English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ O ] / Onunla konuşurum

Onunla konuşurum translate English

1,159 parallel translation
O zaman ben de onunla konuşurum.
Then I shall talk with him.
- Ben gidip onunla konuşurum.
- I will talk to her.
Ben onunla konuşurum.
Let me talk to him.
Ben onunla konuşurum.
I'll talk to her.
Onunla konuşurum derken?
What do you mean, speak to her?
İkimiz de dün akşam yorgunduk. Bu akşam onunla konuşurum.
We were both tired, I'll talk to him tonight.
Onunla konuşurum ama... - Teşekkürler.
Adjourned, done, let's go.
Onunla konuşurum.
I'll talk to him.
Yoo, sorun değil, onunla konuşurum.
No, it's okay, I'll talk to him.
Onunla konuşurum.
All right, I'll talk to him.
Sende stres yaratıyor. Onunla konuşurum.
He's stressing you out, I see.
Ben onunla konuşurum.
I'll talk to him.
Ben onunla konuşurum, o beni dinleyecektir.
- Don't worry. I'll talk to him and he'll listen.
Pekala. Döndüğünde onunla konuşurum.
All right, all right, I will talk to her when and if she gets back.
Onunla konuşurum.
I'll talk to them.
Kapıya gelirse, onunla konuşurum.
I mean, If he shows up, I'll talk to him.
- İşten sonra onunla konuşurum.
- I'll go talk to her after I get off.
- Peki. Ben onunla konuşurum.
- All right, I'll go talk to her.
Onunla konuşurum.
I'LL COMMUNICATE THAT TO HIM.
Onunla konuşurum.
I'll talk to her.
Peki. Onunla konuşurum.
All right.
Hayır. Onunla konuşurum.
No, I'll talk to him.
Baban benim dostum, onunla konuşurum.
Father, he's my friend, you'll have to give him whatever he asks for.
Bunu onunla konuşurum.
I'll explain it to him.
Onunla konuşurum. Bir daha olmaz.
It won't happen again.
— Ben onunla konuşurum.
- I'll talk to her.
- Gidip onunla konuşurum.
- I'll go talk to him about it.
- Onunla konuşurum.
- I'll talk to him.
Ben onunla konuşurum.
I will go talk to him.
Onunla konuşurum.
I'll talk to her. Okay?
Ben onunla konuşurum.
I'll go talk to'em.
Önce sen kesin kararını ver, sonra ben onunla konuşurum.
When you're ready to get serious, then I'll talk to him.
Onunla konuşurum.
I'll speak to him.
Ally'nin üzülmesi beni de üzdü ama onunla konuşurum, tamam mı?
- No, look, I'm sorry Ally's upset, but I'll talk to her, all right?
- Onunla ben konuşurum.
I'll talk to her.
Onunla yarın konuşurum.
I'll talk to him tomorrow.
- Bunu onunla konusurum.
- I'll talk to her about that.
- Onunla tekrar konuşurum.
- I'll talk to him again.
Onunla biraz konuşurum diye düşündüm.
I figured I'd talk some sense into the guy.
Onunla sabah konuşurum.
Well, tell him to go to sleep. I'll talk to him in the morning.
56 yıldır birlikteydik. Öldükten sonra onunla konuşmak istersem, konuşurum.
We were together 56 years.
Onunla iyi bir ilişkim var. Ben konuşurum.
I have a pretty good relationship with him. I'll talk to him.
Onunla sabah konuşurum. Belki fikrini değiş...
Maybe he'll change his...
Onunla yalnız konuşurum.
I'll talk to him. Alone.
Onunla ben konuşurum istersen.
I could talk to him for you if you want.
- Gider yine konuşurum onunla.
- I'll talk to him again.
Ben onunla konuşurum.
I'll, I'll talk to him.
- Numarasını tuşla, onunla ben konuşurum.
- Dial his number and I'll talk to him.
Onunla yarın konuşurum.
I'll just talk to him tomorrow.
Konuşma, onunla yalnız ben konuşurum.
You don't talk to her. Only I talk to her!
Onunla sen konuşmazsan ben konuşurum.
If you don't talk to him, I will.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]