Belki daha sonra translate French
864 parallel translation
Belki daha sonra.
Oui, on verra plus tard.
- Belki daha sonra.
- Peut-être plus tard.
- Belki daha sonra.
- Plus tard.
Belki daha sonra şansımız olur bir ara.
Peut-être que plus tard, nous aurons une occasion... un jour.
Şimdi değil Howard. Belki daha sonra. Bu çocuklara yeni üretim çiftliğimi anlatıyorum.
Tout à l'heure.
- Belki daha sonra tekrar karşılaşırız.
- Peut-être nous reverrons-nous plus tard.
Teşekkürler, belki daha sonra.
- Allez. - Plus tard.
Belki daha sonra, vaktiniz olduğunda tekrar gelirsem...
Je pourrais peut-être revenir quand vous aurez plus de temps?
- Belki daha sonra gelsem iyi olur.
- Je préfère revenir.
Belki daha sonra.
Plus tard, peut-être.
Belki daha sonra.
Une autre fois.
Belki daha sonra dans etsek iyi olur.
Peut-être devrions-nous danser une autre fois.
Belki daha sonra ben de senin için bir şey yapabilirim.
J'espère que je te revaudrai ça.
Belki daha sonra görüşürüz.
On peut se voir plus tard?
Hem belki daha sonra bize geri dönersin.
Et peut-être, plus tard, vous nous reviendrez.
- Kartpostal ister misiniz? - Hayır, belki daha sonra.
- Voulez-vous une carte postale?
Sana 6 saat boyunca hiçbir şey yapamam. Belki daha sonra.
On ne peut rien vous envoyer avant les six prochaines heures, au plus tôt.
- Belki daha sonra.
- En temps et lieu, peut-être.
Belki daha sonra yaban mersini ve kahve içmek için Bana gelmek istersiniz?
Peut-être voudriez-vous passer pour des muffins aux bleuets... et un café plus tard.
Belki daha sonra birlikte balık tutmaya gideriz?
On pourra pêcher ensemble.
Doktor, belki daha sonra kullanmam için biraz afyon ruhu verebilirsin.
Pouvez-vous me donner du laudanum, pour tout à l'heure?
Poker oynarız diye umuyordum. - Belki daha sonra, iyi hissettiğinizde.
J'espérais organiser une partie de poker.
Fiziksel ve zihinsel bozulmanın belirtileri ilk 30 yaşında, belki daha sonra görülmeye başlar.
Les premiers symptômes de dégénérescence mentales et physiques apparaissent vers la trentaine.
Belki daha sonra yersin.
Oh, peut-être plus tard
Belki bir gün, yaptıklarımın cezasını ödedikten sonra her şeye baştan başlamak için bir şans daha yakalarız.
Un jour, quand j'aurai expié, peut-être pourrons-nous recommencer...
Belki bu geceden sonra sonra bir daha rahatsız bile etmeyebilirim.
C'est sans doute mon dernier soir.
Daha sonra birkaç saat, belki üç-dört.
Au bout de quelques heures... trois ou quatre peut-être.
Sonra belki de beni biraz daha sevmeni istedim, ondan...
Et... Peut-être que je voulais attendre que tu m'aimes un peu plus.
Belki de bundan sonra liderimizi daha fazla sever, değil mi?
Et peut-être aimera-t-il le Führer un peu plus.
- Belki sonra gelsem daha iyi olur. - Lütfen bayan.
On nous observe.
Sonra bir daha yapmaz belki.
Mais peut-être pas.
Bu aylardır bulduğum en iyi iş. Belki bu geceden sonra daha çok iş bulurum. Kaçırmasan iyi olur.
Je n'ai pas eu une si belle opportunité depuis des mois!
Daha sonra belki. Şimdi ise, bize gelecek misafirlerimizi beklemeliyiz.
Plus tard. occupons-nous d'abord de nos visiteurs.
Bundan sonra daha iyisini yapabilirsin belki.
Mais à partir de maintenant, nous réussirons peut-être mieux autrement.
Belki de iskeletin geri kalanını çıkardıktan sonra hakkında daha çok şey öğrenebiliriz.
On en saura plus quand j'aurai déterré le reste du squelette.
Daha sonra belki.
Plus tard, peut-être.
Belki de bu gece parayı bölüşüp ayrıldıktan sonra... birbirimizi bir daha göremeyeceğiz.
On ne se reverra probablement plus jamais... après le partage de l'argent, ce soir.
- Hangi iştesiniz, bay Bernard? Daha sonra orada olacağım ve belki beraber bir içki içeriz.
Donc, à tout à l'heure...
Belki de size daha sonra katılırım.
Plus tard, peut-être...
Belki de daha sonra daha şanslı olurum.
J'espère avoir plus de chance une prochaine fois!
Daha sonra belki, ha?
Plus tard, peut-être?
Daha sonra belki.
Plus tard.
Belki Roberto'ya daha sonra açıklayabilirsin.
Explique-le bien à Roberto.
Belki ama daha sonra ki olayda gerçekten masumum.
Oui mais ce qui est moins drôle c'est que je suis innocent. Ah, non!
Belki daha sonra.
Plus tard peut-être.
Cenazesinde ne konuşacağımızı daha sonra düşünürüz : Belki hatırasına şarap içeriz, ama önce şuradan kurtulalım.
- Comme oraison funèbre, il voulait un muscadet à Ploërmel, et on n'y est pas encore.
Belki Sezar daha sonra ya da yarın...
Repassez plus tard...
Hayır. belki daha sonra.
Peut-être la prochaine fois.
Belki birkaç günlük yürüyüşten sonra senden daha iyi bir yerde oluruz.
Peut-être que dans quelques jours... on sera mieux là-bas que vous ici.
Öncelikle kendim ortama ayak uydurayım daha sonra belki.
Plus tard, peut-être.
Belki biz, daha sonra yine iş yaparız.
Peut-être on travaillera encore ensemble.
belki daha az 29
belki daha fazla 71
belki daha da fazla 17
daha sonra 654
daha sonra gel 18
daha sonra da 30
daha sonra konuşuruz 47
daha sonra görüşürüz 59
daha sonra ne oldu 22
daha sonra anlatırım 25
belki daha fazla 71
belki daha da fazla 17
daha sonra 654
daha sonra gel 18
daha sonra da 30
daha sonra konuşuruz 47
daha sonra görüşürüz 59
daha sonra ne oldu 22
daha sonra anlatırım 25
daha sonra açıklarım 25
sonra görüşürüz 1668
sonra 2580
sonraki 111
sonra ne 44
sonra gel 22
sonra sen 24
sonradan 20
sonra ne olur 16
sonra konuşuruz 306
sonra görüşürüz 1668
sonra 2580
sonraki 111
sonra ne 44
sonra gel 22
sonra sen 24
sonradan 20
sonra ne olur 16
sonra konuşuruz 306
sonraki soru 17
sonra ben 38
sonra gelirim 43
sonra da 378
sonra ne oluyor 32
sonraki durak 25
sonra dedim ki 21
sonra ne yapacaksın 26
sonra ne oldu 346
sonra dedi ki 26
sonra ben 38
sonra gelirim 43
sonra da 378
sonra ne oluyor 32
sonraki durak 25
sonra dedim ki 21
sonra ne yapacaksın 26
sonra ne oldu 346
sonra dedi ki 26