English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Ö ] / Öğreneceksin

Öğreneceksin translate English

1,986 parallel translation
Sonraki ana derste balıkları kontrol etmek ve onlara istediğini yaptırmak için sesinin gücünü göndermeyi öğreneceksin.
In the next majors you will learn to send out the power of your voice to control fish to make them do what you want.
Hayatıma karışmamam gerektiğini ne zaman öğreneceksin?
When are you gonna learn to stay the hell out of my life?
Onunla tanışacağın için nasılsa öğreneceksin.
You're gonna find out anyway because you're gonna meet her.
Öğreneceksin.
You'll have to learn.
Konuşmanın başını derde soktuğunu ne zaman öğreneceksin, Kaplumbağa?
When are you gonna learn that talking just gets you into trouble, Turtle?
Bunu yapmanın doğuracağı, iyi ve kötü sonuçlarını öğreneceksin.
You have to learn there's a right and a wrong way of doing things.
Bunların hepsini öğreneceksin, yeter ki 1-2 level atlayalım koçum benim.
You will learn all these as long as we skip one or two levels.
Çok yakında öğreneceksin.
Very soon you shall learn that.
Bunları yazarken cümle kurmayı da öğreneceksin.
You'll learn to build sentences with these...
Nasıl öğreneceksin peki?
- Maybe. Well, how are you gonna find out?
Bu testi neden aldığınızı öğreneceksin.
Then you'll know why you're taking this test.
Ne öğrenirsen öğren, acil bir durumda daha hızlı öğreneceksin.
No matter what you learn, you'll learn it faster in an urgent situation
Bana itaat etmesini, kurallara uymayı ve işine odaklanmayı öğreneceksin.
You will learn to obey me, follow protocol and stay fockused at all times.
Ne de olsa yakında öğreneceksin.
You'll find out soon enough.
Öğreneceksin.
You'll get it.
Az sonra bunun nasıI olduğunu öğreneceksin Gordon.
Well, you're about to know what that feels like, Gordon.
Adam gibi davranmayı ne zaman öğreneceksin?
When you gonna get right to, and fly well.
Ama bir gün sola gitmeyi öğreneceksin.
But one day you'll learn how to go left. Yeah?
Her şeyi yakında öğreneceksin.
You will know everything by and by.
Bir daha Bibi'nin kızlarına karışmamayı öğreneceksin.
I outrank you. So you tell B.V. that you're not gonna mess with his girls no more and we be cool.
Eşitliği sağlaman gerektiğini öğreneceksin.
Learn to work from both sides of the equation.
Yarın öğreneceksin.
You'll find out tomorrow.
Öğreneceksin.
You'll find out.
Gerçeği öğreneceksin ve rüyanın senin için olmadığını öğreneceksin.
You'll know the truth and you'll know this dream is not for you.
Eee, başka türlü bazı şeyleri nasıl öğreneceksin?
- Well, how else you gonna learn?
Gerçek avlanmak nasıl olurmuş öğreneceksin!
Now you're gonna find out what hunting rea y is!
Bunu bir haftada mı öğreneceksin?
You're going to learn that in a week?
Konferans odasında vereceğim sunumda her şeyi öğreneceksin.
I'll have to crash-brief you in the conference room.
Gelip kendin öğreneceksin.
You're just gonna have to come and find out.
Eğer bu oysa... nerede olduklarını öğreneceksin, ya da ben kendim cevaplarım, başına sıktığımda çığlıklarını duyabilsinler diye.
If it's him... You're gonna find out where they are, or i'm gonna answer it myself, So they can hear you scream when I blow your head off.
Bunları ne zaman öğreneceksin?
When will you learn?
Her şeye rağmen uçmasını öğreneceksin.
You'll learn how to fly no matter what.
Sanırım bunu kendin öğreneceksin.
You'll find out, I guess.
Her halukarda öğreneceksin, en iyisi ben söyleyeyim.
You'll find out anyway, but I prefer to tell you.
Bir yetişkin olmanın ne olduğunu öğreneceksin.
You're gonna have to learn how to be a grownup.
Bunu Carolyn'in öğrenmesi gerekiyorsa, sen de öğreneceksin.
This is a family. If Carolyn has to buy it, so do you.
Bir tane de olsa bir şeyi öğreneceksin.
You're gonna learn one goddamn thing.
Dans etmeyi öğreneceksin.
You're gonna learn to dance.
Burada bir sürü Tagalogca kelime öğreneceksin.
Yeah, you will learn a lot of Tagalog words here.
Burada çok şey öğreneceksin.
You'll learn a lot here.
İki gün boyunca, kıçını o sandalyeden ayırmayacaksın ve insan kalbiyle ilgili her şeyi öğreneceksin.
For the next two days, you're going to sit your ass in that chair, and you are going to learn everything there is to know about the human heart.
Zamanla her şeyi öğreneceksin, Fry.
You shall learn more in time, Fry.
Öğreneceksin.
You'll learn.
Bilirsin işte, eşyaları nasıl taşıyacağını öğreneceksin, insanların isimlerini öğreneceksin, anlıyorsun değil mi?
You know, you gotta learn how to put out packages, learn people's names, you know?
İnan bana, gerçekleştiği zaman bunu öğreneceksin.
Believe me, you'll know when it happens.
Fakat bununla yaşamayı öğreneceksin.
But you will learn to live with it.
Aldırmamayı öğreneceksin.
You'll get better at avoiding that.
Ve bana yalan söylemeye başladın, nedenini öğreneceksin.
And you start lying to me, you're gonna know why.
Burada yaşlı efendiden öğrendiklerimi öğreneceksin.
Here, you will learn what I Iearned from the ancient master.
On milyon. Ama karşılığında sabotajcının adını. ... gizli kimliğini ve virüse bağışık yeni bir lizin böceği öğreneceksin.
Ten million, but that gives you the identity of the saboteur the secret identity, and a new lysine bug that is immune to the virus.
Kimi araman gerektiğini öğreneceksin.
You're about to learn who you gonna call.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]