Kalbi durdu translate Spanish
373 parallel translation
Sadece kalbi durdu ve öldü. "
Tuvo un ataque ".
Vatan henüz kurtarılıp sil baştan toparlanırken kısa bir rahatsızlığın ardından babasının kalbi durdu.
Después de sobrevivir a todo, cuando la vida volvía a empezar, tras una breve dolencia, el corazón del padre se paró.
Benim gürbüz Kara Bess'im, Gururum, herşeyim Onun zavallı kalbi durdu. Binicisi olan
Mi Bonnie Black Bess, una vez mi orgullo... su corazón no resistió al esfuerzo de salvar a su dueño
- Kalbi durdu. - Elektroşok.
- Doctor, su corazón se detuvo.
Kalbi durdu, ama eğer isterseniz size yeni bir at hazırlatabilirim.
Su corazón ha estallado, pero pueden prepararos otro.
Bu yüzden oksijen alamıyordu, kalbi durdu?
¿ Y por eso no recibía oxígeno y se le paró el corazón?
Daha sonra kalbi durdu, ve Dr. Paultees geldi ve onu kurtardı.
Más tarde se le paró el corazón y se salvó gracias al Dr. Paultees.
Kızınızın kalbi durdu.
Su hija tuvo un infarto.
Ama bu kadının kalbi durdu. Bana ihtiyacı var.
Debo recuperar este corazón.
Marichek'in kalbi durdu.
Control / Enfermería. El Oficial Marichek sufrió un infarto.
- Kalbi durdu.
Paro cardiaco.
Acil ameliyat sırasında kalbi durdu.
Su corazón se detuvo durante la cirugía.
- O küçük kız mı? Molly! Kalbi durdu.
Le ha bajado la tensión y está inconsciente.
Kalbi durdu. - Damar hattı açın.
- Necesito 2 cánulas francesas del 15.
Kalbi durdu ve başlatılamadı.
4 unidades de O negativo, 2 rondas de epi y un pinzamiento.
Kalbi durdu.
Entró en paro. Epinefrina.
Tüm imkanlarımızı kullandık, ama kalbi durdu ve öldü.
Usamos todos nuestros medios, pero se le paró el corazón y murió.
Kalbi durdu.
Paro cardíaco.
Kalbi durdu!
Paro cardíaco.
Kalbi durdu!
Se le ha parado el corazón.
Kalbi durdu, çünkü tüm vücut ısısını kaybetti.
Falla porque ha perdido todo su calor corporal.
Bugün, 4 Mayıs, 1980, 15 : 05, Ljubljana'da ulusumuzun ve azınlıkların büyük evladının kalbi durdu.
Hoy, 4 de mayo, 1980, a las 15 : 05, en Ljubljana, ha dejado de latir el gran corazón del gran hijo de nuestras naciones y minorías...
Kalbi durdu.
Tiene una parada.
- Asansörde kalbi durdu.
- ¿ Qué? - Tuvo una parada en el ascensor.
Sonra akciğerleri iflas etti ve en sonunda da kalbi durdu.
Luego se le hundió un pulmón y por último, se le paró el corazón.
- Kalbi durdu!
- ¡ Fibrilando!
- Kalbi durdu!
- ¡ Está fibrilando!
- Kalbi durdu.
- Parada.
Kalp pilini denedik, kalbi durdu. 15, 20 kez şok verdik.
Probamos con el marcapasos, sigue en fibrilación, 15 ó 20 descargas.
- Kalbi durdu.
- Tiene bradicardia.
Kalbi durdu.
Una parada.
Kalbi durdu.
Parada total.
- Kalbi durdu.
- Ahora está fibrilando.
Kalbi durdu.
¡ Se le ha parado el corazón!
Kalbi durdu.
Su corazón se paró...
Heather'ın kalbi durdu.
Necesitamos hacer funcionar su corazón, pero se muere, y ella lo sabe. Heather ha colapsado.
- Joel'un kalbi durdu.
- ¿ Qué ha pasado? - Tiene parada cardiaca.
- Kalbi durdu!
- ¡ Se nos va! - ¡ Mierda!
Kalbi durdu.
El mío se ha venido abajo.
Kalbi durdu.
Parada.
- Ne kadardır kalbi durdu?
- ¿ Cuánto tiempo lleva de parada?
Kalbi durdu.
Taquicardia ventricular.
- Kalbi durdu!
- ¡ Paro!
- Kalbi durdu.
- Su corazón dejó de latir.
Kalbi durdu.
Murió de ruptura de aorta.
- Kalbi durdu dediler.
- ¿ Qué tal va?
- Kalbi durdu.
- Está fibrilando.
Kalbi mi durdu?
¿ Su corazón se paró?
Kalbi bu yüzden durdu.
Por eso le falla el corazón.
Doktor, kalbi durdu.
Se le ha parado el corazón.
- Kalbi durdu.
- Plano.
durdur 139
durdu 87
durduk 23
durdum 42
durdurun 141
durdular 27
durduramıyorum 35
durdur onu 200
durdurun onu 231
durdurun şunu 91
durdu 87
durduk 23
durdum 42
durdurun 141
durdular 27
durduramıyorum 35
durdur onu 200
durdurun onu 231
durdurun şunu 91
durdur onları 66
durdur arabayı 52
durdurun onları 81
durdur şunu 145
kalbim 98
kalbi 31
kalbin 16
kalbimi kırdın 25
kalbimi kırıyorsun 46
kalbim kırıldı 16
durdur arabayı 52
durdurun onları 81
durdur şunu 145
kalbim 98
kalbi 31
kalbin 16
kalbimi kırdın 25
kalbimi kırıyorsun 46
kalbim kırıldı 16