Yangın mı translate Spanish
1,759 parallel translation
- Yangın mı?
¿ Fuego?
Yangın mı lazım?
¿ Le interesa el fuego?
- Kundaklama, bir yangın mı?
- Incendio. ¿ Eso es fuego?
Tuvalette yangın mı?
¿ El inodoro está en llamas?
Yangın, anladım.
Marihuaneros. Entiendo.
Ordu arşivine baktım ama anneme ait kayıtların bir yangında kaybolduğunu söylediler.
Consulté los archivos militares. Los registros se perdieron en un incendio.
Yangın başladığında annesi orada mıydı?
¿ Estuvo durante el incendio?
- Evet, yangın musluğuna bilerek çarptım.
- ¡ No le pegué a propósito!
Şu pencereden tırmanıp yangın merdiveninden atlayacağım ve kıçımı buradan kurtaracağım, derhal!
Voy a subir por esa ventana, y saltar por la salida de incendio... y poner mi trasero lejos de aquí, ¡ ahora mismo!
Hayır, sanırım bu benim yangın alarmım.
No. Creo que es mi alarma contra incendios.
Yangın çıktığında da burada mıydınız?
¿ Estaba cuando ocurrió el incendio?
İkisini de sakladım. Sonra da John'un yönünü değiştirdim. Yangın yerinden kaçıyor gibi değil de, yangına koşuyor gibi görünsün diye.
Yo escondi ambos, y entonces le di vueltas de modo que pareciera que el estaba corriendo hacia el salon en vez de saliendo de el.
Bazen, o yangını ben çıkarmışım gibi hissediyorum.
Siento como que soy un incendiario algunas veces.
O yangını kimin çıkardığını bilmeyecek kadar aptal mı sandın beni?
Que clase de tonto crees que soy, que no sabria quien habia comenzado ese fuego?
Sizin mahalleyi haberlerde izledim tüm su deposunu üzerine dökmen bile gerekse o yangını durdur, tamam mı?
Vi tu barrio en las noticias. Échenle la reserva de agua al incendio.
Beltway'de iki ölümlü araba kazası, şehirde iki tane gece cinayeti. Bir de resim var mı bilmiyorum ama Baltimore Şehri site evlerinde devam etmekte olan bir yangın var.
Dos accidentes mortales en la autopista, dos asesinatos en la ciudad anoche y un incendio en unas casas adosadas de Baltimore para el que quizá consiga una foto.
Yani dün gece yangınla ilgili sigorta kağıtlarını doldurdum sonunda. Diyorum sana, üç haftadadır masamda duruyordu. Dün gece başladım ve bitirdim.
Así que anoche... finalmente puse en órden los papeles del seguro para reclamar por el incendio, te digo... estuvieron en mi escritorio tres semanas sin que los tocara, anoche comencé y terminé de llenarlos.
Yangın mı?
¿ Un incendio?
Yangın alarmı sandım sonra, sırada önümdeki adam iki büklüm oldu sonra, yere düştüm.
la persona en frente de mi la empezé a ver doble, y luego me caí al suelo.
- Yangın başladığında mutfaktaydım. Bana aşağı indiğini söylediler.
- Estaba en la cocina cuando empezó.
Herkese seni anlatacağım yangını falan.
Contaremos historias sobre ti en la noche.
Aslında ben yapmadım. Ama yangın çıkışındaki koridoru ve o alanı yaptım.
Eso no es mío, pero el pasillo y la zona de la salida antiincendio...
Umarım bir yangın çıkmıştır. O zaman, eserim fark edilebilir.
Espero que haya un incendio, para que se fijen en mi trabajo.
- Hala yangın çıkışları mı tasarlıyorsun?
¿ Sigues diseñando salidas antiincendios?
Hiç kimse B.M. yetkilileri dahil ulaşamadan köyü yangın bombasıyla yok etti, bu yüzden B.M. yetkilileri Juma'nın bu teknolojiye sahip olduğuna ve böyle bir silah geliştirdiğine inanamadılar.
Y lanzó bombas incendiarias contra el pueblo antes de que nadie pudiese llegar ahí, y los oficiales de la ONU tuvieron problemas para creer que Juma tenía la tecnología o la experiencia para desarrollar un arma semejante.
Sanki yangın varmış gibi kaçtım.
¡ Corrí como si el lugar estuviera en llamas!
Tek yapman gereken yangın alarmını çalıştırman. Yarın akşam 19 : 30'da.
Sólo tienes que activar la alarma de incendios mañana a las 7 : 30 p. m.
Duştaki yangın hortumunun da yardımı olmuştur.
Que agradable Cariño, te digo, esto no es gracioso.
Dostum, evinde yangın çıkmış gibi bağırttırdım o hatunu.
Esa zorra gritó como si se le incendiara la casa.
Bir arkadaşımız, bizim evde yangın çıktığında bize yardım etmişti. Evet, öyle sayılır.
Sí, algo así...
Bir çeşit yangın alarmısın mı diyorsun yani?
¿ Soy una alarma humana?
Kilide vurmak için yangın söndürücüyü kullandım.
Usé un extinguidor para romper la cerradura.
Yangındaki son kurbanların da ifadelerini aldım.
- Sí. Tengo las declaraciones de las víctimas del incendio.
Bu yangın hakkında sıra dışı bir şey var mı?
¿ Algo inusual sobre este incendio?
O yangın gününde ben Burlington'da vardiyamdaydım.
El día de ese incendio, yo trabajaba en Burlington.
Ne yaptığını biliyorum adamım. Yangınları biliyorum.
Sé lo que hiciste.
- Ben hiç bir lanet yangını başlatmadım!
- ¡ No provoqué ningún maldito incendio!
Pekâlâ, söyle bakalım, o son yangını nasıl bildin?
Dime, ¿ cómo sabías del último incendio?
Yangının bu ortak kullanım alanından başladığına ve bu yöne doğru yayıldığına inanıyorum.
Creo que el fuego se inició en este área general, y se dispersó en esa dirección.
İkinci yangın hakkında bilmem gereken başka bir şey var mı?
¿ Algo más que deba saber del segundo fuego?
Shawn, ofis için aldığım Ryerson Yangın Detektörü nerede?
Shawn, ¿ Dónde está el detector de humo Ryerson que compré para la oficina?
Yani, yangını kurbanımız mı başlatmış?
¿ Entonces nuestra víctima es también un pirómano?
Yangın detektörünü çalıştırmak için kullandığım bir tütsü.
Eso es el incienso que usé para activar el detector de humo.
Shawn, gerçekten Bay Yang'i yakaladın mı?
¿ Shawn, realmente agarraste al Sr.Yang?
Pekâlâ, yangın ekipmanlarımızı hazırlayalım.
Está bien. Equipo antillamas. Entramos.
Bir elmanın iki yarısıyız, hatırladın mı?
Somos como el ying y el yang, ¿ recuerdas?
Tuvalette yangın falan mı ne çıkmış?
Hay fuego en eI inodoro.
Sonuçta hukukun olmasının bir nedeni var eve yapılan yangın sigortası poliçesi kapı önünde kalmaktan beni korur çünkü evim yandığında kazanılmış bir hakkım vardır.
Después de todo, hay una razón por la que hay una ley que prohíbe que yo saque una póliza de seguro contra incendios sobre su casa ya que me interesa que su casa se incendie.
"Yangın için bir şey yapacağım" diyor.
Él dice : Voy a hacer algo Prevención de incendios.
- Son haftalarda yangın var mıydı?
¿ Algún incendio en las últimas semanas? No.
Geçen hafta, yangın güvenliği hakkında bir konuşma yapmıştım.
La semana pasada di una charla sobre seguridad contra incendios.