English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ A ] / Anlamıyorum

Anlamıyorum translate French

19,383 parallel translation
Anlamıyorum.
Je ne comprends pas. Miko!
Bana neler oluyor anlamıyorum
Je sais pas ce que je fous.
Ben de ona niye sen söylüyorsun anlamıyorum.
Moi non plus, c'est pourquoi vous devrez lui annoncer.
Ne yapmaya çalıştığını anlamıyorum.
Bordel, je ne sais pas ce que tu essaies de faire mais calme-toi un peu.
Bu işlerden hiç anlamıyorum.
Je connais à peine la moitié de la procédure!
Evet. Evet haklısın anlamıyorum.
Oui.
Hakkımda söylediklerini anlamıyorum bile.
Je ne comprends même pas ces trucs qu'ils disent sur moi.
Adamı neden çıkardınız anlamıyorum.
Je ne vois pas en quoi cela vaut une révocation.
Anlamıyorum.
Je ne pige pas.
Katil yakalandığına göre neden hemen yola çıkamıyoruz anlamıyorum.
Pourquoi ne pas partir maintenant que la meurtrière a été attrapée?
Evet, senin de şeref vermeni istiyorum. Anlamıyorum.
Oui, et je veux te faire honneur.
Ama anlamıyorum.
Mais je ne comprends pas.
Kubo, bu kısmın hikâyemizde ne önemi olduğunu gerçekten anlamıyorum.
Kubo, je ne vois pas en quoi ça éclaire notre histoire.
Anlamıyorum.
J'ai du mal à comprendre.
- Anlamıyorum.
- Je ne comprends pas.
Anlamıyorum.
- Je ne comprends rien.
Haklısın, anlamıyorum.
Non, vous avez raison.
Anlamıyorum.
Je ne vous suis pas.
Anlamıyorum, neden bana söylemiyorsun?
Je ne comprends pas. Pourquoi refuser de tout me dire?
Bu şeyleri anlamıyorum bir türlü.
un hoverboard. Je ne comprends pas ces trucs.
Neden bir geceni daha, kimsenin asla çözemeyeceği bir dava için harcadığını anlamıyorum.
Je ne comprends pas pourquoi tu as gâché une autre nuit sur une affaire que personne ne résoudra jamais.
Çünkü ben hiçbir şey anlamıyorum.
Pourtant, moi, j'entends rien!
Anlamıyorum.
Je ne suis pas sûre de comprendre.
Ne olduğunu anlamıyorum... Tam olarak ne soruyorsun?
Je ne comprends pas ce...
- Ne yani harikalar ama ben mi anlamıyorum?
C'est des génies et j'y connais rien?
Niye öyle şeyler yaptığını gerçekten anlamıyorum.
Je comprends pas pourquoi tu fais ça.
Sizi anlamıyorum beyefendi.
Je ne saisis pas.
Anlamıyorum, nasıl bu noktaya gelmesine izin verirsin?
Je ne comprends pas, comment as-tu pu le laisser aller aussi loin?
Anlamıyorum hayatım.
Je ne comprends pas, ma chère.
Hiç anlamıyorum.
Je ne comprends pas.
Fakat hissettiğim şeyleri anlamıyorum.
Mais je ne comprends pas les émotions que je ressens.
- Anlamıyorum. Hiçbir şeye yanıt vermiyor.
Aucune réaction.
- Anlamıyorum.
- Je ne le vois pas.
Olabilir ama neden mesele olduğunu anlamıyorum
Possible, mais en quoi est-ce un problème?
Anlamıyorum, 1216 yazıyordu.
Je ne comprends pas. C'était 1216.
Neden sadece araba servisini yapmıyoruz anlamıyorum. Şehrin her yerinden insanların ihtiyacı var.
Je pige pas pourquoi on fait pas le VTC, y a l'air d'y avoir de la demande.
Oda arkadaşı bulmak için niye buraya geliyoruz ki anlamıyorum.
Désolée. Je comprend pas pourquoi on vient là pour trouver un colocataire.
Evet ama neden Richard Grieco gibi giyindiğini anlamıyorum.
Oui, mais je ne comprend juste pas pourquoi tu as choisi de t'habiller comme Richard Grieco.
Pekala, üzgünüm ama burada ne oluyor anlamıyorum.
D'accord, je, euh, Je suis désolée, je ne sais pas ce qui se passe ici.
Bunun bize ne yardımı olacağını hâlâ anlamıyorum.
Je ne comprends toujours pas pourquoi tu penses que ça nous aidera.
- Neden anlamadığını anlamıyorum.
Je ne comprends pas comment tu ne peux pas comprendre.
Ne dediğinizi anlamıyorum ama şu anki ben, ben değilim.
Je ne sais pas ce que ça veut dire, mais ça... ça c'est moi. Mais ce n'est pas moi!
Anlamıyorum.
Je ne comprends pas.
Ben anlamıyorum.
Pas moi.
- Neler olduğunu anlamıyorum.
Qui es-tu?
Anlamıyorum.
Je comprends pas.
Neler döndüğünü anlamıyorum.
- Va savoir.
Chuck. Anlamıyorum.
Je ne comprends pas.
Amacın ne anlamıyorum valla. Benim için ikisi de.
Je sais même pas ce que c'est.
Anlamıyorum.
Je ne comprend pas.
Nassau'nun olacağı buysa direnmenin hiçbir anlamı olmadığını anlıyorum.
Si c'est ce que Nassau doit être, je ne vois aucun intêret à resister à l'inévitable.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]