Asağıda translate French
9,840 parallel translation
Altıpatlarlar aşağıda.
Et les révolvers en bas.
Baban yukarıda ve her an aşağıya inebilir.
Ton papa... Il est à l'étage, et il va bientôt descendre.
- Bu tarafa! - Aşağıda su olduğundan eminsin değil mi?
Par ici.
- Ned aşağıda hiç şarap var mı?
Ned, il te reste du vin?
Sadece... Bir dakika sonra aşağıda buluşalım.
Je te rejoins en bas dans une minute.
Sonuçta biz yukarıda çalışıyoruz sen de aşağıda.
Je veux dire, on bosse en haut, on est occupé et toi...
Aşağıda taksi bekliyor.
Il y a un taxi qui attend en bas.
Git hadi! Aşağıda görüşürüz.
Partez, je vous rejoindrai en bas.
Aşağı da.
C'est juste là.
Kazan dairesi aşağıda.
La salle des chaudières est en bas
Aşağıda. Sorun ne?
Qu'est-ce qu'il c'est passé?
John'la Annie'yi aşağılaman da pek işe yaramadı.
Et insulter Annie et John n'a pas arrangé les choses.
Çok aşağıda.
Dans la descente.
Sıvacı kuşları da ağaç gövdesinin tepesine konup aşağı iniyor.
Quant aux sittelles, elles volent haut, puis travaillent leur descente.
- Aşağıda neler çeviriyorsun sen?
Qu'est-ce que tu fais en bas?
- Aşağıda bir şey saklıyor olabilirler.
Ils cachent quelque chose au sous-sol.
Bayrak aşağıda, mümkün değil.
Le drapeau ne peut pas partir.
Bayrak aşağıda demek, teslim olmak demektir.
Drapeau parti signifie capitulation.
Gidip biraz rahatla, tuvalet aşağıda.
Les chiottes sont en bas.
Her şeyi paylaşacağız, yüksekte ve aşağıda, inişte ve çıkışta.
On partagera tout... Les hauts et les bas, les victoires et les défaites!
- Piç herif aşağıda.
Le salaud est là-dessous.
Aşağıda bir şey var.
Il y a quelque chose par là.
Başını aşağıda tut.
Fais profil bas.
"Hediye vermek yerine lütfen aşağıda listelenmiş olan derneklere bağış yapınız." - Aman Tanrım.
"Pas de cadeau, mais un don à une association ci-dessous."
Tabiki soruşturma olacaktır, ama seni gösterecek bir delil yok, diğer kızlar aşağıda Charlotte ve aşığının kaçtığı haberlerini yayıyorlar.
Bien sûr, il y aura des questions mais tout ce qui pourrait semer le doute sera contredit par les discutions des autres filles sur la décision de Charlotte et de son amant de s'enfuir ensemble à Providence.
Aşağıda müşterisi olan birini bırakmış.
Elle as laissé un autre homme en bas avec l'impression qu'il était son invité pour la nuit.
Ya aşağıda ejderha varsa?
Et s'il y avait un dragon ici?
Beni daha da aşağıya tekmeleme.
Ne m'enfonce pas davantage.
Kosher şarküteri aşağıda...
Le kascher en bas...
Gloria Akalitus, beni yarım düzine insan önünde, daha da önemlisi meslektaşlarımın önünde aşağıladı, küçük düşürdü.
Plus que ça, j'ai été diffamée publiquement devant une douzaine de mes collègues, aussi par Gloria Akalitus.
O da annesi gibi sürünün en aşağı tabakasında sekiz yıl önce doğmuş.
Elle est née il y a huit ans, au bas de l'échelle, tout comme sa mère.
Aşağıda bir timsah var ve üzerinde de tişört var üzerinde de adım yazıyor.
Il y a un crocodile là-bas qui porte un t-shirt avec mon nom dessus.
- Evet, hemen aşağıda.
- Ouais, juste là-bas.
Biraz aşağıda bulunan gamalı haçla birlikte kadın vahşi bir parçaydı.
C'est une sauvage avec cette petit croix gammée en bas.
Canım hazır aşağılara inmişken topları da halletsen ya?
Chérie, tant que tu y es, les couilles aussi peut-être?
Biraz aşağıda bulunan gamalı haçla birlikte kadın vahşi bir parçaydı.
C'est une sauvage, avec une petite swastika en bas?
Bir arkadaşım sürekli Tyrone'la takılır. Aşağı Sullivan'da.
J'ai un pote qui traîne avec Tyrone, chez Sullivan.
Sonra da izlemek için aşağı indiniz.
Et ils sont tous venus regarder.
Bazı aptal dallamaların, sırtında aşağı eriyen kar koymalarını da özledin mi?
Ça te manquait qu'un crétin te mette des boules de neiges dans le dos?
Siz ikiniz, aşağıda durun.
Vous deux, restez en bas.
Şey, demek istediğim, yukarıda yok, aşağıda da yok.
Et bien, il n'est pas en haut, et il n'est pas en bas non plus.
Aşağıda olacağım.
Je vais juste... Je serai en bas.
Anne, aşağıda mısın?
Anne? Tu es en bas?
Sen kafanı aşağıda tut, hepsi birazdan geçecek.
Laisse couler. Ce sera bientôt fini.
Logan hâlâ aşağıda mı?
Logan est toujours en bas?
Aşağıda tuttuğunuz kurt adamı istiyorlar.
Ils veulent le loup que vous avez en bas.
Aşağıda tuttuğunuz kurtadamı istiyorlar.
Ils veulent le loup-garou que vous détenez en bas.
Aşağıda ne var?
Qu'y a-t-il en bas?
- Hız saniyede 32,000 feet hedeften 1800 mil aşağıda.
Vitesse : 32 000 pieds / seconde. Zone cible : 1 800 miles.
Beş kapı aşağıda.
Cinq maisons plus bas.
Doğru. Bu da saldırganın ata biner gibi oturup adamı aşağı doğru kesmesiyle uyumlu.
Ça concorde avec la position de l'agresseur, il était à cheval et tailladait vers le bas.
aşağıda 292
aşağıdayım 30
aşağıda mı 20
aşağıda neler oluyor 25
aşağıda görüşürüz 23
aşağıda kal 30
aşağıdakiler 19
aşağıdalar 16
aşağıda mısın 16
aşağı 398
aşağıdayım 30
aşağıda mı 20
aşağıda neler oluyor 25
aşağıda görüşürüz 23
aşağıda kal 30
aşağıdakiler 19
aşağıdalar 16
aşağıda mısın 16
aşağı 398
aşağıya 148
aşağılık 128
aşağısı 17
aşağı gel 100
aşağı yukarı 125
aşağılık herifler 58
aşağılık herif 315
aşağıya in 52
aşağıya inin 25
aşağı geliyorum 28
aşağılık 128
aşağısı 17
aşağı gel 100
aşağı yukarı 125
aşağılık herifler 58
aşağılık herif 315
aşağıya in 52
aşağıya inin 25
aşağı geliyorum 28
aşağı gelin 30
aşağı inelim 20
aşağı inin 59
aşağıya mı 18
aşağı bakma 30
aşağıya bakma 20
aşağıya gel 62
aşağıya bak 22
aşağı in 199
aşağı iniyor 18
aşağı inelim 20
aşağı inin 59
aşağıya mı 18
aşağı bakma 30
aşağıya bakma 20
aşağıya gel 62
aşağıya bak 22
aşağı in 199
aşağı iniyor 18