Onu özleyeceğim translate English
336 parallel translation
Ama onu özleyeceğim.
But I shall miss her.
Onu özleyeceğim.
I'll miss him.
Onu özleyeceğim.
I'm going to miss her.
- Laboratuvarımda onu özleyeceğim.
- I'll miss her in my laboratory.
Onu özleyeceğim...
I'm sure gonna miss...
Onu özleyeceğim.
I shall miss him.
- Onu özleyeceğim.
- How's it going? - Fine.
Bay Higgins'i boşver, ben onu özleyeceğim!
Blast Mr. Higgins, I'll miss her!
- Onu özleyeceğim.
- I'll miss her.
İyi bir askerdi, onu özleyeceğim.
A fine officer. I'll miss him.
- Onu özleyeceğim.
- I'm going to miss him.
Onu özleyeceğim, tıpkı sizin de özleyeceğinizi bildiğim gibi.
I shall miss him, as I know you will.
Onu özleyeceğim.
Sure am gonna miss him.
Onu özleyeceğim.
I'm gonna miss him.
Onu seviyorum. Onu özleyeceğim.
I'm gonna miss him.
Onu özleyeceğim.
I'll miss her.
Onu özleyeceğim Frank.
I'm gonna miss her, Frank.
Onu özleyeceğim.
I'm going to miss him.
Benimkilere kıyasla senin dertlerinin daha büyük olduğunu da ama onu özleyeceğim.
And I know that you've been through things that are a million times tougher than my life's been but I'm gonna miss her.
- Onu özleyeceğim.
- And I'll miss it.
Onu özleyeceğim.
I'M GOING TO MISS HIM.
- Onu özleyeceğim.
- I'm sure gonna miss'er.
Yolculuk sırasında onu özleyeceğim.
'I shall miss it on the journey.'
Anneme bugün geri dönebileceğini söyledim ama onu özleyeceğim.
I told my mother she could go back today... but I will miss her.
Onu özleyeceğim.
- That I'm gonna miss.
Fakat ben gerçekten onu özleyeceğim.
But I am really going to miss her.
Çok tatlı bir kadındı. Onu özleyeceğim.
Well, she's a very sweet person and I'm going to miss her.
Onu çok özleyeceğim.
He's so nice. I will miss him terribly.
Onu çok özleyeceğim.
I'm gonna miss him.
Onu her gün görmeyi özleyeceğim.
I'II miss seeing her every day.
Onu sanki kendi annemi kaybetmişim gibi özleyeceğim.
I'll miss her as much as I'd miss my own ma if she went.
Onu çok özleyeceğim!
Oh, Jim, how I'll miss him.
Onu çok fazla özleyeceğim.
I'm going to miss her terribly.
Onu çok özleyeceğim.
I shall miss him a lot.
Onu hep özleyeceğim.
I'll miss.
Onu çok özleyeceğim.
I'll miss him.
Onu çok özleyeceğim. Ama yanımda götüremem.
I'll miss him so much but I can't take him with me.
Onu çok özleyeceğim.
I'm gonna miss him so much.
Onu çok özleyeceğim.
I'm going to miss him so much.
Onu ben de özleyeceğim, Elizabeth.
I'm going to miss him, too, Elizabeth.
Onu çok özleyeceğim.
I'm really gonna miss her.
Onu ne kadar özleyeceğim.
How much I'm going to miss her.
Sadece şunu söylemek istiyorum, onu sevdim ve hayatımın geri kalanında hep özleyeceğim.
Just let it be said that I loved her and I will miss her the rest of my days.
Onu çok özleyeceğim Jen.
I'm sure gonna miss him, Jen.
Onu fazlasıyla özleyeceğim.
I shall miss him dreadfully.
Onu özleyeceğim. Daboyu kazanmama ses çıkarmazdı. - Barmen!
He let me win at dabo.
Çünkü biliyorum ki, ölürse onu çok özleyeceğim.
"Because when she dies I know I'll miss her a lot."
Onu her zaman özleyeceğim.
L'll always miss him.
Onu çok özleyeceğim.
I'm gonna really miss him.
Onu çok özleyeceğim.
I'm going to miss him very much.
Onu gerçekten özleyeceğim gibi görünüyordu.
It seems I really did miss him.
onu özledim 21
onu öptüm 18
onu öldür 51
onu özlüyorum 59
onu öldürürüm 54
onu öldürdüm 156
onu öldüreceğim 271
onu öldürdün 172
onu özlüyor musun 19
onu öptün mü 17
onu öptüm 18
onu öldür 51
onu özlüyorum 59
onu öldürürüm 54
onu öldürdüm 156
onu öldüreceğim 271
onu öldürdün 172
onu özlüyor musun 19
onu öptün mü 17