Orada kimse yok translate English
578 parallel translation
"Sana söylüyorum François, orada kimse yok!"
I'm telling you, François there is no one there!
- Orada kimse yok ki.
Why, there's nobody out there.
Orada kimse yok.
No one there.
Temin ederimki orada kimse yok.
I asure you there's nobody up there.
- Orada kimse yok.
There's nobody out there.
Orada kimse yok!
Weren't nobody there!
Ama şu an orada kimse yok!
But there ain't no one in there now.
Orada kimse yok.
There's nobody there.
- Orada kimse yok.
There's no one there.
Orada kimse yok.
There's no one out there.
- Orada kimse yok ki.
- There's no one there.
Ancak orada kimse yok, Sahibi öldü.
There isn't anybody there, though. The owner's dead.
Oh, Emily, Tanrı aşkına, orada kimse yok.
Oh, Emily, for heaven's sake there's no one there.
Orada kimse yok!
There's nobody in there!
Charles, orada kimse yok.
Charles, there's nobody in there.
Orada kimse yok efendim.
There's nobody there, sir.
Orada kimse yok.
There's no one there.
Orada kimse yok.
There's nobody here.
- Orada kimse yok.
¬ No one.
Orada kimse yok, hepsi öldüler.
No-one's there, they all died
Orada kimse yok.
Nobody there.
- Sanırım orada kimse yok.
- Jim, I don't think anybody's in there.
Çünkü orada kimse yok.
Ah-choo! Because there's nobody in there.
- Orada kimse yok.
- There's nobody in there.
Orada kimse yok.
There's no-one there.
Orada kimse yok mu?
Anybody there?
Orada kimse yok Beau Amca.
There's nobody back there, Uncle Beau.
Fakat ben Kayıp Kişilere gittim, orada kimse yok.
But I went up to Missing Persons, and there's no one there.
Orada kimse yok ki...
There's no one there.
Orada kimse yok.
There is no one there.
Orada kimse yok ki.
There's no one there.
Orada kimse yok ki!
There's nobody there!
Orada kimse yok.
Ain't nobody in there.
- Orada kimse yok efendim.
- There's no one there, sir.
- Orada cevap verecek kimse yok mu?
- Wasn't there anybody there to answer?
İçeride kimse yok, ve kimse orada olmadı.
Isn't nobody here, and nobody hasn't been here.
Kimse yok orada.
There's no one there.
- Fakat orada birlikte eğlenecek kimse yok
But there's no one to enjoy it with. Why, that's silly.
Orada yeterince iyi bir kimse yok.
They are not worthy enough
- Orada hiç kimse yok.
Yes, Your Majesty.
Sanırım orada başka türlü düşündüğünü söyleyecek, buna cesaret edecek kimse yok.
I suppose there's no one of you out there that has the gumption to say what you think.
Orada başka hiç kimse yok.
- There's nobody in there.
Sanırım hiç kimse yok orada, niçin kameraya dönmüyorsunuz?
I think that there's no one there, so why don't you face the camera?
Orada hiç kimse yok.
There's no one there.
Orada bu isimde kimse yok mu?
No one by that name lives there?
Kimse yok orada.
There's nobody there.
Orada yargılayacak kimse yok.
There's nobody there to try him.
Hayır, orada ödünç para isteyebileceğim kimse yok.
No, there's no one there I could borrow from.
Orada kimse yok ki.
Why?
Kimse yok orada.
- No one is there.
Nero'nun eli oraya uzanamaz, çünkü orada seni ele verecek kimse yok.
Nero will not be able to touch you there, for there is no one to give you up.
orada kimse var mı 106
kimse yok 236
kimse yok mu 633
kimse yoktu 35
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
kimse yok 236
kimse yok mu 633
kimse yoktu 35
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yok bişey 18
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37