English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ O ] / Onu bulduk

Onu bulduk translate Spanish

1,609 parallel translation
Sanırım onu bulduk.
Creo que lo hemos encontrado.
Onu bulduk, efendim.
La encontramos, señor.
- Onu bulduk!
- ¡ Lo tenemos!
Tamam, onu bulduk! Kredi kartı kullanmış.
Okay, Bien, ¡ lo hemos hecho!
Anne, onu bulduk.
Mamá, la encontramos.
- Onu bulduk.
- Lo tenemos.
Onu bulduk.
Encontramos a ella.
- Mutlu son. - Selam, onu bulduk.
Hola, lo hemos encontrado.
Onu bulduk.
Le tenemos.
- Onu bulduk mu tamamdır.
Sólo debemos encontrarla.
Onu bulduk.
Lo tenemos.
Neyse ki biz onu bulduk.
Bueno, por suerte, nosotros la encontramos.
- Evet, onu bulduk.
Si, si, la encontramos. Oh.
Sanırım onu bulduk
Aqui, en la armeria
Tamam, onu bulduk.
Bingo, lo tenemos.
Onu bulduk.
Ya lo hemos encontrado.
- Onu bulduk.
Lo encontramos.
Sanırım onu bulduk.
Creo que la he encontrado.
Onu dışarıda bulduk. Arkadan girmeye çalıştı.
- Lo encontramos intentanto entrar por atras.
Biz onu biraz tüyler ürpertici bulduk. - Ne?
Lo encontrábamos un poco, espeluznante.
Onu öldüreni de bulduk.
Y encontramos a la persona que lo mató.
Onu bu koordinatlarda süzülürken bulduk.
Lo encontramos flotando en estas coordenadas.
Onları bulduk mu onu da bulduk demektir.
Si los encontramos, lo encontramos a él.
Winston gittikten otuz dakika kadar sonra bulduk onu.
Lo encontramos unos 30 minutos después de que Winston se fue.
Onu bulduk.
Lo encontramos.
- Onu evinde koridorda bulduk. - Üç deyince.
Benjuí para el camino del pecho.
Onu bu bölgede çalışan bir çöp kamyonunda bulduk.
Lo encontramos en un camión de basura que da servicio en esta área.
Dün, onu Sarah Koskoff'un cesedinde bulduk.
Ayer la encontramos con el cadáver de Sarah Koskoff.
Sanırım onu da az önce bulduk.
Creo que acabamos de encontrarlo.
Bir tanesi de sizin! Onu kurbanın evinde bulduk!
Uno es suyo, el otro lo hallamos en el piso de la víctima.
Beyaz siyah bir plaka hatırladığını söyledi ve onu burada bulduk.
Dice que recuerda una matrícula blanca con letras negras. Y he deducido que es de Nueva York.
Demek ki onu bir teknede tutuyor. - Teğmen, gerçek adını bulduk.
Teniente, tenemos su verdadero nombre.
Onu birkaç gün önce bulduk.
Lo encontramos hace un par de días.
Onu 24 saat içinde bulduk,.. ... diğerleri bulunduklarında doğa şartlarına çoktan yenik düşmüştü.
Ella fue encontrada dentro de las 24 horas y las otras estuvieron expuestas a la acción de los elementos.
- Onu bulduk.
Vamos a necesitar un médico
Onu 4 gün önce K Caddesi'nin bir ara sokağında bulduk.
La encontramos hace cuatro días en un callejón de la calle K.
Wester Drumlins koleksiyonunun gururu. Onu da orada bulduk.
El orgullo de la colección de Wester Drumblins la encontramos allí también.
Onu körfezde bulduk, ve açıkçası uzun bir süre suda kaldınız.
Lo encontramos flotando por la bahía, y, obviamente, usted ha estado en el agua algún tiempo.
İnsanlar bana onu nasıl bulduğumuzu soruyorlar ben de, önce, "biz onu bulmadık" diyorum "sadece evini bulduk" sonra da diyorum ki "onu da biz bulmadık, o bize verdi".
La gente me pregunta cómo lo encontramos... y yo digo, primero, nosotros no lo encontramos... Sólo su casa. y en segundo lugar, nosotros no la encontramos, él nos lo proporcionó.
Onu caddenin ortasında oturmuş, trafiği yönlendirirken bulduk.
Lo encontré sentado en medio de la calle dirigiendo el tráfico.
Sonunda onu sokakta bulduk.
Finalmente lo encontramos, vivía en la calle.
Sanırım onu bulduk.
?
Onu böyle bulduk.
Así fué como lo encontramos.
Onu bu sabah evinde kemeriyle boğulmuş olarak bulduk.
Lo encontramos esta mañana en su apartamento, colgando de un cinturon.
- Bulduk onu.
¡ Estoy aquí!
Gül yapraklarının üstünde, onu öldürmek için kullandığın ilacın üzerindekilerle aynı olan parmak izlerini bulduk.
Hemos encontrado tus huellas en esos pétalos de rosa... Y coinciden con las del cartucho usado para matarla.
Evet, onu sokakta yatarken bulduk.
Sí, le encontramos tendido en la calle...
Onu dalgın bir şekilde bulduk.
Lo hallamos pensativo.
Bunu biliyorum Barry çünkü derini, onu öldüren 45'liğin horozunda bulduk.
Sé esto, Barry porque recuperamos tu piel del gatillo de la.45 que la mató.
Onu uyandırmaya geldiğimizde bu şekilde bulduk.
Cuando entramos a despertarlo, esto es lo que encontramos.
Onu bir otel odasında bulduk.
La encontramos en una habitación de hotel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]