Bir yere gidemezsin translate Spanish
174 parallel translation
Bir yere gidemezsin!
¡ No lo harás!
Asla hiç bir yere gidemezsin.
No podrá.
Bensiz bir yere gidemezsin.
No te irás a menos que yo vaya contigo.
- Bir yere gidemezsin!
Yo voy. - No vas a ningún lado.
Yüzüne bir ayna tutup, en derinlerine kadar sana içini göstermeden bir yere gidemezsin.
No hasta que os ponga ante un espejo que os muestre vuestra alma.
Hiç bir yere gidemezsin Hollis!
¡ No te escaparás, Hollis!
Hiç bir yere gidemezsin.
No te escaparás.
Hank bunu almadan bir yere gidemezsin.
Hank, no le dejaré irse sin esto.
- Bu ateşle bir yere gidemezsin.
- No puedes escapar con esta fiebre.
Bu şekilde bir yere gidemezsin.
Así no puedes ir a ninguna parte.
Nereye kaçarsan kaç, bir yere gidemezsin.
No te escapas de su sombra.
Bir yere gidemezsin, David!
¡ No hay adónde ir!
Çünkü bir yere gidemezsin.
No puedes llegar a ninguna parte.
Hapse girersen hiç bir yere gidemezsin.
¡ No irás a ninguna parte si estás entre rejas!
Orası çıkmaz yoldur, bir yere gidemezsin!
Es un camino cortado, no puede ir por esta colina.
beni yenmeden.. bir yere gidemezsin!
Si quieres ir vas a tener que vencerme a mi primero.
Götürmezsen... - sen de bir yere gidemezsin.
Si no nos llevas no irás a ninguna parte.
Bu bacakla bir yere gidemezsin.
No irás a ninguna parte con esa pierna.
Bu üniversite işini halletmeden bir yere gidemezsin!
No te vas hasta que arreglemos lo de la universidad!
- Hiç bir yere gidemezsin.
- No puede marcharse. - ¿ Qué?
Ama senden bir kelime daha duyarsam... sadece bir kelime, hiçbir yere gidemezsin.
Pero si te oigo una palabra más, sólo una más, entonces no irás.
Araba yok, bir Cumartesi günü çadır kurmak ya da başka bir şey için çocuklarla bir yere gidemezsin.
Ningún coche, y no puedes salir un sábado, por dos días con una tienda de campaña, con los niños.
- Hiç bir yere gidemezsin... -
No te vayas ahora de aquí...
Artık bir yere gidemezsin.
No vas a ir a ningún lado.
- Belki hiç bir yere gidemezsin.
- Quizà no vayáis a ningún lado.
Bir yere gidemezsin.
No puedo llevarte a ningún lado.
Oh, hayır, bir yere gidemezsin.
No vas a ninguna parte.
Bir yere gidemezsin.
Se supone que tú no salgas.
Bir şey yemeden hiçbir yere gidemezsin.
Tú no vas a ningún lado a menos que comas algo.
Bir araba bulana dek bir yere gidemezsin.
No vas a ninguna parte hasta que encontremos un auto.
Hiç bir yere gidemezsin.
No te vas a ningún lado.
Nereye gidiyorsun? Bir yere gidemezsin.
- Tú no tienes que ir a ningún sitio.
Önüne bir ayna tutup içini sana derinliklerine kadar göstermeden bir yere gidemezsin.
No os moveréis de aquí, ni saldréis hasta que os haya puesto ante un espejo dónde veáis lo más recóndito de ti.
Bir yere gidemezsin.
No vas a ir a ninguna parte.
Sen yine de bir yere gidemezsin.
No vas a ninguna parte.
Hiç bir yere gidemezsin.
No saldras a ningun lado?
Onunla hiç bir yere gidemezsin, Davey.
No llegarás lejos con ella Davey.
Zaten bir yere gidemezsin, çünkü pastane henüz açılmadı.
Él no se va a ¡ r. La panadería todavía no abre.
Hiç bir yere gidemezsin... nehrin dibindeki o insanlar kadar... ölüsün artık.
Si te dejas ver, estás frío en el agua. Vas a acabar tan muerto como los que están en el río.
Bir yere gidemezsin, izin vermiyorum.
No vas a salir. No voy a dejarte.
Bir yere gidemezsin.
No se irá.
- Bir yere gidemezsin.
- ¿ Ya te vas?
- Bir yere gidemezsin!
- ¡ Tu te quedas aquí!
- Dostum, bir yere gidemezsin.
Hey, amigo, no puedes ir a ningún lado.
Hiç bir yere gidemezsin.
¡ Te quedas aquí, en el barco!
- Bir yere gidemezsin.
No nos dejes.
# Oh, sen bir çocuk arabası ya da beygirle her yere gidemezsin
Oh, no se llega muy lejos a caballo o en calesa
# Sen bir çocuk arabası ya da beygirle her yere gidemezsin
No se llega muy lejos en caballo o en calesa
Ama bu sandalyeye bağlarsam bir yere gidemezsin.
Atado a una silla no iras a ninguna parte,
- Gidemezsin bir yere.
- ¡ Te puedes ir detrás de las rejas!
Londra'da çok zamanın vardır, hep bir yere gitmek zorundasındır,... hepsine birden gidemezsin.
Hay mucho tiempo en Londres y tiene que ir a algún sitio. No se puede gastar enseguida.
bir yere gitme 51
bir yere gitmiyorum 43
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere kaybolma 21
bir yere ayrılma 38
bir yere gitmiyorsun 28
bir yere mi gidiyorsunuz 17
bir yere ayrılmayın 18
gidemezsin 213
bir yere gitmiyorum 43
bir yere mi gidiyorsun 103
bir yere gitmiyoruz 22
bir yere kaybolma 21
bir yere ayrılma 38
bir yere gitmiyorsun 28
bir yere mi gidiyorsunuz 17
bir yere ayrılmayın 18
gidemezsin 213
gidemezsiniz 39
bir yazar 32
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yıl sonra 30
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yolu var 41
bir yer biliyorum 28
bir yıl önce 51
bir yazar 32
bir yerde 60
bir yerlerde 73
bir yıl sonra 30
bir yolunu buluruz 32
bir yudum 17
bir yolu var 41
bir yer biliyorum 28
bir yıl önce 51