English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ O ] / Onu buraya getir

Onu buraya getir translate Spanish

546 parallel translation
Haydi, De Voss, onu buraya getir.
Ve, De Voss, tráelo aquí.
Onu buraya getir.
- ¡ Devuélveme la cámara! - ¡ No!
Onu buraya getir.
Ponlo aquí.
Bateman, onu buraya getir.
Bateman, tráelo aquí.
Onu buraya getir.
Tráelo aquí.
Yapabilirsen eğer, onu buraya getir.
- Tráelo de vuelta aqui, si puedes.
Onu buraya getir.
Tráeme eso acá
- İyi, git ve Onu buraya getir.
- Bueno, pues tráelo aquí.
Musette, onu buraya getir!
¡ Musette! ¡ Aquí, chica!
Onu buraya getir, ben de sana adresi vereyim.
Tráela, y te daré la dirección.
Onu buraya getir.
Dígale que pase.
Onu buraya getir Tarzan.
Haz que se tire, Tarzán.
- Las Vegas'a git ve onu buraya getir. - Emredersiniz.
Ve a Las Vegas y tráela.
- Onu buraya getir, Leonard.
- Tanto gusto. Tráelo aquí.
Onu buraya getir.
Tráelo aquí adentro.
- Matt, atına atla ve onu buraya getir.
- Matt, coge un caballo y tráela.
Öldüğümü, bittiğimi söyle ama Tanrı adına onu buraya getir!
Dile que he perdido, lo que sea. ¡ Consigue que venga!
- Evet, onu buraya getir.
- Sí, traerlo aquí - De acuerdo.
Onu buraya getir.
Tráela aquí.
onu buraya getir.
Vamos a buscarle, Sr. Reid.
- Onu buraya getir.
Traédmelo.
Sandak, Luke Radford'a git ve döndüğümde onu buraya getir.
Sandak, ve a buscar a Luke Radford y que esté aquí cuando yo vuelva.
Onu buraya getir.
Aquí lo traigo.
Onu buraya getir.
Ponla aquí.
Gece vakti onu buraya getir.
Tráela aquí esta noche.
- Onu buraya getir.
- Acércale a la manga. - De acuerdo.
Ayıksa onu buraya getir.
Si está sobrio, tráele aquí.
Yarından sonraki gün onu buraya getir.
Tráelo de vuelta pasado mañana.
- Onu buraya getir.
- Tráigala aquí.
Sana Yukinojo'yu getirmeni söyledim. Bir an önce onu buraya getir.
Te dije que trajeras a Yukinojo aquí de una vez.
- Onu buraya getir. - Peki.
Traiga el caballo aquí.
Gizli yolu kullanarak getir onu buraya...
tráemelo por el camino secreto
Polis gidip onu bulmadan önce doğruca sinemaya gidip o kuş kafesini buraya getir.
Ve al cine y trae esa jaula antes de que la encuentre la policía.
Haydi, onu buraya getir.
Vamos, traedle aquí.
Buraya getir de öldüreyim onu.
Traigale aqui, le mataré.
Gidip onu bul ve buraya getir.
Ve a buscarla y tráela aquí.
Buraya getir onu.
Tráele aquí.
Mara'yı buraya getir, onu pek ala koruyabilirler.
Trae a Mara aquí, aquí podrán vigllarla.
Getir onu buraya.
Tráelo afuera.
Onu bul ve buraya getir.
- Ve por él.
Onu karşıla ve buraya getir.
Vaya a su encuentro. Tráigale aquí.
- Ve onu buraya geri getir.
- Y tráigalo.
Derhal buraya getir onu!
¡ Que venga enseguida!
Aç onu, bir çanta bulacaksın, al ve buraya getir.
Y traiga una bolsa que hay dentro.
Getir onu buraya.
Tráigalo.
- Buraya getir onu.
Tráiganla.
Onu bugünkü gösteriden önce buraya getir.
Tráele hoy, antes del programa.
Hemen buraya getir onu!
Tráela aquí!
Getir onu buraya.
Traedla aquí.
İçinde bir ilk yardım çantası var, onu hemen buraya getir.
Dentro hay un botiquín, tráelo rápido.
Onu buraya getir.
Hazlo entrar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]