English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ I ] / Iyisi mi

Iyisi mi translate Spanish

1,892 parallel translation
- Sende daha iyisi mi var?
¿ Tienes uno mejor?
Benim de insan parçalarım var, iyisi mi gidip çıkarttırayım.
Bueno, yo, también, tengo una parte humana que quiero quitarme y planeo disfrutar la experiencia. ¡ Tata!
En iyisi mi?
¿ Eso es lo mejor, Laura?
Ve sen, sen iyisi mi benim iki adım arkamda ol çünkü köpüklerle ve bir süngerle randevun var.
Y tú, tú, mejor que te vengas dos pasos detrás de mí. Por que tienes una cita con algo de espuma y una esponja.
Eğer sonun o soytarı gibi olsun istemiyorsan, iyisi mi düzgün davranmayı öğren.
Si no quieres acabar como ese bufón, mejor será que aprendas a ir por el buen camino.
Ben bu adamı iyisi mi bir hücreye nakledeyim.
Mejor me ocupo de transferir a este tipo a una celda.
Siz iyisi mi...
Vas a tener que- -
Ama bu olay benim... Herkese göre onun için en iyisi bu.
Pero en realidad no es mi y hay otras personas que también creen que es lo mejor para ella.
Ya da daha iyisi, "Oprah" a * * * * * çıkarıp derinlemesine psikolojik profilimi mi çıkartırsın?
¿ O, mejor aún, un perfil en profundidad del psicótico en "Oprah"?
Hey, en iyisi ben hemen laboratuarıma geri döneyim.
Debería volver a mi laboratorio.
Evet işe aldığım avukatların ülkedekilerin en iyisi olduğunu gururla söyleyebilirim.
Sí, y me honra decir que mi política de empleo sea la más diversa del país.
Rahibimizle ve ailemle konuştum eğer böyle bir karar çıkarsa.. Doğumdan sonra Ohio'ya dönmemin en iyisi olacağına karar verdik.
Lo he hablado con mi familia y nuestro párroco, y todos estamos de acuerdo de que si esto sucedía... sería mejor que después del nacimiento, yo regrese a casa a Ohio.
İyisi mi biraz kahve içeyim.
Mejor me tomo un café recién hecho.
- İyisi mi suçlu olan özgür kalsın.
Exactamente.
İyisi mi suçlu olan özgür kalsın, öyle mi, Murdoch?
Es mejor que un hombre culpable sea libre, ¿ eh, Murdoch?
Sence de en iyisi bu değil mi?
¿ No crees que es lo mejor?
En iyisi, onları bana teslim et.
Entrégamelos a mi, es mejor.
En iyisi, benim gibi insanlardan uzak durmak değil mi?
¿ No es mejor mantenerse lejos de la gente como yo?
Ama şu anda elimden gelenin en iyisi bu.
En este momento, es mi mejor oferta.
Daha iyisi, arabanı tamir ettir, bende ödeyeyim ve sende bonusları biriktir.
Mejor aún, muestre su coche, yo pagaré y continúo con mi seguro.
İyisi mi bana biraz yetenek göster.
Mejor que me muestres alguna destreza.
Daha da iyisi! bay Sinha'nın kendi gibi güçlü bir rakibi olacak öyle değil mi Sinha amca?
Aún mejor, así Tío Sinha podrá verlo
Pekala.. İyisi mi ben gidip onu, orada bulayım.
Bien, entonces voy a buscarla ahí.
İyisi mi sandviç yapalım.
- Hagamos un sandwich.
Gece hayatı dersen kuzenim Duke'un caz kafesinden iyisi yok.
¿ Vida nocturna? Puede ir al bar de jazz de mi primo Duke.
Benim en iyisi olduğumu bilmek... - Önemli mi sizce?
¿ Es importante para Ud. Saber que soy el mejor?
Vermont'un en iyisi.
Era la especialidad de mi madre.
İyisi mi, öldür beni.
Preferiría que lo hicieras.
- Daha iyisi olamazdı, değil mi?
¿ No podría ser mejor, verdad?
İyisi mi... İyisi mi bunu Interpol'e de verelim.
Démoselas a la Interpol también.
Odamda daha iyisi var.
Tengo una mejor en mi habitación.
Ben en iyisi ofisime dönüp, tüm şu kafa doktoru işlerini hazır hale getireyim.
Mejor regreso a mi oficina y comienzo a hacer funcionar la operación reductora de cabezas.
Lekenin icabına bakmak için bir maden suyu alayım ben en iyisi.
Yo sólo voy- - Sólo voy a tomar una gaseosa para tratar mi mancha.
En iyisi sana da getireyim.
Porque es mi función. Te traeré una.
O zaman en iyisi çenemi tutmak, değil mi?
Quizas tendré que callarme.
En iyisi yemeğe bensiz git.
Deberias ir al almuerzo sin mi.
Philly'nin en iyisi. Küçük bir teşekkür. Tutuklumu bana teslim etmekteki işbirliğiniz için.
La mejor de Philadelphia solo gracias por ser tan cooperativos en la custodiar mi prisionero por mi oh, es oficial, Saccardo cumples mi voluntad hmm. que tipo hey, admitelo me hechaste de menos
İyisi mi, bir toprak bükme öğretmeni bulmak için etrafa göz atayım.
Yo iré a dar una vuelta, a ver si encuentro a un Maestro Tierra.
En iyisi olacak.
Este será mi mejor trabajo.
İyisi mi git sen, yoksa azar işiteceksin.
Venga, papi, vete ya que te van a regañar.
En iyisi görünüşüme dikkat edeyim.
Será mejor que revise mi aspecto.
Öyle mi, en iyisi bu muydu?
Oh, sí, ¿ esa ha sido tu mejor toma?
Sanırım bu, sitemin en iyisi olacak. Acaba bu neden beni korkutuyor?
creo que esto puede ser mi mejor blogsite aún ahora, por qué me asusta?
İyisi mi kendi gözlerinizle görün.
Bueno, míralo tú mismo.
Grup iyiydi. Tabelalar olmadan insanlar tuvaletleri bulmuştu. Ve en iyisi, boğazım deşilmemişti.
La banda sonaba la mayoría de la gente encontró los baños sin los carteles y lo mejor de todo, mi garganta permanecía sin ser cortada.
Babam gelmeden gitmen en iyisi.
Será mejor que te vayas antes de que llegue mi padre.
Kadınım için her zaman en iyisi.
Sólo lo mejor para mi chica.
En iyisi sevgilimi bulup kafayı çekeyim,... param cebimde kalsın.
Creo que iré por mi chica, me emborracharé y cuidaré mi dinero. ¡ Espera!
Sözleşmeyi imzalıyor musun? Neden böyle istediğini biliyorum ama kendine bir sor mücadele etmenin sebebi sırf savaşçısın diye mi yoksa bu çocuk için en iyisi bu olduğu için mi?
Yo sé por qué tú crees que quieres esto, pero debes preguntarte si estás dando lucha porque eres un luchador o si esto es realmente lo mejor para este niño.
Tanrım. - Şirin mi? - Daha da iyisi.
Dios- ¿ Es bonito?
Eğer boşboğazlık etmeye devam ederse, müdahale edilir. - Hayır. - İyisi mi bir şeyler yapmalıyız, Nick.
Porque hasta tanto las Empresas Darling no sean mías la boda se hace.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]