başka ne yapabilirdim li?
What else could I do?
Başka ne yapabilirdim?
What am I supposed to do?
Ne yapabilirdim?
What should I have done? I didn't even feel the pain.
Bir annenin kederi karşısında başka ne yapabilirdim ki?
Faced with a mother's anguish, what else could I do?
Ne yapabilirdim ki?
What else could I do?
Bir talihsizlik oldu, ne yapabilirdim?
A misfortune has happened, what could I do?
- Ama ne yapabilirdim?
- But what could I do?
Orada başka ne yapabilirdim ki?
Well, what else could I do?
İstersen beni kapı dışarı edebilirsin ama çok hoş görünüyordun ve dekoratör arkadaşın da gitmişti. Ayrıca yangın merdiveninde de çok üşümüştüm, ne yapabilirdim?
Look, you can throw me out if you want to, but you did look so cosy in here, and your decorator friend had gone home and it was beginning to get a bit cold out there on the fire escape.
Ne yapabilirdim ki? Patron, biricik kızına bakmamı istedi. Onu kıramazdım.
The boss asked me to look after his only daughter.
Başka ne yapabilirdim ki?
What else have I got to do?
Ne yapabilirdim, Baba?
Pa?
" O yüzden, ne yapabilirdim ki?
" And so, what could I do?
Söyleyin prens, başka ne yapabilirdim?
But tell me, Prince, what else could I do?
Ne yapabilirdim?
So what.
Başka ne yapabilirdim?
What else can I do?
- Başka ne yapabilirdim. Böylesi daha iyi.
It's better this way.
İnsan düşünüyor da düşünüyor, mümkün olan her açıdan bu durumu farklı kılabilmek için ne yapabilirdim diyerekten.
You keep thinking and thinking, every possible angle. What you might have done that would've made a difference.
Ne yapabilirdim ki?
What remedy.
Ne yapabilirdim?
Do you realize what you've done?
- Ne yapabilirdim ki? İyi çalışıyorsunuz, sonuç da fena değil, ne dersin Marcel?
Bravo, gentlemen!
- Başka ne yapabilirdim? - Hayır.
- What else could we do?
Başka ne yapabilirdim?
What else is there to do?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]