Saldırı mı translate Spanish
5,593 parallel translation
Protestanlardan yeni bir saldırı mı?
¿ Los nuevos ataques los provocaron los protestantes?
Mesafe tek bir atlayışla ulaşmak için çok büyük. Jutsu işaretlerini yapmak ve düşman saldırılarını püskürtmek için zamana ihtiyacımız var. muhtemelen büyük kayıplar vereceğiz.
Pero hay que estar lo bastante cerca como para llegar de un salto, tener tiempo para plantar sellos y rechazar los ataques enemigos.
Herneyse, internette durum tespiti yapmak küçük bir şey ama benim yaptığım mahremiyetine ve aramızdaki güven ilişkisine çok çirkin bir saldırıydı ve özür dilerim.
Quiero decir, una cosa es hacer una pequeña búsqueda legítima online, pero lo que hice fue... una violación asquerosa de tu privacidad y de nuestra confianza, y lo siento.
Burada saldırıya uğrasak ortada sap gibi kalırım.
Si somos atacados ahora, no tengo nada con que defenderme.
Rus Konsolosluğunda saldırının arkasında başka birinin olduğuna dair elinde kanıtı olan gizli bir adamım var.
Tengo a un tipo en la embajada rusa que dice tener pruebas de que alguien más estuvo detrás del ataque.
Saldırı için neyin kullanıldığı hakkında herhangi bir şey var mı?
¿ Alguna idea de qué se utilizó para llevar a cabo el ataque?
Saldırıyı nasıl durduracağımı biliyorum.
Sé cómo detener el ataque.
- Saldırıyı nasıl durduracağımızı biliyorum.
Ya nos vamos. Sé cómo detener el ataque.
Bir keresinde benim başıma geldi kontrolümü kaybettim ve İkinci Dünya Savaşındaki Japon askerlerince saldırıya uğramaya başladım.
Una vez, me sucedió eso y luego perdí el control, y comenzaron a atacarme soldados japoneses de la segunda guerra mundial.
Teşkilatımız Washington'da büyük bir saldırı alltında.
Nuestra agencia, la de ustedes y la mía está siendo atacada en Washington.
Miranşah içine girilmesi oldukça zor bir yer haline geldi Dande Darpa Khel'e yapılan hava saldırısından sonra orada hiç adamımız yok.
Miranshah siempre ha sido difícil de infiltrar con nuestros recursos y no hemos tenido escuadras operando en la zona desde el ataque a Dande Darpa Khel.
Bu saldırıyı baş şüphelimize bağlayan başka kanıtlar var mı?
¿ Alguna otra prueba conecta el ataque con el principal sospechoso?
Timsah saldırısı mı?
¿ Ataque de caimán?
Umalım da birisi saldırganı görüntüleyebilmiş olsun. Çünkü, otelin güvenlik kameraları saldırıdan önce kapatılmış.
Con suerte alguien sacó alguna imagen del pistolero, porque las cámaras de seguridad del hotel se apagaron justo antes del tiroteo.
Sanırım bu saldırganın cebinden gelmiş olabilir.
He pensado que quizá pudo caérsele del bolsillo al pistolero.
Hayvan saldırısı mı?
¿ Sobre los... ataques de animal?
Saldırı ile ilgili herhangi bir görüntü var mı?
¿ Hay algún material de archivo del ataque... cualquier cosa?
Cinsel saldırı kontrolü yaptın mı?
¿ Has hechos las pruebas de agresión sexual?
Maskeli manyaklardan birisi bana saldırdı ama bir polis onu vurdu sanırım.
Fui atacada por uno de esos pirados con máscara, pero le disparó un policía, creo.
Yani bir reklam hilesi olarak saldırı tezgahladım öyle mi?
¿ Se refiere a montar un ataque como truco publicitario?
- Liberty Square Bar... -... bulunduğu parkın diğer tarafında. - Kurbanımız saldırıya uğradığında...
El bar Liberty Square está en el otro lado del parque donde se encontró el cadáver.
Bir ayı tarafından saldırıya uğraşayacağımıza takmıştık hani?
¿ Y que nos obsesionaba que nos atacara un oso?
Saldırı fırsatı yaratacağım demiştim!
¡ Dije que yo abriría la brecha!
Asıl saldırıyı babamlara bırakalım!
¡ Mi padre y los demás se ocuparán del acto principal!
Saldırılarımız onda hiçbir etki göstermiyor.
no tienen efecto.
Normal saldırılar işe yarar mı peki?
¿ Y si le atacamos físicamente?
Ayrılmadan önce bir veda saldırısı yapayım dedim!
¡ Y pensé en intentarlo antes de irme!
Saldırıya mı uğradın?
¿ Le atacaron?
Dr. Hoyos ya aradığımız adam... ya da garajda Chupacabra'nın saldırısına uğradı.
Así que Dr. Hoyos o es el tipo que estamos buscando, o fue atacado por el chupacabra en el garage.
Bu sabah saldırıya uğradı. - Aman Tanrım.
El compañero de su marido, el doctor Reyes... fue atacado esta tarde.
İnsansız Hava Aracı saldırılarının ki bunu da NSA'den öğrendim İHA videolarını bilgisayarımızda seyredebiliyoruz.
Todo empeoró, sobre todo los ataques con drones. En la NSA también averigüé que podíamos ver vídeos de drones... desde nuestros ordenadores.
Gardımızı düşürmemizi istemiyorum, tekrar saldırıya uğramak istemiyorum.
No quiero que bajemos la guardia y que vuelvan a golpearnos.
Bu durumda öğrenmemiz gereken tek şey saldırganın kendi gücünü ona karşı nasıl kullanacağımızdır.
Entonces lo que queremos es poder ser capaces de aprender a como usar sus movimientos, su impulso y la fuerza de su cuerpo en su contra.
Cinsel saldırı var mı? Hayır.
¿ No fue atacada sexualmente?
Biliyorum, fakat başka kadınlar da saldırı altında gerçekten yardımın lazım.
Lo sé, pero otras mujeres están siendo atacadas, y de verdad necesitamos su ayuda.
Saldırıya uğradığım sırada onun apartmanından ayrılıyordum.
Anoche me estaba yendo de su apartamento cuando fui atacado.
Bunun Will'e olan saldırıyla mı alakası var?
¿ Entonces esto tiene algo que ver con el ataque a Will?
İlk başta sapığımız büyük bir öfkeyle saldırıyor.
Lo es porque ella es su hija. Primero, el acosador se tira en contra.
- Saldırılan tek yer burası mı?
¿ Es el único sitio que ha atacado? Sí.
Hâlâ dokuyu inceliyorum ama henüz cinsel saldırıya dair bir şey bulamadım.
Hola, todavía sigo analizando el tejido, pero por ahora no he descubierto ningún indicio de agresión sexual...
Bugün yapılan B.M. saldırısında altı ölü ve onlarca yaralı var.
Un ataque hoy en la O.N.U. dejando seis muertos y docenas de heridos.
Coulson saldırıyla ilgili herhangi bir şey var mı diye araştırmamı istedi.
Coulson me ha pedido que busque cualquier cosa relacionada con los ataques.
B.M. saldırısındaki silahlar Toshiro'da.
Toshiro tiene las armas del ataque a la O.N.U.
B.M. saldırısını yapan S.H.I.E.L.D. değil Hydra'ydı. Daha kesin konuşursak, Daniel Whitehall adında bir adam.
El ataque a la ONU no lo llevó a cabo SHIELD, fue HYDRA... concretamente, un hombre llamado Daniel WhiteHall.
Aradığımız adam narsist bir sadist ve kurbanlarına fırsat silahlarıyla aniden saldırıyor.
Creemos que el hombre al que buscamos es un sádico narcisista que ataca a sus víctimas con armas de oportunidad.
Yakın zamanda yabancı siber saldırılar için ondan yardım almaya başladılar.
Hace poco le pidieron ayuda en la lucha contra ciber-ataques extranjeros.
Sasuke... Tüm gücümüzü bu saldırıya odaklayalım.
nos concentraremos en un solo golpe.
Umut Solo kupa atış? Bu spor eşitlik için büyük bir adım Bir kadın atlet nihayet saldırı için tutuklandı aldığında.
Es un gran paso para la igualdad en los deportes... que a una chica atleta la arrestan por asalto.
Saldırıya mı uğradık?
¿ Qué ha pasado?
- Saldırı planın mı var?
- ¿ Tienes un plan de ataque?
Dur bakalım, onlar mı sana saldırıyordu?
Espera. ¿ Ellos te atacaron?