Yemek yiyelim translate English
1,255 parallel translation
Önce yemek yiyelim.
Let's eat first.
Bırak şimdi onları, şimdi yemek yiyelim.
Leave that stuff alone and get something to eat.
Hiç olmazsa biraz yemek yiyelim.
Might as well have a spot of lunch.
Gel, yemek yiyelim.
Come on, let's get some lunch.
Yemek yiyelim mi?
Are you free for lunch?
Uçağıma iki saat var. Yemek yiyelim mi?
- Want to eat before my flight?
Güzel. Hadi yemek yiyelim. - Tamam.
O.K., good, come on, let's go have dinner.
Cleveland numarası çok işe yaradı. Şimdi gidip yemek yiyelim artık.
That Cleveland thing really sold it.
-... yemek yiyelim.
Let's have dinner.
Yelek hadi yemek yiyelim diyor, ama pantolon eteğin sen ödüyorsun diyor.
The vest says, "Let's have lunch," but the culottes say, "You're paying."
Yemek yiyelim.
Let's have lunch together!
Yemek yiyelim.
Let's go eat.
Hadi yemek yiyelim.
Let's eat dinner at least
Artık yemek yiyelim.
Now, let's eat.
Hadi gidip yemek yiyelim.
Let's go eat!
Yemek yiyelim mi?
You want to get dinner?
Yemek yiyelim.
Let's eat.
Gidip yemek yiyelim.
Let's go to lunch.
Hadi yemek yiyelim.
Let's have lunch now.
- Önce yemek yiyelim.
- We'll have lunch first.
8 de eve geleceğim, hemde bu akşam dışarıda yemek yiyelim tamam mı?
I'll come home at the dot of 8 and we'll also dine out today, okay?
Bir sürü güzel yemek yiyelim.
Let's eat lots of good food.
Bu gece yemek yiyelim.
Let's have dinner tonight
Yemek yiyelim mi?
Hey, lunch?
Yemek yiyelim o zaman.
Lunch then?
Buluşup yemek yiyelim mi?
Music to my ears. Get some lunch later?
- Maçtan önce yemek yiyelim.
- We could get a bite before the game.
Yemek yiyelim mi?
Shall we have dinner?
Hadi dolambaçlı yoldan gidelim ve yemek yiyelim.
Let's take a detour and eat.
Özür dilerim. Ne diyeceğim. Hadi yemek yiyelim.
Mr. Kubelik's told me all sorts of wonderful things about you.
Sen bunu düşünürken yemek yiyelim.
Well, while you're figuring it out, let's eat!
- Yemek yiyelim mi?
- Let's have lunch.
- O halde yemek yiyelim.
- We should eat then.
Yemek yiyelim!
Well, um- - Let's have lunch!
Birlikte sessizce yemek yiyelim ve bunu engellemeye çalışalım.
Let us sit at a quiet dinner and bring it to a pause.
Önce yemek yiyelim.
) Have some first...
Gelin yemek yiyelim önce!
Eat lunch first!
Canım film izlemek istemiyor, gidip yemek yiyelim.
I don't feel like a movie, let's go eat.
- Yemek yiyelim mi?
- So lunch?
Haydi yemek yiyelim.
Well, let's get eatir.
Gidip biraz yemek yiyelim.
Let's go get some lunch.
Şuraya oturalım, bıldırcının tadını çıkaralım, ağız tadıyla yemek yiyelim.
Let's just all sit here, enjoy this quail and have a meal together.
Yemek yiyelim mi?
Will we have lunch?
Yarın yemek yiyelim, tamam mı?
Lunch tomorrow, okay?
Güzel bir yemek yiyelim.
All right.
Nasıl da görür, yolunu seçer dilediğince. Nerede yemek yiyelim?
Where shall we dine?
Yemek yiyelim.
George can drive us.
Sonra da yemek yiyelim.
Fine, then we eat.
Yemek yiyelim mi?
Wanna have dinner?
Yemek yiyelim mi?
Can we have lunch?
Hadi yemek yiyelim.
Let's eat.
yemek yiyelim mi 24
yiyelim 62
yemek 460
yemek yedin mi 94
yemek yiyorum 23
yemekte ne var 69
yemekler 27
yemek yiyeceğiz 21
yemek yok 35
yemek yiyoruz 21
yiyelim 62
yemek 460
yemek yedin mi 94
yemek yiyorum 23
yemekte ne var 69
yemekler 27
yemek yiyeceğiz 21
yemek yok 35
yemek yiyoruz 21