Bırak kalsın translate Spanish
784 parallel translation
Bırak kalsın! Mikrop dolu olabilir!
¡ Déjalo!
Bırak kalsın.
Deja las flores donde estaban.
- Varsa, bırak kalsın.
- Si la tienes, consérvala.
Pekala, bırak kalsın.
De acuerdo, deja que se quede.
Madem onun için bu kadar değerli bırak kalsın.
Que se lo quede si tanto le importa.
Bırak kalsın.
Vivirá.
Bırak kalsın.
Déjalo.
Bırak kalsın, belki bütün bina yanar.
Déjalo, a lo mejor se quema todo el conjunto.
Boş ver Paul, bırak kalsın.
Dejalo que se quede aqui, Paul.
- Ona dikkat et! - Bırak kalsın!
- ¡ Eh, eh, ten cuidado!
- Bırak kalsın.
- Déjalo estar.
- Öyle mi? Bırak kalsın. - Ya da başına bir şey gelmiştir.
Bueno, esperemos que no le haya pasado nada.
Hayır, bırak kalsın.
- ¿ cierto, gobernador? verdad?
- Bırak kalsın, dert etme.
Déjelo. No se preocupe.
- Hayır, bırak kalsın.
- No, déjalo.
Bırak da bari ölürken bana kalsın.
¡ Déjame que la tenga yo ahora que llega su final!
Nelson, bırak içeride kalsın.
Bien que viva ahí.
Bırak öyle kalsın.
Déjalo.
- Bırak bende kalsın.
Deja que me lo quede, George.
Bırak öyle kalsın.
Déjalo así.
Bırakın bu sandalyenin üzerinde kalsın.
Que permanezca en esa banqueta y que nadie le hable el resto del día.
Lütfen, Bayan Foley.Bırakın kalsın. Sizin bilinçaltı zımbırtısı dediğiniz şeyleri duymak isterim.
Déjenla quedarse, me gustaría escuchar su historia.
Bırak da polislik bana kalsın, olur mu?
Yo me encargo de la policía.
Bırak olduğu yerde kalsın.
Déjala donde está.
Bırak o kerhane Okada'ya kalsın. Topu onun olsun.
Déle ese piso asqueroso y mugriento a Okada.
Bırak açık kalsın.
Deja abierto.
Johnny, onu bırak biraz yalnız kalsın.
Johnny, déjalo ya en paz.
Bırak geçmişte kalan geçmişte kalsın.
Lo pasado, pasado está.
Bırakın benimle kalsın.
Deje que se quede conmigo.
- Bırakın burada kalsın.
- Déjala quedarse.
- Bırakın onda kalsın.
- Que se la quede.
Bırak, öylece kalsın.
Déjalo tirado.
Bırak o şekilde kalsın Kesa. Neden bir kahya gibi temizlik yapıyorsun?
Déjalo ya, Kesa. ¿ Cómo se te ocurre limpiar siendo la dueña?
Senin de belirttiğin gibi, Norman ve ben bir yabancı olarak başladık. Bırak, öyle kalsın.
Norman y yo somos extraños y seguiremos siéndolo.
Zararı yok, bırak burada kalsın.
No hace nada malo, déjala que se quede.
Bırak cahil kalsın.
Déjala en la ignorancia.
Bırak orada kalsın.
- Pues déjalo allí.
Bırak orada kalsın.
Ahí se quedará.
Bırak onlar sabaha kalsın Ellen.
Deja esas para mañana, Ellen.
Eğer ona güvenmiyorsan, bırak burada kalsın.
Si no confían en él, reténganlo.
- Bırak burada kalsın.
- Déjalo ahi.
Bırak, bu şekilde kalsın tatlım.
Manténla asi cariño.
Bırak muğlak kalsın.
Déjame con la duda.
Bırak böyle kalsın.
Olvídalo
Bırakın kapalı kalsın.
Déjelas cerradas.
Bırak bu gece yanımda kalsın.
Déjalo conmigo ésta noche.
Araba kalsın, babamı sen bırak. Yapma!
Paparazzo, te dejo el coche y luego lleva a mi padre a casa.
- O öldü, bırak öyle kalsın.
- Juan está muerto. ¡ Déjelo en paz!
Bırakın top onda kalsın.
Dejen que se quede con el balón.
- Olmaz, bırak biraz babasıyla kalsın.
- No, deja que se quede con su padre.
Bırakın kalsın.
Déjela descansar.
kalsın 231
bırak 1242
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakma beni 65
bırakmam 34
bırakın 390
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırak 1242
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakma beni 65
bırakmam 34
bırakın 390
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırakın beni 769
bırakacağım 37
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırakın gitsinler 39
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın geçeyim 78
bırak şimdi 60
bırakacağım 37
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırakın gitsinler 39
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın geçeyim 78
bırak şimdi 60