English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Sahiden mi

Sahiden mi translate Spanish

2,467 parallel translation
Sahiden mi?
¿ Lo harías?
Sahiden mi?
¿ Honestamente?
- Sahiden mi?
- ¿ En serio?
Önceden İkinci bulvar'da çalışıyordum. - Sahiden mi?
- Solía trabajar en un negocio de la sexta avenida.
Sahiden mi?
¿ En serio?
- Sahiden mi? - Evet.
- ¿ De verdad?
Sahiden mi?
Cierto.
İşaret fişeği mi? Sahiden mi?
Un cohete, de hecho, ¿ A qué se refiere?
Sahiden mi, o zaman o işi yapmanın en iyi yöntemi nedir?
¿ En serio? ¿ Cuál es la mejor manera de hacerlo entonces?
- Sahiden mi?
¿ En serio? ¿ Así nada más?
Dalgıç Dave. Sahiden mi?
¿ El Buso Dave, de verdad?
Sahiden mi?
¿ De verdad?
- Sahiden mi?
- ¿ De veras?
- Sahiden mi?
- ¿ De verdad?
Rahm Emanuel tarafından Eşsiz'e hediye verildiğinin farkında mısınız? - Sahiden mi?
- le han dado a Unique la llave de la ciudad de Rahm Emanuel?
- Sahiden mi?
¿ De verdad?
Nicholas, sahiden mi?
¿ Nicholas, en serio?
Sahiden mi?
¿ Es eso un hecho?
Sahiden mi?
¿ Lo crees?
- Sahiden mi?
- ¿ En serio? FBI.
Artık değil. - Sahiden mi?
- Ya no lloro más en los funerales.
- Sahiden mi?
¿ En serio?
Sahiden mi?
¿ En serio? ¿ Él?
Sahiden mi?
- ¿ Lo harás?
Sahiden mi?
En serio.
Vay be, sahiden mi?
Vaya, ¿ en serio?
Çoğu kişi "vay be" veya "sahiden mi?" diyor.
La mayoría dice "guau" o "¿ en serio?".
- Sahiden mi?
- Es una broma.
- Sahiden mi?
- ¿ En serio? - Sí.
Sahiden mi?
- ¿ De verdad?
Sahiden gitmek mi zorundasın?
¿ De verdad tienes que irte?
Sahiden mi?
¿ Sí?
Benim işim sahiden güzel.
Quiero decir, mi trabajo es bueno.
Elizabeth, sahiden Minturn'ün ben olduğunu mu sandın yoksa bu işin bitmesini mi istedin?
Elizabeth, ¿ realmente pensabas que Minturn era yo, o solo... querías terminarlo?
Sahiden mi?
¿ De veras?
Sahiden öyle mi dersin?
¿ De verdad lo crees?
Aramızı sahiden düzeltmek istiyor musun?
¿ Quieres recuperar mi lado bueno?
- Sahiden mi?
- Sí.
Paolo'm. Sahiden de sen misin?
Mi Paolo. ¿ De verdad eres tú?
- Sahiden mi?
¿ Cómo lo sabes?
Savaştan önce çiftçilik mi yapıyordunuz sahiden?
¿ Realmente era un granjero antes de la guerra?
Oh, sahiden mi?
¿ Sí?
Sahiden lordum ne desem bilemiyorum, ama ona çılgınca bir tutkuyla aşık.
De veras, mi señor, no sé qué pensar sino que lo ama con un afecto enfurecido.
Biraz çalışmam lazım sahiden, ufak bir düzenleme falan.
Debo hacer trabajo, realmente. Ordenar mi legajo.
Dedektif Corcoran sahiden de beni buraya getirmeni mi söyledi?
¿ De verdad el detective Corcoran te dijo que me trajeras aquí?
Bana sahiden de merhum kardeşimi anımsatıyorsun.
De verdad me recuerdas a mi difunto hermano.
- Sahiden de tüm kariyerimi bu iki firari için bir kenara atacağımı... - Öyle değil mi?
- ¿ No es verdad?
Kusuruma bakma ama sahiden çok komik bir durum değil mi?
Lo siento, pero sinceramente esto es hilarante.
- Sahiden hoşuna gider mi dersin?
- ¿ Le gustará?
Evimde yıkanıyorum ben, sahiden.
Me voy a casa. Quiero decir, en mi auto.
- Bu konuyu şimdi mi açacaksın sahiden?
¿ De verdad vas a sacar el tema ahora?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]