English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Ç ] / Çalisiyorsun

Çalisiyorsun translate Spanish

184 parallel translation
Gayeni beni mutsuz ederek mi anlatmaya çalisiyorsun?
¿ Estás tratando de ilustrar tu punto, al hacerme infeliz?
Neden bunu kafama sokmaya çalisiyorsun?
¿ Por qué estás tratando de poner eso en mi cabeza?
Onu zorla bana kabul ettirmeye mi çalisiyorsun?
¿ Estás tratando de empujarla hacia mí?
Brejnev Studyolarinin Mosfilm'i için çalismiyorsan, Nixon'in Paramount'u için çalisiyorsun.
Cuando no ruedas para el Breznev Studio Mosfilm... trabajas para la Nixon Paramount.
Bu her seferinde ayni seyi yapip duruyorsun demektir, çunku Brejnev'in Mosfilm'i için çalisiyorsun, veya diğer sahip Nixon'in Paramount'u için çalisiyorsun.
Eso significa que al final siempre haces lo mismo... porque cuando trabajas para Breznev Mosfilm... olvidas que sois, de hecho, lacayos... a las órdenes de un patrón, Nixon Paramount.
Bu sefer ne yapmaya çalisiyorsun?
¿ Qué quiere decir eso?
O kafe civarinda mi çalisiyorsun, yoksa o mahallede mi oturuyorsun?
¿ Trabajas cerca de la cafetería o vives en el barrio o...?
Bana sirin görünmeye mi çalisiyorsun?
¿ " "Qué chuli" "? ¿ Te estás riendo de mí?
Zekisin ve gönülden çalisiyorsun.
Usted tiene inteligencia y trabaja con su corazón.
- Hala babanla mi çalisiyorsun? - Evet.
- ¿ Sigues trabajando con tu papá?
- Kes söyle konusmayi. -... gözlerinin içi parlayacak gibi oluyor. Gözlerinin içi parliyor sanki, ne yapiyorsun beni öpmeye mi çalisiyorsun kardesim?
Me he dado cuenta que tienes algo... medio raro, ¿ quieres besarme amigo?
Birisiyle iletisim kurmaya çalisiyorsun!
¡ intentas contactar a alguien!
Hisselerimi almaya mi çalisiyorsun?
¿ Está intentando comprar mi parte?
Hayir, hayir. Nasil oldu da burada çalisiyorsun?
No. ¿ Por qué trabajas aquí?
Neden sürekli bana zarar vermeye çalisiyorsun?
¿ Por qué siempre buscas herirme?
Beni tuvalette bir sürü balik oldugunu söyleyerek teselli etmeye mi çalisiyorsun?
¿ Intentas consolarme diciendo que hay... más peces en el baño?
Vince'i sifirdan getirmek için o kadar ugrastik sen de tekrar bok etmeye çalisiyorsun.
Trabajamos mucho para traer a Vince de regreso de entre los muertos y tú tratas de arruinarlo. No te le acerques.
- Artik burada mi çalisiyorsun?
- ¿ Trabajas aquí ahora?
Tanrim, sen - Sen de burada çalisiyorsun.
Ya veo, trabajas aquí.
Bizi sevdigini mi söylemeye çalisiyorsun?
¿ Estás diciéndonos que nos quieres?
Programdan kendini attirmaya mi çalisiyorsun?
¿ Intentas que te echen del programa?
Ne demeye çalisiyorsun?
¿ Qué se supone que significa eso?
Kitapçida çalisiyorsun degil mi?
Trabajas en esa librería, ¿ verdad?
Sen anneni kurtarmaya çalismiyor, onu büyümekten korktugun için sabote etmeye çalisiyorsun.
No estás tratando de salvar a tu mamá sino de sabotearla porque tienes mucho miedo de madurar.
Ne zamandir KYP ye çalisiyorsun?
¿ Cuánto tiempo llevas trabajando para la KYP?
Ne kadar süredir burda çalisiyorsun?
Así que... ¿ Durante cuanto tiempo lleva trabajando aquí?
Hayir, ben birakmadim. Ne demeye çalisiyorsun, kapisini ben mi açik biraktim?
¿ Intentas decir que yo dejé abierta la puerta?
Sahiden de beni öldürmeye çalisiyorsun.
En serio quieres que me mate.
kendi basına ordu yetiştirmeye calişiyorsun... Ve sen bir birlik yapana kadar savas bitmiş olacak.
Estáis intentando formar un ejército, pero no tenéis tiempo de reagrupar un pelotón.
- Bana ne yapmaya calisiyorsun, kahretsin?
- ¿ Qué tratas de hacerme?
Evet, anladim eve gitmeye calisiyorsun, ama beni dinle...
Si, entiendo, intentas llegar a casa pero escúchame...
Korkutmaya çalişiyorsun.
Tratas de asustarme.
Ne, beni golf topuyla öldürmeye mi çalişiyorsun?
¿ Pretende matarme con la pelota?
Derek neyi kanitlamaya calisiyorsun?
- ¿ Qué quieres probar?
Cok calisiyorsun.
Trabajas muy duro.
Sen Anita Singhania gibi zengin kizlari elde etmeye calisiyorsun!
Eres un ladrón! Y caminando detrás de ricas como Anita Singhania!
NE YAPMAYA CALISIYORSUN, GERRY?
Que estas tratando de hacer, Gerry?
BENiM COCUKLARIMA SiKE Mi YAPMAYA CALISIYORSUN?
Estas tratando de sacar a mis chicos fuera de juego? 15 yardas mas.
Niye ne dusundugumu anlamaya calisiyorsun?
Por que me traes problemas a mi?
Beynimi uçurmaya mi çalişiyorsun?
¿ Me estás jodiendo?
Elmaslari kendin için almaya çalişiyorsun değil mi?
¿ Estás tratando de quedarte con los diamantes, no?
Komik olmaya çalişiyorsun.
Sabes, estás tratando de ser gracioso.
Bak, ahbap, neden beni vurmaya çalişiyorsun?
Mira, ¿ Por qué tratarías de matarme?
Buyuk kiz kardesine birsey mi soylemeye calisiyorsun?
¿ Tienes algo que decirle a tu hermana mayor?
Nereye varmaya calisiyorsun?
¿ Qué pretende?
Ne yapmaya çalisiyorsun, rekor mu kiracaksin?
¿ Qué estabas tratando de hacer?
babam sana soyluyor sen yerel bir okulda calisiyorsun bir ogretmensin artik
Papá te está hablando. ¿ Estás trabajando en la escuela?
Neden karanlikta calisiyorsun?
¿ Qué haces trabajando a oscuras?
Kimi durdurmaya calisiyorsun anne?
¿ A quién intentaste detener, Mamá?
Bir haftadir calisiyorsun sonucta
No quisiera interferir en tu estudio entre semana.
hayir, harika tabiki, sen kamerayla ne yapmaya calisiyorsun?
No, fué genial, qué haces con la cámara?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]