English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ P ] / Polis çağıracağım

Polis çağıracağım translate Spanish

322 parallel translation
Eğer 15 dakika içinde burayı terk etmezseniz, polis çağıracağım!
Si no estáis fuera de aquí en 15 minutos ¡ Enviaré a la policía!
Polis çağıracağım.
Voy a llamar a la policía.
O çarpık bacaklı değil! Polis çağıracağım!
Estate quieto, o llamaré a un guardia.
Size söylüyorum, o ateşi söndürün ve gidin buradan yoksa polis çağıracağım.
Apaguen ese fuego y salgan de aquí, o llamaré a la policía.
- Polis çağıracağım.
- Llamaré a la policía.
Derhal çıkmazsanız, polis çağıracağım.
Si no se va de inmediato, llamaré a la policía.
Polis çağıracağım.
Voy a por la policía.
- Polis çağıracağım.
- Avisaré a la policía.
- Polis çağıracağım!
¿ Y si llega la policía?
Çıkmazsanız polis çağıracağım!
¡ Si no sale de aquí, llamaré a la policía!
Defol yoksa polis çağıracağım!
¡ 800.000! ¡ Imbécil! ¡ Lárgate o llamaré a la policía!
- Abine yaptığım gibi! - Polis çağıracağım!
- Lo que le hice a tu hermano.
- Pekâlâ, polis çağıracağım.
Llamaré a la policía.
Bir daha dilencilik edersen polis çağıracağım.
Si pide, llamaré a la policía.
- Polis çağıracağım.
- ¡ Si no sale llamaré a un policía!
Git yoksa polis çağıracağım.
Váyase o llamo a la policía.
Polis çağıracağım. Seni tutuklatacağım, duydun mu?
¡ Llamaré a la policía!
Evet, polis çağıracağım.
- Sí, sí.
Polis çağıracağım, elbette.
llamar a Ia policía.
Böyle davranırsan polis çağıracağım.
Llamaré a uno como siga así.
Daha fazla uzatırsanız polis çağıracağım! Başka bir polis!
Si sigue con las guarradas llamo a un policía.
30 saniye içinde polis çağıracağım!
¡ En 30 segundos llamaré a la policía!
Şu müziği hemen kapatmazsanız polis çağıracağım!
Si no para ese tocadiscos ahora mismo voy a llamar al departamento de policía.
Bu sefer gerçekten polis çağıracağım!
¡ Esta vez voy a llamar a la policía!
Polis çağıracağım dedi.
Dijo algo sobre llamar a la policía.
Bana o anahtarı vermezsen, Hemen gidip polis çağıracağım.
Si no me da la llave...
Beni takip etmeye devam ederseniz, polis çağıracağım.
Si no deja usted de seguirme, llamaré a la policía.
Bir daha gelirsen, polis çağıracağım, şerefsiz!
¡ Si vuelves por aquí, llamaré a la Policía!
- Tamam. Polis çağıracağım.
- Sí, llamaré a la policía.
- Senin için polis çağıracağım.
- En cuanto a ti, debería llamar a un policía.
Şimdi git buradan yoksa polis çağıracağım.
Ahora váyase o llamo a la policía.
Gidin buradan yoksa polis çağıracağım şimdi.
¡ Fuera antes de que llame a la policía!
- Şimdi polis çağıracağım.
- Ahora voy a llamar a la policía.
- Polis çağıracağım. - Anlatacaklarımı bitirmemi bekleyin.
- Llamo a la policía.
Derhal çıkmazsanız, polis çağıracağım.
Si no se va inmediatamente llamo a la policía.
Şimdi polis çağıracağım, bekle hele.
- ¡ Cállese! - Voy a llamar a la policía, espere.
Polis çağıracağım... Bakalım ne söyliyeceksin?
Jovencito, antes de llamar a la policía, tienes algo que decir?
Şuna bir son vermezseniz, polis çağıracağım.
Si no paran esto enseguida, llamaré a la policía.
Dur, yoksa polis çağıracağım!
¡ Alto, o llamaré a la policía!
- O da suçlamak istiyor? - Polis çağıracağım.
- ¡ Por supuesto que quiero denunciarlo!
Polis çağıracağım!
¡ Llamaré a la policía!
Ailemi rahat bırakın, yoksa polis çağıracağım!
- Deje a mi familia o llamo a la policía.
Polis çağıracağım.
Llamaré a la policía. - ¡ No, no!
- Polis çağıracağım.
- ¡ Llamaré a la policía!
Bak, polis çağıracağım.
Mire, voy a llamar al policía.
Sonra polis çağıracağım.
Luego llamaré a la policía.
Evet, polis. Asıl polisi şimdi ben çağıracağım.
La policía soy yo quien irá a buscarla ¡ Canalla!
Polis çağıracağım.
ESO LO EMPEORÓ,
Stanley, eğer polis çağırmazsan, ben çağıracağım.
Stanley, si no llamas a la policía, lo haré yo.
Polis çağıracağım.
Avisaré a la policía.
- Polis çağıracağım.
- Llamo a la policía.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]