Beni nerede bulacağını biliyorsun translate French
235 parallel translation
Önemli birşey olursa, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si ça en vaut la peine, tu sais où me trouver.
Teksas'a geldiğinde beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si tu viens au Texas... tu sais où nous trouver.
- O zaman beni nerede bulacağını biliyorsun.
- Alors tu sais où me trouver.
- Beni nerede bulacağını biliyorsun. - Bay Bond!
- Vous savez où me trouver.
Eh, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Vous savez où me trouver.
Soğan yetiştirmek istersen, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si tu veux faire pousser des oignons, tu sais où me trouver, hein?
Eğer konuşmak istersen, beni nerede bulacağını biliyorsun. - İstediğin zaman uğra.
Tu sais où nous trouver, en cas de besoin.
Bana ihtiyacın olursa beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous avez besoin de moi, vous savez où me trouver.
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Vous savez où me trouver.
Bir şeyler duyarsan beni nerede bulacağını biliyorsun.
- Si il y a du nouveau, tu sais où me trouver.
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Tu sais où me trouver.
Konuşmak istersen, beni nerede bulacağını biliyorsun. Vincent.
Tu sais où je suis si tu veux me voir.
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Tu sais où me trouver...
Ah, bu arada, yine o Fransız konyağından alırsan, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si tu touches encore quelques caisses de cognac, tu sais où me trouver.
Her neyse, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Vous savez où me trouver
Eğer arayıp özür dilemek istersen beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous désirez vous excuser, vous savez où me trouver.
- Beni nerede bulacağını biliyorsun.
- Tu sais où me trouver?
Bu konu hakkında konuşmak istersen, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous voulez en parler, vous savez où me trouver.
Pekala, beni nerede bulacağını biliyorsun değil mi?
OK. Tu sais où me trouver?
Urilla, işler iyi gitmezse beni nerede bulacağını biliyorsun.
Urilla, si ça marche pas, tu sais où me trouver.
Bu konuda daha fazla konuşmak istersen beni nerede bulacağını biliyorsun.
Enfin... si vous avez encore besoin d'en parler vous savez où me trouver. Je serais là.
Eğer onu beklemekten bıkarsan beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous en avez assez de l'attendre... Vous savez où me trouver.
Bir şey sorman gerekirse beni nerede bulacağını biliyorsun.
Vous savez où me trouver si vous avez des questions.
Eğer ihtiyacın olursa beni nerede bulacağını biliyorsun değil mi?
Vous me savez où me trouver.
Eğer sorun olursa, ah, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous avez des questions, vous savez où me trouver.
İş saatleri dokuzla altı arasında. Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Je suis ouvert de 9 h à 18 h. Vous savez où me trouver.
Kararını verdiğinde beni nerede bulacağını biliyorsun.
Lorsque ta décision sera prise, tu sauras où me trouver.
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Vous savez où me joindre.
Konuşmak istediğinde beni nerede bulacağını biliyorsun.
Vous savez où me trouver pour en parler.
Bir sorun olursa beni nerede bulacağını biliyorsun.
au cas où.
Bir sorunun varsa herhangi bir konuda konuşmak istersen beni nerede bulacağını biliyorsun, değil mi?
si vous avez un souci... quelque chose dont vous aimeriez parler... n'est-ce pas?
Yine de teşekkür ederim, Whit. - Fikrini değiştirirsen beni nerede bulacağını biliyorsun.
On pourrait dîner ensemble ce soir et parler du passé?
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Tu sais toujours où me trouver.
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Tu sais où me joindre.
O zaman, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si c'était le cas, vous savez où me trouver.
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Tu sais ou me trouver.
Ama fıkrini değiştirirsen beni nerede bulacağını biliyorsun.
Mais si tu changes d'avis tu sais où me trouver.
Adam gibi bir sohbet istersen... beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous sentez le besoin d'avoir une vraie conversation, vous savez où me trouver.
Eğer küçükler liginde, oynamaktan sıkılırsan,... Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Alors, quand vous aurez envie de jouer dans la cour des grands, vous saurez où me trouver.
Eğer keşfedersen, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si tu arrives à le savoir, tu sais où me trouver.
Sen de beni nerede bulacağını biliyorsun.
Tu sais où me trouver, toi aussi.
Erkek arkadaşınla işin bittiğinde... Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Quand tu auras fini avec ton copain, tu sais où me trouver.
Beni nerede bulacağını biliyorsun.
Vous savez ou me trouver.
Ama, bir şey duyarsan, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Mais si tu entends quoi que ce soit, tu sais où me trouver.
- Ne, öpücük yok mu? - Bunu aştım artık. Beni istersen eğer, nerede bulacağını biliyorsun.
Si t'y réfléchis de façon pragmatique, ça veut juste dire 2 nuits en plus par semaine, non?
Beni istiyorsan, nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous Me cherchez, vous savez o Me trouver.
Görüşmek istersen beni nerede bulacağını biliyorsun.
Si vous voulez en reparler, vous savez où me trouver. Pensez-y.
Daha önce konuştuğumuz makul konuşmaya dönmeye hazır olduğunda beni ve kristali nerede bulacağını biliyorsun.
Quand tu auras retrouvé la raison, comme je te l'ai dit tout à l'heure, nous pourrons discuter et je te restituerai le cristal.
Beni ararsan nerede bulacağını biliyorsun.
Ils m'ont demandé de témoigner au procès. Ils ne veulent que moi.
Beni nerede bulacağını biliyorsun!
Tu sais où me trouver.
Önce ne istediğine karar ver, beni nerede bulacağını biliyorsun.
Faut savoir.
beni affet 279
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni sevmiyorsun 73
beni seviyor musun 329
beni ara 172
beni görüyor musun 19
beni bırakma 249
beni hatırladın mı 260
beni takip et 247
beni anlıyor musun 257
beni arama 21
beni sevmiyorsun 73
beni arar mısın 16
beni dinlemeni istiyorum 19
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni takip edin 363
beni dinlemeni istiyorum 19
beni rahat bırak 762
beni bekle 346
beni duyuyor musun 999
beni seviyorsun 108
beni mi 242
beni yalnız bırak 473
beni dinler misin 72
beni takip edin 363
beni dinle 1698
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140
beni affedin 168
beni seviyorsan 33
beni ilgilendirmez 158
beni dinliyor musun 187
beni anlıyorsun 23
beni duydun mu 311
beni iyi dinle 148
beni rahat bırakın 167
beni korkutuyorsun 140
beni affedin 168